Biz bir ülkeydik, cömertlik sunardı her yamacı dağlarımızın. Bire bin verirdi ovalarımız bizim. Bizim coğrafyamızın büyük baş hayvan sürüleri vardı, sel misali kaplardı meralarımızı. Bizim insanlarımız vardı; kömüre ve makarna paketlerine muhtaç olmayan. Bizim yarınlara güvenle bakabilen ve emeğinin gücü ile onurlu hayat süren köylülerimiz vardı.

 

AB uyum yasalarının zorlamasıyla ve İMF buyruklarıyla hayvancılığımız berhava edildi. Tarımımız ise neredeyse tarih oldu. Şimdi biz emanet suyla çark döndüren değirmencilere döndük. Bir gün akıtılan sıcak para musluklarına tapa vurulduğunda, nadastaki bedbin ve mahcup toprağa serpilecek tohum, dikilecek fide bile bulamayacağız. Değirmen biliniz ki, dökme suyla çevrilmektedir.

 

Fahrettin Korkmaz