Okullara kayıt döneminde velilerin ve öğrencilerin karşılaştığı en büyük sorunlardan birinin kayıt parası olduğunu belirten Güven Boğa, kendilerine ulaşan eğitim şikayetlerinin başında kayıt parasının geldiğini söyledi. Boğa, okul idarecilerinin Okul Aile Birlikleri ile birlikte yeni kayıt olacak öğrencilerden sosyal durumları ve okulun bulunduğu mevkiye göre belirli miktarda para talep ettiğini belirtti. Boğa, "Sbs'de başarılı olmuş, Türkiye ortalamasının üzerinde derece yapmış okullar kentin elit kesimleri tarafından özellikle tercih ediliyor. Bunu fırsat bilen idareciler ve Okul Aile Birliği üyeleri de, ürkütücü fiyatlarda kayıt parası adı altında bağış alıyor. Bizim tespit ettiğimiz 4 bin 500 liraya kadar çıkan kayıt paraları var. Bir kişi, çocuğunu istediği devlet okulunda okutabilmek için bu parayı gözden çıkarabiliyor. Bu okullar, özel okullarla yarışır hale geldi" dedi.

Okul yöneticilerinin bu paraları okul işlerinde kullandığını anımsatan Güven Boğa, Milli Eğitim yetkililerinin, kendilerine ders araç gereçleri, sınıftaki eksiklikler gibi talepler için giden yöneticilere 'kendi sorununu kendin çöz' şeklinde tavırlarla yaklaştığını, bunun da bağışı bitirmeyip, zorunlu kıldığını vurguladı. Boğa, "Okul yöneticileri, hizmetli çalıştırma, güvenlik görevlisi tutma gibi birçok temel ihtiyacı, devlet karşılamadığı için kayıt sırasında aldıkları paralardan karşılamaya çalışıyor. Ama bunu suiistimal edenler de olabilir. Bu paraların alınması zorunlu değil, bağış adı altında toplanıyor. Ama kayıt sırasında bu bir zorunlulukmuş gibi ailelere dayatılıyor. Yöneticiler, velilerin okula albenisini çok iyi kullanıyor. Liselerde bu rakam 500 liraya kadar düşüyor. Öte yandan, kenar mahallelerdeki devlet okullarının ise vay haline. Oradaki okullarda bırakın 3- 4 bin lirayı, 10- 20 lira bile zor alınıyor" diye konştu.