Açılıştan önce Şanghay Üniversitesi Rektörü Luo Hong Cie ile görüşen Bakan Çelik, dünya çapında adını duyurmuş Şanghay Üniversitesi'nin böyle bir çalışmaya imza atmasının önemini vurguladı ve merkezin açılmasını "tarihi an" olarak nitelendirdi.


            Kültürü "bütün ilişkilerin içinde aktığı bir yazılım" olarak tarif eden Bakan Çelik, bu yazılımın olmaması halinde, siyasi ve ekonomik ilişkilerin istenilen
seviyeye gelmesinin düşünülemeyeceğini söyledi. Bakan Çelik, konuşmasında Çin ve Türkiye'nin siyasi ve ekonomik ilişkileri geliştirmek için en güçlü yazılıma
sahip olduğunun altını çizdi.

 

            Aradaki mesafe yüzünden Türkler ve Çinlilerin birbirlerini doğrudan tanımayı unuttuklarını kaydeden Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, "Çinliler Türkleri Mısırlı araştırmacılar üzerinden tanıyor. Türkler de Çinlileri uzun zamandır İngiliz ya da Amerikalı araştırmacılar üzerinden tanıyor" ifadesini kullandı. Açılan bu merkezin Türklerin ve Çinlilerin birbirlerini doğrudan tanımasını sağlayacağını vurgulayan Bakan Çelik,
Türkiye-Çin ilişkilerinin ortak bir vizyonla geleceğe yürümesini ümit ettiğini belirtti.


            Şanghay Üniversitesi Rektörü Luo Hong Cie, Bakan Çelik'e üzerine
Şanghay manolyası işlenmiş seramik bir vazo takdim ederken, Bakan Çelik ise rektöre Topkapı Sarayı'nda sergilenen eserlerden bir örnek hediye etti.


            Açılışın ardından öğrenci ve öğretim görevlileriyle hatıra fotoğrafı çektiren Çelik'e, fahri yüksek danışman beratı verildi.


            Bakan Çelik, daha sonra merkezde yapılan yuvarlak masa toplantısına katıldı ve Çinli uzmanlar ile bir araya geldi.

 
            Çin'deki Türk iş adamlarıyla da kahvaltıda bir araya gelen Bakan Çelik, iş adamlarına Çin'deki "Türk Kültür Yılı"nda yapılması planlanan etkinlikler hakkında bilgi vererek, bu çerçevedeki projeler için iş adamlarının önerilerini dinledi.