ATO Meclis Üyesi Halil Avcı, çevresi tamamen yapılaşmış Seyhan Baraj Gölü koruma altına alınırken, kentin su ihtiyacını karşılayan Çatalan Barajı çevresinde hiçbir koruma olmadığını belirtip ”Çatalan, Adana’nın geleceğidir. Korumak zorundayız.Çünkü içme suyumuz oradan karşılanıyor. Seyhan'daki koruma Çatalan'a kaydırılmalı” dedi.

Adana için yaptığı sosyal sorumluluk projeleriyle bilinen iş adamı Avcı; Seyhan Gölü’nün çevresinin Yaban Hayatı kapsamına alınmasının Adana’nın kentsel gelişimini kangrenleştirdiğini ifade etti. Avcı, “Adana’da şu an çok güzel bir birlik havası var. Bakanımız, Valimiz, milletvekillerimiz, başkanlarımız,odalarımızla bu sorunu aşmak için şimdi tam zamanı…” diye konuştu.

 

ADANA- Adana Ticaret Odası Meclis Üyesi Halil Avcı, Seyhan Baraj Gölü’nün çevresinin “Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahası” kapsamında olmasının Adana’nın kentsel gelişimini olumsuz etkilediğini bildirdi. “Yaban Hayatı” sorununun, sadece kuzeyde yaşayanları değil, kentin tamamını ilgilendirdiğini belirten Avcı, ATO meclis toplantısındaki konuşmasında, kangrene dönüşen  konuyu gündeme getirdi.

İTÜ, “Seyhan çıkartılsın Çatalan alınsın”

Avcı, konuşmasında ATO’nun başvurusu üzerine oluşturulan İstanbul Teknik Üniversitesi heyetinin “Gerekli hiçbir temel özelliklere sahip değil” raporu verdiği Seyhan Baraj Gölü çevresinin ‘Yaban Hayatı’ kapsamından çıkartılması” ve yerine “Çatalan Barajı çevresinin Yaban Hayatı Alanı ilan edilmesinin önerilmesi” kararını verdiğini hatırlattı. Avcı, bilimsel bu tespitlere rağmen, sorunun bu güne kadar çözülememesinden yakındı.

 Fuar Alanı’ndan Balcalı’ya kadar

Fuar Alanı’ndan itibaren Kurttepe, Süleyman Demirel Bulvarının tamamının, Adnan Menderes Bulvarının ve üniversite güzergahına doğru tüm Seyhan Gölü’nün yaban hayatı sahası içinde gösterildiğini anımsatan Avcı, “ Bu bölgede yaban hayatı belki 1950’lerde olmuştur. Ancak günümüz koşullarıyla kuzey Adana var olacaksa, orada yaban hayatının olamayacağını hepimiz biliyoruz. Zaten her taraf apartmanlarla inşaatlarla, villalarla dolmuş vaziyette ve hala şehrin önünde imar açısından problem olarak duruyor. Etrafındaki arazilere 1/25 binlikler dahil edilemediği için bir yatırım yapılamamaktadır. Bugüne kadar yapılan yapılanlar ruhsat almışlar. Ancak bundan sonra yapılacaklara dur deniyor” diye konuştu.

Heyette  3 profesör 2 doçent yer aldı

Daha önce Adana Ticaret Odası’nın konuyu gündeme getirdiğini ve odanın çağrısı üzerine İstanbul Teknik Üniversitesi’nce oluşturulan bir heyetin gelip Adana’daki yaban hayatıyla ilgili bilimsel bir rapor hazırladığını anımsatan Avcı, şunları söyledi:

 “İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Çevre Mühendisliği, Maden Mühendisliği ve Şehir Bölge Planlama Bölümü’nden 3’ü profesör, 2’si de doçent olan 5 bilim insanından oluşan heyet, davetimiz üzerine gelerek çok ayrıntılı bir çalışma yaptılar. Bu çalışmaları 36 sayfalık bir raporda topladılar. Raporun son bölümünde ise aynen ‘ Bölgenin; Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahalarından beklenen hiçbir temel özelliğe sahip olmadığı, ev ve yaban hayvanlarının barınma, beslenme ve üreme gibi yaşamsal ihtiyaçları için uygun şartlar sağlamadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.’diye yazıp, bölgenin bu statüden çıkartılması gerektiğine karar verdiler”

 Bölge tamamen yapılaşmış

Halil Avcı, İTÜ heyetinin bu kararı alırken raporunda;  Kurttepe, Süleyman Demirel, Üniversite güzergahındaki yoğun yapılaşmaya ve bu yapılaşmanın, bölgenin Yaban Hayatı Sahası ilan edilme tarihi olan 2006’da tamamlanmış olmasına dikkat çektiğini de kaydetti. Avcı, heyetin “Bölgenin neredeyse tamamen yapılaşmış” ifadesini kullandığın raporda,  halen izinli, ruhsatlı yapılaşmanın sürdüğüne de işaret ettiğini  kaydetti.

Çatalan, yaban hayatına fazlasıyla uygun

ATO Meclis üyesi Avcı, İTÜ heyetinin aynı raporda; hiçbir biçimde Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahası temel kriterlerine uygun olmayan Seyhan Baraj Gölü kıyısının Yaban Hayatı Sahası kapsamından çıkartılarak, yerine “bu şartlar için aranan özelliklere fazlasıyla sahip” tabiri kullanılan Çatalan Baraj Gölü çevresinin alınmasını önerdiğini de ifade etti.

 Kentteki güç birliğinden cesaret alıyorum

 Halil Avcı, İTÜ heyetinin hazırladığı raporun o tarihteki kent yöneticilerine sunulduğunu “O günkü yönetim ve o günkü şehrin yöneticilerine bu rapor sunulmuştu. O raporda her şey bilimsel bir şekilde yazılmasına rağmen sonuç alamadık.”dedi.

Sözlerine “Şimdi ise bu sorunu gündeme getirirken, kentimiz yöneticileri arasındaki birlikteliği, odalar arasındaki güç birliğinden cesaret alıyorum.” diye sürdüren Avcı, şöyle devam etti:

 “Adana’da şimdi kent yöneticileri ve odalar arasında birliktelik söz konusu. Aynı amaç doğrultusunda bir hedefe yürüyorlar. Seçimler oldu, değişiklikler oldu, belediye başkanları ilçe belediye başkanları uyum içerisindeler. Valimiz geldiğinden beri henüz kısa süre olmasına rağmen tüm kentle iş birliği içerisindeAdanalı Kültür ve Turizm Bakanımız olması ise çok büyük bir avantaj. Bu değerlere sahip olmamız kentimizin geleceği açısından son derece sevindirici ve umut verici. ‘Bu birlik ortamını yakalamışken fırsatı değerlendirmeli, Adana’nın kentsel gelişiminin önünde engel olarak duran bu sorunu çözüp, Çatalan’ı da kurtarabiliriz’ diye düşünüyorum. Bana göre bunun için de tam sırası.”

Vali Büyük’ü davet önerisi

Adana Valisi Mustafa Büyük’ü, Ramazanoğlu Konağındaki bir konuşmasında dinleme fırsatı bulduğunu anlatan Avcı, Vali Büyük’ün ATO Meclis Toplantısına da davet edilmesi önerisinde bulunarak, “Sayın Valimizin kente geleli kısa bir zaman olmasına rağmen Adana ile ilgili çok isabetli analiz ve düşüncelerine tanık oldum. Bir kez daha kendisini zevkle dinlerim” dedi.

Çatalan koruma altına alınmalı

Dünyada içme suyu kaynaklarının giderek azalmasının Çatalan Barajı’nın önemini daha arttırdığına işaret eden Avcı, “Adana’da asıl korunması gereken, doğal yaşamın sürdüğü yer Çatalan’dır. Ancak bu yaban hayatı alanı iddiası, 2 milyonluk kentin su ihtiyacını karşılayan Çatalan’da asla yok.  Şu an eğer imkanlarımız el  veriyorsa Çatalan Barajına sıfır noktasına istediğiniz sanayi tesisini de yapabilirsiniz. Genel yasalardan başka koruma söz konusu değil. Özel koruma altında değil. Bu kentin içme suyunu temin eden barajda orası. Şehirde olabilecek salgın hastalıklar sadece Adana illerini değil komşu illeri de etkileyecektir.Seyhan’ı yaban hayatı sahasından çıkartırken bir yandan da daha büyük bir başarıyı gerçekleştirip Çatalan’ı bu statüye kazandırabiliriz.” diye konuştu.

 

Çözüm; Bakanlar Kurulu’nda

Avcı, sorunu dile getirirken çözümü de üretmek gerektiğine dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Yaban Hayatları bölgeleri Bakanlar Kurulu kararıyla yayınlanıyor ya da kaldırılıyor. Bakanlar Kurulu’nun kararı 2 maddeden oluşacak. Birincisi ; ‘Seyhan Baraj Gölü’nün etrafındaki yaban hayatı kaldırılmıştır.’ 2’inci maddesi  ise; ‘Kaldırılan bu yaban hayatı Adana’nın içme suyunu karşılayan Çatalan’ın etrafına konulmuştur.’ Bu kadar basit. Eğer bu konu bürokrasiyi aşıp Bakanlar Kurulunun önüne gidebilirse ben inanıyorum ki, hiçbir bakan, Başbakan buna karşı çıkmayacaktır.”Avcı, bu sorunun çözümlenmesi halinde Adana’nın kazanacağına inandığını sözlerine ekledi.

 İTÜ Raporunun ayrıntıları:

Halil Avcı’nın sözünü ettiği 24.01.2011 tarihli  İTÜ raporu, üniversitenin Çevre Mühendisliği Bölümü’nden Prof.Dr. Seval Sözen, Prof.Dr. Orhan İnce, Doç.Dr. Süleyman Övez ile Orman Mühendisliği Bölümü’nden Prof.Dr. Ahmet Yeşil ve Şehir Bölge Planlama Bölümü’nden Doç.Dr.Ferhan Gezici ‘den oluşan heyetin Adana’da yaptığı kapsamlı araştırmaları sonunda hazırlandı.

Kriterlere uymuyor

Raporda, Seyhan Baraj Gölü ve çevresinin tamamının “Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahalarının Seçim Kriterleri”ne hiçbir biçimde uymadığı belirtilerek, "Yapılan inceleme ve değerlinde neticesinde yoğun bir şekilde yapılaşmış ve kentsel alana dönüşmüş bir alanın Yaban Hayatı Geliştirme Alanı sınırları içinde kabul edilmesinin gerçekçi olmadığını göstermektedir. İlan edilen bölgede neredeyse tamamında ev, site, apartmanlar, kamusal yapılar, okullar, hastaneler, deniz araçları, balık üretim çiftlikleri yapıların bir çoğu gelişimlerini tamamlamış ve bir çoğunun izinli ruhsatlı olduğu mevcut durumda da devam ettiği gözlemlerimizden anlaşılmıştır. Bu yönüyle bakıldığında yapılaşmanın fazla olduğu bölgelerde göründüğü şekliyle Yaban Hayatın Koruma ve Geliştirme Sahları yönetmenliğinin hiç birisinin yerine getirilmediği ve dolayısıyla korumaya ve geliştirmeye yönelik hiçbir faaliyetin sürdürülmediği anlaşılmaktadır.

Bölgenin; Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahalarından beklenen hiçbir temel özelliğe sahip olmadığı, ev ve yaban hayvanlarının barınma, beslenme ve üreme gibi yaşamsal ihtiyaçları için uygun şartlar sağlamadığı görüş ve kanaatine varılmıştır. “denildi.

 Çatalan, yaban hayatına fazlasıyla uygun

36 sayfalık İTÜ raporunun sonuç bölümde ise bilimsel esaslara göre yapılan tespit sonunda, mevcut bölgeyi “Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahası” olarak tescil eden hükmün kaldırılmasının uygun olacağı belirtilerek “İnceleme konusu bölgenin civarında yer alan Çatalan Barajı bölgesinin Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları’nda aranan özelliklere fazlası ile sahip olduğu tespit edilerek, bu bölgenin ilgili yönetmemelik hükümleri uyarınca değerlendirmesinin önerilmesine karar verilmiştir. “cümleleri yer aldı.

NERELERİ KAPSIYOR?

Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından, Yaban Hayatı Koruma ve Geliştirme Sahası ilan edilen 11 bin 436 hektarlık alan, merkez Çukurova ilçesinin önemli bir bölümü olan, Topalak, Dörtler, Memişli mahalleleri, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi, Seyhan Uygulama ve Araştırma Hastanesi, Özel Medline Hastanesi, Adana Metrosu Park Alanı, Adana Fuar Alanı binaları, Adana Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu, Kız Lisesi, Adana Ticaret Borsası Lisesi, İsmail Kulak Anadolu Lisesi  ile bu bölgede yer alan tüm apartmanları, bağımsız konutları, villa siteleriyle, lokantalar, restoranlar, ulaşım yolları, köprü bağlantıları kapalı yüzme havuzu ve benzeri yapılaşmaları kapsıyor.