Çulhaoğlu, il hafta sonu il ve ilçe teşkilatlarının da katılımıyla büyük bir araç konvoyuyla Tufanbeyli, Saimbeyli, Feke ve  Kozan ilçelerine çıkarma yaptı…
İyi Parti’ye gönül vermiş vatandaşların katılımıyla 150 araçtan oluşan konvoyla ilçe gezilerine devam eden  İyi Partilileri gören vatandaşlar,  “Türkiye’nin umudu artık sadece sizdedir” diye seslenirlerken, İl Başkanı Çulhaoğlu da “bekleyin geleceğiz” diye kendisine sevgi tezahüratları yapan hemşerilerine mesaj verdi… 

Çulhaoğlu, ilçe teşkilatlarının açılışını yaptığı gezilerinde davul-zurna eşliğinde karşılanırken, partitiler, halkla birlikte, coşkuyla halaylar çekip, birlik ve beraberliğin en güzel örneğini yansıttılar…

Kendisini karşılayan partili ve vatandaşlara seslenen Çulhaoğlu, şöyle konuştu:
“ Biz öyle güzel bir ülkede yaşıyoruz ki dünyanın en temiz insanlarının yaşadığı memleketimin, en verimli arazileri, en temiz su kaynakları, en güzel denizleri, en büyük kumsalları ve uçsuz bucaksız zümrüt ormanları bu ülkede her şey var. 
Tarih, kültür, sanat varlıkları, doğal güzellikleri, folklorik çeşitlilik açısından da ne ararsan  Anadolu topraklarında vardır. Her açıdan çok zengin kaynakları olan bu güzel ülkenin ne yazık ki, bu değerlerinden yeterince faydalanamıyoruz. Halbuki, sanayiye dönüşmemiş yer altı kaynakları, bin bir rezalete rağmen umut arayan güzel insanların var olduğu bu güzel ülkenin,  her şeyden önemlisi, soylu bir geçmişi var. Bu gün saman ithal ediliyor olsa da, hayvancılık ve tarım  öldürülmüş olsa da, dayatılan bütün sosyo-ekonomik erozyon ve kıyıma rağmen, yine de meyvesi, sebzesi , ekmeği suyu boldur ülkemizin. Peki o zaman sormayalım mı: bu güzel ülkeyi üretim açısından körelten,  kaynaklarını yağmalatan,  insanlarımızı varlık içinde yokluğa mahkum eden, yoksulla zengin arasında ki uçurumu büyütenler kimlerdir?
Bu sorunun cevabını hepimiz biliyoruz arkadaşlar. 
Suçlu olan, özellikle 1980 sonrasında yozlaşarak ülke kaynaklarını atıl duruma getiren ve son  15 yılda ise adeta özelleştirme- yolsuzluk- rüşvet çarkıyla çöküşü hızlandıran siyaset anlayışıdır.
Asıl daha önemlisi siyaset ahlakının kalmamasıdır.    Bu gün kamu kurumlarından bakanlara,  belediyelerden, vekillere, memurlardan bürokratlara varana kadar sistemin bütün figürleri, rüşvet ve yolsuzlukla anılırken, siyasetin kirliliği de maalesef  bütün hızıyla büyümeye devam etmektedir.Peki çözüm nerededir?
Çözüm işte karşınızdadır. Artık, İYİ Parti , siyasal seçeneksizliğin önüne çıkmış bir güneştir ve bütün haşmetiyle parlamaktadır.”

Soyulmadan, talan edilmeden, dolandırılmadan, kandırılmadan bir ülkenin nasıl yönetilebileceğini İYİ Parti iktadarında  millete göstereceklerini belirten İl Başkanı Çulhaoğlu, şöyle konuştu:
“İYİ Parti olarak liderimiz sayın Meral Akşener başkanlığında  biz bu ülkenin kör talihini değiştirmeye kesinlikle talibiz.  Hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Kangrenleşmiş bu yaradan ülkeyi kurtarmak, İyi insanlara farz olmuştur. Bizim meşhur ‘mangalda kül bırakmayanlar” sözümüz  vardır bilirsiniz…İşte bizler tam 16 yıldır, sallarken kül bırakmayan, ama, alt tarafı bağlar gazeli olan ve milletimizi  her konuda inim inim inleten 16 yıllık mezalimin sahibi mevcut  iktidarı öyle bir sallayacağız ki, kül gibi savrulacaklar. Ülke raydan çıkmış katar misali ilerlemektedir. Artık millet nerede devrilip tarumar olacağız korkusuyla olan bitenleri izlemektedir. Hukuk yok edilmiş, yasalar ellerin tersiyle itilmiş, Milletin meclisi atıl hale getirilmiştir. OHAL kapsamında, ülke KHK’lerle yönetime mahkum edilmiştir. 
Ülke bir kişinin iki dudağı arasına hapsedilmiş, kıpırdaması yasaklanmıştır. 
Yeni Kanun hükmünde kararnamelerle resmi kurumlardan personel koymayıp atılmaktadır. Sormak, sorgulamak ve  konuşmanın yasaklandığı ortamda, insanlar haklarını nasıl arayacaklarını bilemez olmuşlardır. 
Bunlar hangi kriterlere göre işlerinden edilmektedirler  bilmiyoruz ve bu yapılanlar tam bir muammaya dönüşmüştür. Halbuki, AKP demek cemaat demek, cemaat demek AKP demekti.
 
Dahası cemaatten olmak imtiyaz sahibi olmak demekti. Bu günse: Cemaatin okulundan, dershanesinden,  bankasından, sohbetinden, binalarının önünden  geçen on binlerce insan, bu gün fetöcü oldukları gerekçesiyle işlerinden atılmış, hapislere konmuş vaziyetteyken, ilginçtir ki, siyasetin en baş aktörleri olarak iktidarda söz sahibi olan bir çok isim ve de onları destekleyen yazar- çizer- konuşur takımı, hala nüfuslarını fevkaladenin fevkinde korumaktadırlar. At izinin it izine kesinlikle karıştığı bir dönemden geçilmektedir…
Diğer yandan, yolsuzluklar konusu da AKP hükümetlerinin en büyük handikaplarından birisidir. Kamuoyunu meşgul eden, hatta iç kamuoyunu da aşıp dış kamuoyuna taşmış bulunan , hali hazırda 17-25 Aralık yolsuzluk olaylarına  kadar  bağlanan , devleti ve dahi hükümeti sarsacak nitelikte ki vakalar, görüldüğü gibi kamuoyunun gözünden kaçırılmakta, bunun için medya susturulmakta, suni gündemlerle halkın dikkati başka taraflara çekilmektedir. Ve bu davalarda adı geçen hükümet üyeleri, bakanlar hala suskun, normal hayatlarını sürdürebilmektedirler…Bu gidişat gidişat değildir…
    Bendensen devam et yoluna, benden değilsen dur orda bakalım mantığıyla, yönetilen bir ülkede, adaletten, eşitlikten, insan hak ve hürriyetinden bahsetmek artık  mümkün değildir. 
Halbuki bu ülke hepimizin. Bu devlet hepimizin devleti. Bu ülkenin ismi Türkiye, devletinin adı Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Her hangi bir şahsın  ülkesi ve  devleti değildir, olamazda  
Hiç kimse, ama hiç kimse, bu devletin başında ki seçilmiş cumhurbaşkanı da olsa, ben yaparım olur deyip de kendi başına kararlar alıp bunu da milletin top yekun kabul etmesini bekleyemez.
İşte Biz, İİY Parti mensupları, Hiç kimse, hukukun üstünde değildir diyoruz ve bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Bu devlet hukuk devletidir. 
Bu devlet, halen parlamenter sistemle yönetilmektedir. Milletin meclisi vardır. 
Yani asıl olan hala  millettir!!!Kimse kendi kafasına göre kendisini  ülkenin tek hakimi olarak görme hakkına sahip değildir. Milletin güvenliği huzuru, geleceği bir tek kişiye ipotek edilemez edilmemelidir .
Biz İYİ Parte olarak , bu oyunu oynayanların oyunlarını bozacağız.Diğer yandan, ülkenin başına sarılmış, sayıları 4 milyona dayanmış  Suriyeli göçmenler konusu var…
Hükümetin bu insanlara kendi vatandaşlarından daha çok imtiyazlar veriyor olmasını da İyi Parti olarak  dikkatle izlemekteyiz. Dahası; Suriyelilerin Polis olarak göreve alınması gibi anlaşılmayacak uygulamalarında devreye sokulduğu görülmektedir… Ve biz İyi Parti olarak bu konunun da  dikkatle izlenmesi gerektiğini düşünüyoruz dahası takip de ediyoruz…
Türkiye ve Türk Milletinin geleceği  akıbeti bu gidiş devam ederse hiç de iç açıcı görünmemektedir. Devletin bütün dinamikleriyle oynanmasının hiç sorgulanmadan kabul edilmesi bizim açımızdan kabul edilecek bir durum değildir…
    Hele ki  tam 16 yıl boyunca, sistematik şekilde ülke insanları, sen Türksün, sen Kürtsün, Sen Çerkezsin, sen Arapsın, sen Lazsın, sen Alevisin, sen Sünni’sin vs. diye ayrıştırılıp,  36 etnik parçaya bilinçli şekilde bölünmeye çalışılmışsa, milli birlik  ve beraberlik bilerek  bozulmak da istenmiştir. Türk Milleti sistematik bir savaşın içindedir o belli olmuştur. Ve bizler, uzun zamandan bu tarafa , sessiz ama çok dikkatli olarak ülkemiz üstünde oynanan oyunları izleyen; vatanseverler, Atatürk nesilleri, Türk Milliyetçileri, Ulusalcılar, hepimiz,  bu projenin aktörlerinin oynadıkları oyunu bir kez daha bozmak için daha fazla durulacak zaman kalmadığını görüp;  ayağa kalktık!!
İyi Partiyi kurduk! Ve gördük ki; Türkiye’nin rengarenk dokusunu oluşturan güzel insanlar,  bizimle İyi olmak için hazırmış ki,  hiç duraksamadan,  harekete geçti ve İyi Partiye katıldı!!!
Şimdi biz iyiler kötülerin elinde yalpalayan ülkemiz için  ne gerekiyorsa yapmaya kararlıyız.
Zalimin zulmü varsa, iyinin de  Allah’ı var!”