Sözcü Gazetesi mensubu gazeteciler Gökmen Ulu ve Mediha Olgun'un
tutuklanmasıyla ilgili olarak bir açıklama yapan TGF Genel Başkanı
Karaca, “Bu karar, ülkemiz demokrasi ve basın tarihine maalesef
talihsiz bir yargı içtihatı olarak geçmiştir. İçtihat diyoruz; çünkü
bu kararın, açık yasa hükümleri yerine, zorlama bir yoruma dayalı
olarak verildiği çok belirgindir. Kararın, gazetecilik ve internet
haberciliği konusunda tecrübe ve bilgi sahibi olduğu belirtilen 3
kişinin tanıklığı neticesinde alındığının açıklanması ise oldukça
manidardır.
Bu ülkede, ne zamandan beri gazeteciler, somut hukuki deliller yerine,
bir başka gazetecinin kişisel/keyfi yorumlarına dayalı tanıklığı ile
tutuklanıp hapse atılmaktadır. TGF olarak bu kişilerin de adıyla
sanıyla kamuoyuna açıklanmasını talep ediyoruz. Türkiye'de zaten
tartışmalı bir durumda olan düşünce, ifade ve basın özgürlüğü; bundan
böyle sadece kağıt üzerinde tarif edilen, pratikte ise asla
geçerliliği olmayan kavramlar konumuna indirgenmiştir. Bu da
demokrasinin tamamen rafa kaldırılmak istenmesi anlamına gelmektedir.
Konuyla ilgili daha önceki açıklamamızda, 'Gözaltına alınan
gazeteciliktir!' demiştik. Şimdi de, 'Aslında tutuklanan
gazeteciliktir!' diyoruz. Üstelik bu kararın, neredeyse yaklaşık bir
yıl önce atılan bir başlık veya manşet nedeniyle alınmış olma iddiası,
ayrı bir hukuk garabetidir. Muhalif görüşlerin, tenkit hürriyetinin,
eleştiri hakkının olmadığı veya bütün bunların yayın ve yayım
olanağının bulunmadığı yerde demokrasi de zaten olmaz. Günümüzde
evrensel insan haklarına açıkça aykırı olan bu tür kararların
yanlışlığı ileride anlaşılacak olsa da, ülkemiz ve insanlarımız adına
yol açtığı maddi manevi yıkımın izlerini silmek ne yazık ki kolay
olmayacaktır. Her koşul ve şartta özgür basından yana taraf olan TGF,
gazeteciliğe darbe vuran yanlışlıkları dile getirmeye ve zor günler
yaşayan meslektaşlarımızla dayanışma içinde olmaya kararlıdır" dedi.