Çukurova Üniversiteli bilim insanları küresel ısınmaya karşı su kültüründe en kaliteli ve en iyi verimin alınabileceği marul yetiştirdi. Topraksız domates, topraksız kavun yetiştiriciliği gibi birçok projeye imza atan, yaptığı topraksız tarım projeleri ile tanınan Çukurova Üniversiteli Bilim İnsanı Prof. Dr. Yıldız Daşgan ve Yüksek Lisans öğrencisi Ozan Deniz, su kültüründe marul yetiştiriciliğinde mevcut hasat süresini kısaltmak üzerine yeni bir proje üzerinde çalışıyor.

 3 Kat Daha Hızlı Hasat

Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yıldız Daşgan, topraksız tarımın bir çeşidi olan hidroponik tarımın veya su kültürünün, bitki köklerinin içerisinde mineral besin elementleri bulunan, havalandırılan su içinde yer aldığı bir yetiştiricilik şekli olduğunu söyledi. Bu çalışmada, serada su kültüründe marul yetiştiriciliğinde açıkta topraklı yetiştiriciliğe göre 3 kat daha hızlı hasat aşamasına gelen bitkilerin besin çözeltisine hümik ve fülvik asit uygulamaları yapılarak hasat süresinin daha da kısaltılmasının hedeflendiğini vurgulayan Prof. Dr. Daşgan şunları söyled;
“Böylece yıl boyunca üretilen ürün sayısı artacağı gibi erkencilik pazara daha kısa sürede ürün çıkışı sağlayacaktır. Bitki köklerinin içine daldırıldığı gübreler kullanılarak hazırlanan besin çözeltisi içerisine belli dozlarda ve sıklıklarda uygulanan hümik ve fülvik bileşikler su içerisindeki besin maddelerinden bitkinin faydalanmasını artırmaktadır. Besinlerin alımında etkinlik ve hız artmaktadır. Sonuçta gübre randımanı artarken bitki büyümesi hızlanmakta ve hasat süresi kısalmaktadır. Bilindiği üzere su kültürü yetiştiriciliğinde marul başta olmak üzere ıspanak, tere, roka, fesleğen, maydanoz, nane vb aromatik sebzelerin yetiştiriciliği oldukça hızlı yaygınlaşan bir tarım sektörü. Bu sektörde ürünün pazara hızlı ve taze sevk edilmesinin yanında fiziksel olarak kaliteli ve aynı zamanda vitaminler, mineraller, fenoller, flavanoidler gibi insan beslenmesine katkıda bulunan öğelerin yüksek oranda olması da çok önemli.”

“Bitkilerde Olası Hastalık ve Zararlı Ortaya Çıkış Olasılığı Da Oldukça Azalıyor.”

Su kültüründe yetiştirilen yeşil yapraklı sebzeler ve aromatik sebzelerde en önemli konulardan birinin ürünün topraktan temiz olması olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Daşgan su kültürü üretiminin, tüketim sırasında yıkama ve ayıklama süresinin kısalmasına oldukça fazla katkıda bulunduğunu söyledi. Su kültüründe hızlı olan hasat süresinin organik bileşikler kullanarak daha kısa sürmesinin sağlandığını belirten Prof. Dr. Daşgan, su kültürünün üretim sırasında bitkilerde olası hastalık ve zararlı ortaya çıkış olasılığını da oldukça azalttığını, bu sayede hiç pestisit kullanmadan tertemiz yaprakların tüketime sunulduğunu ifade etti.

Su Kültüründe Topraksız Tarım Yöntemiyle Yetiştiricilik Yapıyorlar.

Su kültüründe topraksız tarım ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Yıldız Daşgan bu tarım yönteminin insan sağlığına hiçbir olumsuz yan etkisinin bulunmadığını ifade ederek, “Bitkiler topraktaki besinlerin yerine bitkinin ihtiyacı olan mineralleri içeren bir besin solüsyonundan faydalanırlar. Bundan dolayı, toprağın tamamında mineral aramak yerine, bitkiler besinleri kolay bir şekilde ve direkt olarak besin solüsyonundan alabilirler.” dedi.

Toprakta 60 Günde Yetişen Kıvırcık Marulu 20 Gün Daha Erken Yetiştirdiler.

Yaptıkları araştırmada toprağa göre hasat süresini daha da kısa zamana çekmeyi amaçladıklarını belirten Prof. Dr. Daşgan, temiz hasat ile daha verimli ve kaliteli ürün elde ettiklerini söyledi. Projeyle ilgili bilgi veren Prof. Dr. H. Yıldız Daşgan açıklamasında şu bilgileri verdi;
“Su kültüründe topraksız tarım yöntemiyle kıvırcık marul yetiştiriciliği yapıyoruz. Bu yöntemde topraklı tarıma göre hasat süresi kısalıyor. Böylece yıl içerisindeki ürün sayısı artacak ürünün pazara çıkma süresi kısalacak. Ayrıca toprak olmadığı için yaprak sebzelerin temiz hasat edilmesi çok önemli. Pazara sevk edilirken toprak toz kirlenmesi olmadan ilaçsız üretildiği için direk tüketilebilecek şekilde sunuluyor. Toprakta çeşidine göre kıvırcık marul yetiştirmek 60 günü bulurken biz burada 20 günlük bir erkencilik sağladık.”