“24 Temmuz Gazeteciler için çok önemli bir tarihtir. 1971 darbesinden sonra Türkiye Gazeteciler Cemiyeti gazetecilere ve yayıncılara yönelik sıkıyönetim sansürü ve ağır baskılar karşısında 24 Temmuz tarihini ‘Geleneksel Gazeteciler Günü ve Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü’ olarak kabul ve ilan etmiştir. Dolayısıyla 24 Temmuz tarihi bir bayram değil mücadele tarihidir. Türk basını çok zor dönemlerden geçerken, mesleğin çilekeş, vefakar ve cefakar üyeleri Adana’da ve Türkiye’de ayakta kalma adına büyük mücadele veriyor. Çoğu kurumda gazeteciler 212 sayılı Basın İş Kanunu’na göre çalıştırılmıyor. Bu sorunun çözümlenmesi gereken en önemli sorun olduğunu düşünüyoruz. Basın özgürlüğü, çağdaş demokrasilerin olmazsa olmazıdır. Kamuoyunun gerçekleri öğrenme adına doğru haber alma hakkı olarak belirlenen basın özgürlüğünün, Türkiye’de uluslararası ölçeklere ulaşmasını ümit ediyoruz. Son olarak yaşadığımız hain plan 15 Temmuz darbe girişimi vesilesiyle, bu kalkışmanın ilk saatlerinde ve sonrasında ülkemizin, halkımızın doğru haber alma ihtiyacını dikkate alan, böylece demokrasiden ve milli iradeden yana tavır ortaya koyan ve yayınlarıyla çok kıymetli bir sınav veren Türk basını, basının ve basın özgürlüğünün önemini bir kez daha ispat etmiştir. Nitekim milli irade adına seçilmişler de bu hain kalkışma sonrası Türk Basınına bir kez daha minnet ve şükran dileklerini defalarca yinelemişlerdir. Devlet ile millet arasında köprü kuran, halkın hem gözü kulağı hem de sesi olan, en zor zamanlarda görev icra eden Türk basını, Cumhuriyet adına, Demokrasi adına Millet ve Devlet adına 4. Güç olduğunu son yaşadığımız 15 Temmuz kalkışmasında bir kez daha ortaya koymuştur.

Çukurova İletişim Derneği Yönetim Kurulu olarak basının darbenin önlenmesinde ne kadar önemli bir rol oynadığını bu nedenle basın özgürlüğüne daha çok sahip çıkılması gerektiğini bir kez daha kamuoyuna hatırlatıyor, herkes için insani yaşam hakkı olan Hürriyet istiyor, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü Mücadele Gününü daha özgür günlere ışık olacak düşüncesiyle kutluyoruz.”