TOBB Adana Genç Girişimciler Kurulu'ndan seminer

TOBB Adana İl Genç Girişimciler Kurulu tarafından düzenlenen konuşmacı olarak Ahmet Şerif İzgören’in katıldığı, “At Şu Adımı" adlı, "Girişimcilik, Mücadele Ruhu, Bilgi, Proje Yönetimi ve Liderlik Semineri" ATO Meclis salonunda gerçekleştirildi.

Seminerin açılışında konuşan ATO Başkanı Ali Gizer, bir yaşam biçimi olarak değerlendirdiği girişimciliğin, geniş vizyonuyla sürekli bir şeyleri araştıran ve yeni değerler yaratan insanları ifade ettiğini söyledi. Günümüz pazarında artık piyasalara girişimcilerin yön verdiğini, ülke kaynaklarının etkin ve verimli bir şekilde kullanımını sağlayıp istihdam yaratarak, ekonomiye hareket kazandıran, iş fikirlerini hayata geçiren, ardından da geliştirerek dünya şirketlerini oluşturan girişimcilerin öneminin gün geçtikçe artttığını vurgulayan Gizer sözlerini şöyle sürdürdü:

“Günümüz ticaretinde işletmelerin sürekliliği değişimden, girişimcilik ruhundan geçmektedir. Günümüze kadar uzanan asırlık kuruluşlar, varlıklarını girişimcilik ve yenilikçilik ilkesiyle sürdürmüş ve büyütmüşlerdir. Ülke ekonomilerinin büyüklüğü, girişimci sayısıyla doğru orantılıdır. Türkiye’de, yakın zamana kadar girişimciliğin teşviki hatta varlığı bile tartışılır durumdaydı. Oysa bugün, dünyanın uzak köşelerinde bile elinde bilgisayarları ve çantalarıyla ticaret yapmaya çalışan vatandaşlarımızla karşılaşabiliyoruz. Bu tablo, ülkemizin girişimcilik ruhunun çok önemli bir göstergesidir.”

Adana Ticaret Odası’nın, ülke ekonomisine yeni girişimciler kazandırabilmek için son yıllarda 10’u aşkın eğitim düzenleyerek bini aşkın genç girişimcinin vizyonlarının daha da artmasına katkı sağladığını anlatan Gizer, bu yöndeki etkinliklerini aralıksız sürdüreceklerini kaydetti.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Adana Genç Girişimciler Kurulu Başkanı M. Tansel Ün de konuşmasında, girişimcinin risk alarak yenilik yapan, kendisini elindeki kaynaklarla sınırlamayan, fırsatları gözleyen ve bulduğunda riskleri hesaplayıp gerçekleştirmeye çalışan kişi olarak tanımlanabileceğini belirtirken, “Global dünyada büyük ekonomili ülkelere baktığımızda; Çin ekonomisinin yükselişinde ucuz işgücünün, ABD ekonomisinin kalkınmasında birikmiş sermaye avantajının önemi ön plana çıkıyorsa, Türkiye ekonomisinin üzerinde yükseldiği temel direk de, Türk insanının genlerinde olan girişimci ruhun başarısıdır” dedi.

Bunun en iyi göstergesini, yeterli sermaye birikiminden yoksun, teknolojiden uzak olan Türkiye’nin, son 30 yılda ekonomik alanda elde ettiği başarıların oluşturduğunu kaydeden M. Tansel Ün şunları söyledi:

“Bu mesafenin en temel sayısal göstergesi, 10 kat artan milli gelirimizdir. Girişimcilerimiz sayesinde bugün Türkiye, dünyanın 16., Avrupa’nın ise 6. büyük ekonomisidir. 1980’de 3 milyar dolar olan Türkiye'nin ihracatı, gözünü budaktan sakınmayan girişimcilerimiz sayesinde geldiğimiz bu yıllarda 150 milyar doların üzerine çıkmıştır. İhracatımız içinde sanayinin payı yüzde 10’dan yüzde 92’ye çıkmıştır. Bunları hızla büyüyen girişimci orta sınıfımız, nitelikli insan gücümüz ve dünya ile yarışan vizyon sahibi girişimcilerimiz başarmıştır.”

“Girişimci bir ruh, asla atıl kalamaz. Er ya da geç katma değer üreterek ekonomideki yerini alır. İstihdam sağlayarak sadece kendine değil çevresine de faydalı olur” diyen Ün, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Etrafımızdaki ülkelere bir bakalım. Allah topraklarının altına hazineler koymuş. Hiçbir şey yapmasalar bile, o kaynaklar onları besler. Ama bir türlü kalkınamıyor, halklarını zenginleştiremiyorlar. Bizim zenginliğimizse toprağın altında değil üstündedir. Bizim zenginliğimiz hızlı öğrenen, şartlara hızlı uyum sağlayan, refleksi kuvvetli gençliğimiz ve girişimci ruhumuzdur. İşte bu farkımız sayesinde ülkemiz bölgemizin en güçlü ekonomisi haline geldi. İnanıyorum ki Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapacağız. Biz, fikrin paradan daha değerli olduğunu bilenleriz. İşte bunun için girişimciliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Ülkemizin ve bölgemizin parlak geleceğini akıl teri ve alınterini birleştirerek girişimcilerimizle birlikte kuracağız. Şimdi yeni fikirlere, yeni girişimcilere ihtiyacımız var. Başarmak için hayal etmeyi bilmeliyiz ve mutlaka hedeflerimiz olmalı. Çünkü hedefsiz gemiye hiçbir rüzgâr yardım etmez.”