Endüstriyel ölçekte yapılan büyükbaş hayvancılık ve kanatlı sektörünün yem ihtiyacının karşılanmasında soya ve mısırın önemli bir yer tuttuğunu belirten Salman, her iki sektörde de Türkiye'nin kendine yeterliliği sağlayamadığını dile getirdi. 
Yanlış tarım politikaları sonucu Türkiye'deki tarım arazilerinin hızla azaldığını, çiftçilerin tarımdan uzaklaştığını söyleyen Salman, "Yıllardır yanlışlığını vurguladığımız bu tarım politikaları ile ülkemizin tarımsal potansiyeli kullanılmamakta hatta gitgide azaltılmaktadır. Doğru politikalar ile ülkemizin tarım ve gıda da yaşanılan bu krizi ithalata ve de GDO'ya ihtiyacı kalmadan çözebileceğini defalarca araştırmalarımız ve raporlarımızla kamuoyu ile paylaştık.  Türkiye'nin ihtiyacı olan GDO’lu ürünlerin ithalatına kafa yormak değil, kendine yeterlilik derecesinde tarım politikalarını gözden geçirmektir.  Soya ve mısır ithalatıyla hayvanlarımız GDO’lu yemlere ve halkımız da bu yemlerle beslenen hayvanların ürünlerine mahkûm edilmemelidir.  GDO’suz soya ve mısırlar ülkemizde yetiştirilmeli, çiftçimiz kazanmalı, insanlarımıza istihdam olanağı yaratılmalı ve paramız ülkemiz insanlarının refahı için kullanılmalıdır."
TÜRKİYE'DE GDO'LU 39 ÜRÜN VAR
Türkiye'de genetiği değiştirilmiş 39 ürün bulunduğunu belirten Salman, "Biyogüvenlik Kurulu ocak ayında yaptığı toplantının ardından yaptığı açıklamada, 'BESD-BİR, 8 Kasım 2017 tarihli FG 72 soya çeşidi ve 28 Aralık 2017 tarihli MON87427 ve DAS-40278-9 mısır çeşitlerinin yem amaçlı kullanma başvurularının kabulüne, değerlendirme sürecinin basitleştirilmiş işlem kapsamında yürütülmesine, oluşturulan risk değerlendirme ve sosyo-ekonomik komitelerinin görevlendirilmesine, komite üyeliğinden zaruri nedenlerle ayrılan üyenin yerine uzman havuzundan yeni bir üyenin Kurul Başkanı tarafından atanmasına karar verilmiştir' ibareleri yer aldı. Bu karar ile birlikte Türkiye'ye ithalatına izin verilen genetiği değiştirilmiş gen sayısı 39'a çıktı. Bunlar 28'i mısır ve 11'i ise soya genidir. Bu genleri taşıyan ürünlerin yem amaçlı olarak ithal edilmesi ise bu konuyu daha da çetrefilli kılmaktadır."