Tohumculuk kanunu ile yerel tohum çeşitlerinin ticaretinin yasakladığını belirten Karademir, “Sayın Bakan "Milli Tarımda Tohumculuğun Rolü ve Geleceği" konulu çalıştayda 2018'de sertifikalı tohum kullanmayan üreticinin destek alamayacağını söyledi. İyi de o zaman sertifikalı tohum kullanmayan, yerel çeşitleri kullanan çiftçilerin günahı ne? Onları neden cezalandırıyorsunuz? Zaten tohumculuk kanunu ile yerel tohum çeşitlerinin ticaretini yasakladınız. Şimdi de böyle bir uygulama ile tohum şirketlerine bağımlı haline getirdiğiniz çiftçileri daha da bağımlı hale getireceksiniz”

YEREL ÇEŞİTLERİN YOK OLUP GİTMESİNE NEDEN OLUYOR

Sertifikalı tohum kullanmayan üreticinin destekleme alamayacak olmasının ulus ötesi tohum firmalarının Türkiye tarımı üzerindeki hakimiyetini daha da artıracağını söyleyen Karademir, “Özel sektörün tohum üretiminde payı mısır, ayçiçeği, patates, pamuk, sebze gibi stratejik ürünlerde % 100, buğdayda % 64, arpada % 83, soyada % 93, yem bitkilerinde % 63 olduğu göz önüne alındığında söylediğimiz çok da abartı sayılmaz. O yüzden şunu merak ediyoruz, bakan olarak siz çiftçilerin mi yoksa, şirketlerin çıkarını savunuyorsunuz? 


Ayrıca, sertifikalı tohuma dayalı monokültür bir tarım, gen kaynakları açısından çok önemli olan yerel çeşitlerin yok olup gitmesine neden oluyor. Bir şeyi daha hatırlatmak isteriz, geçtiğimiz haftalarda başbakan Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kimyasal gübrelerin çevreyi kirlettiğini belirtmişti. İşte bu sertifikalı tohumlar da verimli olabilmesi için çevre kirliliği yaratan bu kimyasal gübrelere muhtaç. Sanırım, Cumhurbaşkanı ve Başbakan ile ters düşecek bir uygulamayı yürürlüğe koymak istemezsiniz.