Bugün oda binasında basın toplantısı düzenleyen Adana Diş Hekimleri Odası Başkanı Hasan Yaman, karşı çıkış nedenlerini bir kez daha dile getirdi.

Yaman şu görüşlere yer verdi;

"Adana Diş Hekimleri Odası Yönetim Kurulu ve üyeleri olarak düzenlemiş olduğumuz basın toplantınıza katılımınızdan dolayı teşekkür ediyor ve sizleri saygıyla selamlıyorum.
 

Basın toplantımızın nedeni Fatma Kemal Timuçin Kalp hastanesinin diş hastanesine dönüştürülmesi ile ilgilidir. Bugün burada bir kez daha bu konudaki düşüncelerimizi sizlerin aracılığı ile kamuoyu ile paylaşmayı uygun gördük.

 

21-02-2012 tarihinde Adana Valiliği ve Timuçin AŞ arasında imzalanan protokol ile başlayan süreç geçtiğimiz günlerde hastanenin oldukça yüksek bir meblağ ile tadilat ihalesinin yapılması ile son aşamaya gelmiştir.

 

Tüm bu olan bitenlerden kamu kurumu niteliğinde olan, 590 üyeli Adana Diş Hekimleri Odası haberdar edilmemiştir. Bırakın haberdar edilmeyi, bizlere duyurmamak için her yol denenmiştir. Konuya vakıf olduktan sonra bu işe imza atan Sn. Adana Valimize Fatma Kemal Timuçin Kalp hastanesinin Diş hastanesine dönüştürülmesi ile Adanalı hemşehrilerimizin ve Diş hekimlerinin uğrayacakları mağduriyet ve devletimizin karşılaşacağı ekonomik kayıpları anlatabilmek için randevu taleplerimiz olmuş ancak bir türlü görüşmemiz mümkün olmamıştır.

Sonrasında Valilik salonunda Adanadaki sağlık hizmeti sunucularının toplantısında yaptığım konuşma sonucu Sayın Valimizin direktifleri ile bir Vali yardımcımızla görüşülmüş ancak bir netice çıkmamıştır. Yine yönetim kurulu olarak, yıllarca sağlık bakanlığında hizmet vermiş ve sonrasında Adana milletvekili olarak mecliste Adanamızı temsil eden ve Adanadaki sağlıkla ilgili yapılacakları planlayan Sn. Necdet Ünüvar ile görüşülerek meslektaş olarak duyarlılık göstermesi istenmiş ancak bir sonuç alınamamıştır. Bunun yanında yine iktidar milletvekili ve iktidar partisinin Sn İl başkanı ile de görüşülüp sorun aktarılmıştır. Bizzat Ankara’ya giderek sağlık bakanlığında ilgili birimlere bu konu şahsım tarafından çok net bir şekilde anlatılmıştır. Yine yaptığımız basın toplantıları ile de odamızın görüşleri kamuoyuna duyurulmuştur.

 

Değerli Basın mensupları

 

Bir kez daha görüşümüzü kısaca aktarmak istiyorum. Bizler kamunun diş tedavi merkezi açmasına karşı değiliz. Tam tersine sosyal devlet ilkesi gereği bu merkezlerden ekonomik durumu iyi olmayan vatandaşlarımıza hizmet verilmesi gerektiği inancındayız.

 

Ancak bu merkezin yeri çok önemlidir. Bunu ekonomik durumu iyi olmayan hemşehrilerimizin bulunduğu yerlere yapmayıp, buraya yapmak hem oradan hizmet alacak insanlarımızı sıkıntıya sokacak hem de birçok meslektaşımızın muayenehanesinin kapanmasına yol açacaktır. Hal böyle iken bu konuyu aktardığımız yetkililerden bizi tatmin edecek bir cevap maalesef alamadık. Şehrin başka yerine bu hastane yapılsa iyi olur dediğimizde başka yerimiz yok. Arsanız varsa verin oraya yapalım sözü ile karşılaştık. Ne ben ne de meslektaşlarım arsa spekülotörü değildir. Dolayısı ile arsamız ya da atıl binalarımız yoktur. Tam tersine şehrimizde çok sayıda kamuya ait arsalar ve binalar vardır. Bunları bulup değerlendirmek de kamuda görev yapan arkadaşlarımızın görevidir. Arsa yok demek, ya görevden kaçmaktır ya da birilerine bu konu hakkında verilmiş sözlerden kaynaklanmaktadır.

 

Önümüzdeki ay Adana da yapılacak olan sağlık kompleksinin temeli atılacaktır.

Binlerce metre üzerine yapılacak olan bu devasa hastanelerin arsası uzaydan gelenler tarafından mı bağışlanmıştır. Hayır, Türkiye Cumhuriyeti devletinin arazileri üzerine bu hastaneler yapılacaktır. Yapılacak olan bu kadar hastanenin içinde çok küçük bir yer tutacak olan diş hastanesini bu komplekse dahil edemeyen devletin memurları için kullanacağımız tek bir cümle beceriksizlik ve iş bilmezliktir. Kendi beceriksizliklerini böyle ilkel cümleler kurarak kapatmaya çalışan insanlara Devletimizin makamları yakışmamaktadır.

 

Değerli Basın mensupları

Bizler hekimiz. Hekim sorumluluğumuz var. Bu sorumluluk insanlara faydalı olabilme ülküsüdür. Bizler politikacı değiliz. Bazı insanların yaptığı gibi yanlışı gerçek gibi göstermek bize yakışmaz. Kimsenin işine karışmayız. Ne sizin savaşınızla, ne de barışınızla bir ilgimiz yok. Söylememiz gerekenleri söyler ve gerisini siyasetçilere bırakırız. Burada gördüğünüz tüm meslektaşlarım çocukluklarından itibaren okuduğu okullarda hep başarılı olmuş, üniversite imtihanında ilk yüzde 1’lik dilime girmiş, çok zor olan Diş Hekimliği Fakültesini de başarı ile bitirip kendisini insanlığa adamış kişilerdir. Bizlere okuduğumuz fakültelerde bir bina yaparken nerelerden çalınacağını, ihalelerden nasıl komisyonlar alınacağını, kendi ikballeri için devletin nasıl zarara uğratılacağını öğretmezler. Bizlere nasıl daha iyi dolgu yapılır, hastalara nasıl daha faydalı olunur bunlar öğretilir. Fakülteyi bitirirken de ta okula ilk girdiğimiz yıllarda öğrendiklerimiz de dahil olmak üzere çok kapsamlı imtihanlara tabi tutulur ve hekim oluruz.

 

 Amacı sadece halka hizmet vermek olan bizler yetkililere tekrar sesleniyoruz. Bu yaptığınız yanlıştır. Hala bu hatadan dönebilirsiniz. Yaptığınız hata hem halkımızın ağız diş sağlığına ulaşmasını engelleyecek, hem de amacı sadece insanlara hizmet etmek olan dişhekimlerini mağdur edecektir. 657’ye sığınarak astığı astık kestiği kestik olan sorumsuzlara sesleniyorum. Bugün arkasına sığındığınız 657, yarın sizin kelepçeniz olabilir. Bu nedenle sorunların düzeltilmesi için zaman geç değildir. Yeter ki; sorumlu devlet anlayışı içinde çözüm için beraber uğraşalım diyor hepinize saygılar sunuyorum"