Konu ile ilgili Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ezgi Özyılmaz Hipokrat Toplantı Salonunda bir sunum yaparak hastalık hakkında katılımcıları bilgilendirdi.

Özyılmaz, Enfeksiyonlara karşı «anormal ve uygunsuz konak yanıtına» neden olan, hayatı tehdit edici organ disfonksiyonu olarak tanımlanan sepsisin koroner dışı yoğun bakım ünitelerinde en sık ölüm sebeblerinden biri olduğuna işaret etti. Özyılmaz, hastalığın Dünyada yılda 30 milyondan fazla bireyi etkilemekte ve 8 milyona yakın ölüme neden olduğunu, kurtulan hastalarda ise engellilik, sakatlık çeşitli durumların gelişebildiğine dikkati çekti.

Sepsisin acil olarak tedavi edilmesi gereken zamana karşı yarışılan bir durum olduğuna da değinen Özyılmaz, sepsisin tedavisinin saatler ve hatta dakikalar içerisinde gerçekleşmesi gerektiğini, enfeksiyon odağının hızla kontrol altına alınması ve yoğun bakımlarda uygun organ destek tedavilerinin verilmesinin hayat kurtarıcı olduğuna dikkati çekti. Ancak her hastalık gibi sepsis yönetiminde de en ideal durumun sepsis gelişimin önlenmesi olduğuna değinen Özyılmaz, “Enfeksiyonların önlenmesi ve sepsis ile savaş ile her yıl 800.000 ölümün önlenebilmesi mümkündür. Bunun için genel hijyen kurallarına uyulması, el hijyeni sağlanması, çocukluk ve erişkin aşılama programlarına uyulması önceliklidir. Hastane kaynaklı enfeksiyonları azaltmak için seferber olunmalı ve sağlık çalışanlarının el hijyenine en yüksek uyumu sağlanmalıdır” cümlelerini kullandı.

Özyılmaz, sepsisin gelişmiş ülkelerde kanser ve benzeri hastalıklardan daha fazla ölüme sebep olduğunu belirterek, soruna sadece enfeksiyonların değil, basit bir ameliyat ya da trafik kazasının dahi yol açabildiğine dikkati çekerek, Sepsisin günümüzde sık karşılaşılan ve ciddi ölüm oranlarıyla sonuçlanan bir enfeksiyon hastalığı olduğunu, hastalığın erken tanı ve doğru tedaviyle ölümcül sonuçlarının önlenebileceği konusunda hemfikir olduğuna vurgu yaptı.

Dünyada sepsisten ölümleri azaltmak amacıyla uygun adımları atmak için, Türk Dahili ve Cerrahi Bilimler Yoğun Bakım Derneği nin tüm dünyaya ve ülkemize çağrıda bulunduğunu belirten Özyılmaz, Bu önemli hastalığın farkındalığını arttırmak ve toplumda bilinirliğini sağlamak üzere verilecek mesajların son derece önemli olduğunu sözlerine ekledi.