Sözlü mesajında şunları söyledi;

"Çağdaş demokrasilerde basın kuruluşları, demokrasiyi kökleştiren en önemli unsurlardandır. Türkiye'de patronu olmayan yegane meslek dalının mensubu olan gazetecilerin, türlü zorluklara göğüs gererek, mesai kavramı gözetmeksizin fedakarlıkla çalıştıklarının farkındayız.
Gazetecilik mesleğinin icrası, diğer meslek grupları gibi para kazanmak, yaşam şartlarını daha yukarıya taşımak gibi amaçlar taşıyan bir meslek şeklinde değerlendirilemez. Gazetecilik, toplum içindir; toplumun objektif haber almasını sağlamak, yaşanan siyasi, sosyal, kültürel olay ve durumlardan toplumu haberdar etmek için özveriyle yapılmaktadır ve gazeteciler, yalnızca topluma karşı sorumludurlar.
Atatürk'ün de ifade ettiği üzere "Türk basını, milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan Cumhuriyet'in etrafında çelikten bir kale oluşturacaktır. Bir düşünce kalesi, düşünce yolu kalesi. Basın görevlilerinden bunu istemek, Cumhuriyet'in hakkıdır."
Elbette ki gazeteciler, özgürce düşünebilmeli, yazabilmelidir. Ancak unutulmamalıdır ki, milletimizin çıkarları, devletimizin bekasının korunmadığı noktada gazetecilik yapılamaz. 
Bu duygu ve düşüncelerle Türkçe düşünen, Türkçe yazan, demokrasimizin vazgeçilmez unsurlarından olan gazetecilik mesleğini icra eden tüm gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyorum.
Görevi başında hayatını kaybeden gazetecilere Allah'tan rahmet diliyorum."