Bugün açıklanması beklenen “Demokratikleşme Paketinin” içeriği hakkında ipuçları, Pazar akşamından itibaren medyada yer almaya başladı. Bunların ayrıntılarını, sanırım, bu yazının yayınlandığı saatlerde öğrenmiş olacağız. Bu itibarla o hususlarda fazla söze gerek yok; yorumlamayı açıklamadan sonra yaparız.
Ancak şayet gerçekleşirse, pakette olduğu söylenenlerden bir tanesi Adana’yı, Adana siyasetini yakınen ilgilendiriyor;
Hatta önümüzdeki yerel seçimlerin, eğer gerçek ise, o değişiklik sonrasında çok farklı bir mecraya gireceğini şimdiden iddia edebiliriz.
Söz ettiğimiz değişiklik, Türkiye olarak “Avrupa Yerel Yönetimler Şartına” imza koyarken yer verilen “Çekincelerin” kaldırılacak olması;
Böylece oluşacak sonuçlardan Adana Siyasetini, Adanalıyı ilgilendiren ise, böylece Aytaç Durak’ın doğruca BŞB Başkanlığı görevine dönecek olmasıdır.
Değerli okurların bilgilerini tazelemek babında ayrıntı verecek olursak; Türkiye, 1949 yılında kurulan Avrupa Konseyinin “Kurucu Üyelerindendir.”
“Avrupa Konseyi”, İnsan haklarını, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü savunmak amacıyla kurulmuş bir “Hükümetler arası” bir kuruluştur.
İmzalanan çok sayıdaki uluslararası sözleşme üye ülkeleri bağlamaktadır. Sözü edilen anlaşmaların çerçevesi oldukça geniş olup, çok değişik konularda sözleşme yapılmıştır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin uygulanmasını denetleyen ve 1959 yılında kurulan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Avrupa Konseyine bağlıdır. 
AKP İktidarının “Çekincelerimizi” kaldıracağı haberleri sızan ve bugün açıklanacak paket ile gerçeği öğreneceğimiz “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı”, Avrupa Konseyi tarafından 1983 yılında imzaya açılmış, Türkiye anlaşmaya 1988 yılında imza koymuş, anlaşma 1992 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanmıştır.
Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, 2011 yılı itibariyle Avrupa Konseyine üye 47 ülkenin 44’ünde yürürlüğe konmuştur. 
Ancak Türkiye, imzasını koyarken bazı “Çekinceler” beyan etmiş; Anayasanın 127. Madde hükmü, 5393 Sayılı Belediyeler Kanununun 47. Maddesindeki “İçişleri Bakanına Belediye Organlarını görevden alma yetkisi, bu “Çekinceler” sonucu sistemimizde yer alabilmişlerdir. Bugün bahis mevzuu olan, bu çekincelerin kaldırılacak olmasıdır.
Söz ettiğimiz değişikliği daha da açarsak, bahsi geçen “Şart”a konan çekincelerin kaldırılması demek, İçişleri Bakanlığına verilen, “Seçimle gelen Belediye Organlarını Belediye Başkanı, Üyeleri ve Encümeni) mahkeme kararı olmaksızın görevden uzaklaştırma yetkisinin” kaldırılması demektir.
Yararlanacak kim olursa olsun, o kişileri sevin ya da sevmeyin, eğer gerçek demokrat iseniz, gerçekten de bu değişiklik, büyük ve ileri bir demokratikleşme adımı olur.
Değişiklik gerçekleştiğinde Anayasanın 127nci maddesi ve bu maddeye dayanılarak, 5393 sayılı Belediyeler Kanununa konulan 47. madde kaldırılacaktır. ( Bu zamanlamayı bilemeyiz ancak her halde seçimlerden evvel olacaktır.)
Bu durumun doğal sonucu, İçişleri Bakanlığının “emri” ile ve “geçici” kaydıyla “Görevden uzaklaştırılan BŞB’nin “sandıktan çıkan Başkanı” Aytaç Durak’ın görevine dönmesidir.
Böylece “geçici” kayıtlı “Tedbir” ile adeta “Yargısız İnfaz” ve “Demokrasi katli” utancı, müsebbipleri için de, muhatapları için de bitecek;
Adana, seçime, “BŞB Başkanlık makamının” Belediye Meclisinde “Vekâleten” doldurulmasıyla oluşan “anormal denge” ve sonucu oluşan “çarpıklık” düzeltilmiş olarak gidecektir.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aytaç Durak’ın, seçilerek geldiği ve fakat antidemokratik olduğu AKP hükümetince de kabul edilip, son “Demokratikleşme Paketi” ile kaldırılan bir yasa hükmü dayanak yapılıp, idari kararla/yargısız infaz sonucu uzaklaştırıldığı görevine, birkaç ay için de olsa, dönecek olması, şimdiden birilerinin eteklerini tutuşturmuş olsa gerek.
Önümüzdeki günler Adana Siyaset Gündeminde merakla beklenerek en çok konuşulacak “baş madde”, kuşkusuz, söz ettiğimiz “Demokratikleşme Paketinin” yaşama geçirilmesi takvimi olacaktır.
Konuyla, Adanalı ve Demokrat olmak itibarıyla haliyle ilgilenen her hemşerimiz gibi, üstelik kalem erbabı/politikacı olarak, önümüzdeki günlerde, hakkında yazıp, fikir beyan edeceğiz;
Şimdilik yapmak gereken, gelişmeleri izlemek, sanırız…