Sağlık sorunu yaşayan insana yardım etmek suç olmamalı diye konuşan Adana Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ahmet Suntur, Yönetim Kurulu adına yaptığı yazılı açıklamada “Bizler Hekimiz. Ana adımız: İnsan. Baba adımız: Hipokrat. İkamet adresimiz: Bu güzel coğrafya; bir ucu Mezopotamya, bir ucu Anadolu ve Balkanlar, bir ucu Kafkaslardır. Adana Tabip Odası olarak diyoruz ki;  Bilindiği üzere Sağlık Bakanlığı 27 Ocak 2014 tarihinde, mahkemeye başvurarak Türk Tabipleri Birliği'ne bağlı Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu ve Onur Kurulu üyelerinin amaç dışı faaliyette bulunduklarını belirtip, görevlerinden alınmalarını istemişti.  “Sağlık Bakanlığı'nın dava dilekçesinde, 2013 yılı Mayıs ayı sonunda başlayıp Haziran ayı boyunca devam eden ve Temmuz ayı sonlarına kadar süren "Gezi parkı " protestolarında, sağlık sorunu yaşayan insanlara verilen gönüllü sağlık hizmetleri konu edilerek Ankara Tabip Odası'nın Gezi Parkı eylemleri sürecinde "hukuka aykırı olarak yetkisiz ve kontrolsüz revir adı altında sağlık hizmetleri birimleri oluşturarak amaçları dışında faaliyet gösterdiği" ifade ediliyordu”

 

Yine hepimizin çok iyi bildiği gibi, Gezi Parkı protestoları sırasındaki sağlık hizmeti ihtiyacı, Sağlık Bakanlığının vermesi gereken sağlık hizmetlerini ver(e)mediği için doğmuştur. Kentlerdeki ortak yaşam alanlarının, evlerin, işyerlerinin gaz altında kaldığı günlerde, ilkyardım ihtiyacı olanları en yakın, olabildiğince gazsız ve korunaklı bir yere taşımak ve müdahale etmek gerektiği kısa sürede pratik olarak anlaşılmıştır. Bu şartlar içerisinde hekimlerimiz olayların ortasında en uygun şartlarda hekimlik hizmeti vermekten kaçmamıştır. İşte bu yerlere toplum tarafından "revir" denmiştir. Bu mekanlar kimi zaman bir meslek odasının içerisi, kimi zaman cami kimi zaman bir kafe ya da belediyenin bir odası olmuştur. Orada yaşadığı, oradan geçtiği ya da eylemlere katıldığı için, kimi zaman binlerce, bazen de on binlerce insan aynı anda, yoğun olarak biber gazına maruz kalmış, sağlık sorunu yaşamıştır. Bu sorunlara, ağır polis şiddetinin neden olduğu sağlık sorunları da eklenmiştir.

 Türk Tabipleri Birliği ve Ankara Tabip Odası, sağlık hakkının "hükümete muhalif" ya da değil ayrımsız herkesin en temel hakkı olduğunu, sağlık hizmetine ihtiyacı olan herkese temel hak ve özgürlüklerinin güvence altına alındığı bir sağlık hizmeti verilmesi gerekliliğini savunmaktadır. Ankara Tabip Odası organlarına, bu temel savunuya uygun faaliyetleri nedeniyle yöneltilen amaç dışı faaliyetle bulunma iddiası kabul edilemez. Sağlık Bakanlığı'nın bu iddiaya dayanarak Mahkemeye görevden alınma başvurusu yapması, seçimle gelen organlara yöneltilmiş antidemokratik bir müdahaledir. Sağlık alanında insan haklarına uygun hekimlik faaliyetini savunduğu için Türk Tabipleri Birliği Ankara Tabip Odası Yöneticileri, Sağlık Bakanlığı'nın haksız bir müdahalesi ile yüz yüze kalmıştır. Adana Tabip Odası, TTB ile dayanışma içinde olarak; Ankara Tabip Odasının haklı davalarında yanlarında olduğumuzu belirtiriz.” Dedi.