Çınar, 16 Ağustos 2010 günü, "Beni tefeciler bu hale getirdi" yazılı bir not bırakıp, evinin merdiven boşluğunda kendini astı. Bu nottan yola çıkan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin 9 ay süren çalışmaları sonucunda Bekir Çınar'ın, kurduğu medikal firma adına Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden ihale alabilmek için bürokratlara rüşvet verip, bunun için de tefecilik yapan A.D., E.Ç., M.T. ve N.K.'den faizle para aldığı belirlendi. Çınar'ın bu yolla tefecilere 8-10
milyon TL civarında borçlandığı, 2 milyon TL'yi ödediği ancak geri kalanı ödeyemediği için bunalıma girerek intihar ettiği ileri sürüldü. Şafak vakti evlerine yapılan eş zamanlı baskınlarla gözaltına alınan 4 tefeci, 'tefecilik yaparak bir şahsın ölümüne sebebiyet vermek' suçundan sevk edildikleri adliyede tutuklanarak cezaevine gönderildi. Suçlamaları kabul etmeyen sanıklar, Bekir Çınar'a faizle para vermediklerini, arkadaş oldukları için borç verdiklerini söyledi. Şahısların evinde 337 bin 320 TL
değerinde 17 adet çek, 300 bin 904 TL değerinde 34 adet senet, 100 bin TL değerinde 1 adet senet fotokopisi, 6 adet dizüstü bilgisayar, 56 adet tapu aslı ve fotokopisi, 1 adet kuru sıkıdan dönme silah ve 99 adet mermi, 453 bin 115 değerinde 35 adet Alman Markı senet ve 5 bin dolar değerinde 1 ade senet ele geçirildi.