Adana Büyükşehir Belediyesi’nce periyodik olarak düzenlenen Medya Söyleşileri kapsamında, ünlü haberci Fatih Portakal, Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda, “Medyada İfade Özgürlüğü” konusunda gerçekleştirilen söyleşide Adanalılarla buluştu. Portakal, konuşmasına medya söktüründe yaşanan zorlukları anlatarak başladı ve sektörde çalışanların ekonomik zorluklar çektiğini ve farklı konulara da tahammül etmenin günden güne zorlaştığını söyledi.
ELEŞTİREL GAZETECİLİK YAPIYORUM
Eleştirel ve objektif gazeteciliğin önemine değinen Fatih Portakal, bir gazetecinin bardağın dolu tarafıyla değil, boş tarafıyla ilgilenmesi gerektiğini belirtti. Portakal, “Dünyadaki en kolay işin eleştirmek olduğu düşünülebilir. Buna ben de katılıyorum. Dünyadaki en kolay işi yaptığıma da katılırım fakat eleştirilerek bazı aksaklıkların düzeltilebileceğini düşünüyorum. Türkiye İstatistik Kurumu’nun rakamlarına göre Türkiye’de çocuk olmanın güçlüklerini anlatıyorum. Her bakana 1 uçak tahsis edilmesine dair açıklamaları eleştiriyorum ya da, Soma’da hayatını kaybeden işçilerle ilgili mahkemeye gelen işçi yakınlarına karşı alana terörle mücadele polislerinin getirilmesinin yanlışlığını savunuyorum. Benim yaptığım iş; bu ve benzeri yanlışlıkları (bana göre) dile getirmek, eleştirmek. Eleştirel gazetecilik yapıyorum ben. Bunu yaparken de hiç bir zaman saygısızlık, terbiyesizlik yapmıyorum, insanlara hakeret etmiyorum. Hangi düşüncede olursa olsun küçük görmüyorum. Her düşünceye ve bu düşünceyi dile getirene saygı gösteriyorum. Kendi düşüncelerime de saygı gösterilmesini beklerim. Ekranda hiç bir zaman bir mühendislik içinde değilim. Muhalefet partisinden biri gibi davranma amacım yok. Ekranın, haberin ve benim bir duruşum olduğu doğru. Bu duruşum kafamdakini söyleyebilmektir. Onun dışında beni hiç bir siyasi parti ilgilendirmiyor. Habere düşüncelerimi koymayı çok seviyorum” dedi.
5 YILDIR YABANCI PATRONLARIMDAN VE HABER MÜDÜRÜMDEN BASKI GÖRMEDİM
FOX TV’nin patronunun yabancı olduğunu bu yüzden özgürce gazetecilik, televizyonculuk yapabildiğini ifade eden Fatih Portakal, genel anlamda medya patronlarının siyasi iktidarlarla sıkı fıkı ilişkiler içinde olmasının, eleştirel yaklaşılmasını ve objektif gazetecilik yapılmasını engellediğini anlattı. Medya patronunun sadece medya kuruluşu sahipliğiyle iştigal etmesinin doğru olduğunu, başka sektörlerde iş yapmasının sorun yarattığını kaydeden Portakal, “Medya patronları, en azından bizim gibi, demokrasisi olmadığı halde varmış gibi gösterilen ülkelerde başka işlerle uğraşmasınlar. Başka işlerle uğraştıkları zaman medyada ve çalışanlarında özgürlük kalmıyor, sadece biat kültürü oluşuyor. Görüyoruz bazı gazetecilerin ve medya kuruluşlarının hallerini, düştükleri durumu. Tetikçilik yapanlara ve mesleği itibar erozyununa uğratanlara benim lafım” diye konuştu.
Medyanın geleceğini de, çalışma koşulları ve ifade özgürlüğü açısından çok parlak görmediğini söyleyen Fatih Portakal, kendi çalıştığı TV’de bu konuda şanslı olduğunu ve 5 yıldır tarzına ve düşüncelerine müdahale edelmediğini iletti. Portakal, aksi bir durumda zaten çalışmayı sürdürmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Fatih Portakal, sunumunun ardından kendisini dinleyenlerin sorularını yanıtladı. Portakal, bu bölümde kendisine yöneltilen sorulara son derece samimi ve tatmin edici tarzıyla cevap verdi.
