Adana Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yaşar Kahya, Türkiye’nin et açığını kapatmak için yurtdışından gebe düve ithal ettiğini hatırlatarak, ilginç bir ayrıntıya dikkat çekti. Kahya, ‘’Ülkemizde et şu an iyi para ediyor. Bu nedenle yerli dişi düvelerimiz bile kesiliyor. Dışarıdan düve ithal ederken, bizdekilere sahip çıkmıyoruz’’ dedi. Kahya, yerli dişilerin düve olması için, amacına uygun çiftlikler kurulması gerektiğini ifade etti.
***
Hayvancılık can çekişiyor
Adana Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yaşar Kahya, bölgede ki et ve süt üretiminden, hayvancılığın içinde bulunduğu sorunlara kadar olan geniş bir yelpazede açıklamalarda bulundu.  Birliğin kuruluş amacı ve faaliyetleri hakkında biraz bilgi vererek sözlerine başlayan Kahya, Birliğimiz, daha önce 4631 olan, şimdi ise 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’na dayanarak kurulmuştur. Adana’da, 1998 yılında faaliyetlerine başlayan birliğimizin ana amacı, ıslah çalışmaları gerçekleştirmektir’’ dedi. Bir yandan ıslah çalışmaları yaparken, diğer yandan üye işletmelerin devamını sağlamakla sorumlu olduklarını ifade eden Başkan Kahya, ‘’Üyelerimizin ürettiği sütün pazarlanması ve kendilerine lazım olan yem ve ekipmanların ucuz yolla temin edilmesini sağlama yetkisine sahibiz’’ diye konuştu.
HAYVANCILIĞIN GELDİĞİ NOKTA HİÇ İÇ AÇICI DEĞİL
Ülkemizde ve bölgemizde hayvancılığın geldiği durumun değerlendirmesini yapan Kahya, dikkat çeken ayrıntılara değindi. Başkan Kahya, ‘’Et ve süt, insan yaşamında önemli bir besin ve protein kaynağıdır. Bu iki besin maddesi olmadan yaşamayı tasavvur edebilmemiz mümkün değildir. Biz, et ve süt üreten işletmelerin kurmuş olduğu bir örgütlenmeyiz. Kendimiz üretmemiz gerekirken, maalesef sürekli dışardan hayvan ithalatı yapıyoruz. Edindiğimiz bilgilere göre, 2017 yılı içerisinde, yurtdışından takriben 1 milyon baş civarında damızlık hayvan ve besi materyali getirilmiş. Oysa her türlü imkana sahibiz. Otumuz da var, samanımız da. Neden kendimiz üretmiyoruz? Sütün çıkış fiyatıyla, sanayicinin üretmiş olduğu süt mamullerinin arasında ki farka baktığınızda, çok ciddi bir uçurum olduğunu görürsünüz. Demek ki, hayvancılığın geldiği nokta hiç iç açıcı değil’’ dedi. Başkan Yaşar Kahya, şunları söyledi; ‘’Üreticinin içinde bulunduğu durumun bir analizini yapacak olursak, devletin 2010 yılından beri, Ziraat Bankası marifetiyle, sürekli olarak faizi süspanse edilmiş krediler dağıtmasıyla başlayabiliriz. Bu sayede yeni yeni işletmeler kuruluyor ancak bir taraftan da kurulandan daha fazla işletmeler kapanıyor. Şu an Adana’da, 200 baş üstü hayvanın beslenebileceği 5 işletme satılık vaziyette. Üreten insanlar, para kazanamıyorlar. Yem ve diğer bütün girdiler pahalıyken, üretilen sütün fiyatı ise olması gereken düzeyde değil. Etin ‘karkas’ olarak kesim fiyatı ise çok ucuz. Parayı kasap ve marketçi kazanıyor. Bu da hayvancılığı azaltıyor. Kalan üreticiler, bir yandan da işletmesinde süt verecek olan hayvanların kesimini yapıyor. Dişi hayvan kesimleri devam ettiğinden, et açığı meydana geliyor. Bu açığı da kapatmak için devlet ithalata yöneliyor. Et para ettiği için dişi düvelerden besi çiftlikleri kuruluyor ve kesime gönderiliyor. Devletin, bu konuda acilen tedbir alması gerekiyor. Bir taraftan yurtdışından gebe düve ithal ediyoruz, bir taraftan da kendi dişi düvelerimizi et için kesiyoruz. Anlamak mümkün değil. Geçen yıllarda bu sorunla ilgili bakanlığa bir çözüm önerisinde bulunduk. Düve çiftlikleri kurulmasını talep ettik.’’