Adana Baro Başkanı Veli Küçük, konuya ilişki yaptığı açıklamada, son zamanlarda emniyet müdürlüğüne girişte avukatların x-ray cihazından ve duyarlı kapıdan geçmesinin istendiğini belirtti.

"BİZ BU KEYFİ UYGULAMAYI KABUL ETMİYORUZ”

Gerek CMK madde 130'a, gerekse de "özel kanun" niteliği taşıyan 1136 sayılı Avukatlık Kanunun 58.maddesine göre, haklı olarak arama ve taramaya tabi tutulmaya tepki gösterdiklerini ifade eden Baro Başkanı Av. Veli Küçük, “Bu yöntem Anayasa m. 13 ve 20/2'ye de açıkça aykırıdır. Kanun koyucu, taşıdığı sıfat ve ifa ettiği görev nedeniyle avukatların aranmasını özel olarak düzenlemiştir.

Avukatların aranması, temsil ettiği ve hakları savunduğu kişilerle ilgili bilgi, belge, delil ve sırlarını yanında taşıyabileceği için özel olarak düzenlenmiş olup, şahsa tanınmış keyfi ayrıcalık sayılamaz.

Avukatlar, Ağır ceza mahkemesinin görev alanına giren bir suçtan dolayı suçüstü hali dışında üzeri aranamaz." dedi.

Meslektaşlarımızın haklı tepkisi, görev kabul etmemeleri ve serzenişleri sonrası emniyet birimleri ile görüşmeye çalıştıklarını. ancak sorunun çözülemediğini belirten Av. Veli Küçük, "Çözüm geliştirilmeyince emniyetten gelen müdafi taleplerini meslektaşlarımız kabul etmediler, baro olarak müdahil görevlendirmesi yapmadık, bu sorun çözülünceye kadar müdafi taleplerine cevap vermeyeceğizi sözlü ve yazılı olarak ilettik. Ancak, sorun bir türlü çözülmedi. Son çare olarak bu hukuksuz ve keyfi uygulama nedeniyle Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmak zorunda kaldık." diye konuştu.

"AVUKATLIK KAMU HİZMETİ VE SERBEST BİR MESLEKTİR"

Baro Başkanı Av. Veli Küçük, "Avukatlık Kanunu 1. maddesinde "Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir" demektedir. Bu nedenle, polis memurları, kamu hizmetini yerine getirmeye çalışan biz avukatları emniyet binasına girmeye engelleyerek, kamu görevini yerine getiren kişiye karşı suç işlemiştir. Yine Avukatlık Kanunu 2. Maddesinde "..yargı organları, emniyet makamları, diğer kamu- kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi teşebbüsleri, özel ve kamuya ait bankalar, noterler, sigorta şirketleri ve vakıflar, avukatlara görevlerinin yerine getirilmesinde yardımcı olmak zorundadır" demektedir.

Yani kapıda güvenliği sağlayan polis memurları, görevimizi yapmakta bize yardımcı olmak zorunda olmasına rağmen görevimizi yapmayı engellemişlerdir. Şunu söylemek istiyorum, ekstra güvenlik adı altında savunmayı temsil eden avukatların bu tarz dayatmalarla karşı karşıya kalmalarını biz kabul etmiyoruz. Bundan sonraki süreçte de kabul etmeyeceğiz” dedi.