Afrika’dan ithal edilen karpuzların raflarda yer bulmasıyla beraber bu yıl Mayıs ayı ortalarında hasadını gerçekleştirecek çiftçilerin rekabet şansını baştan kaybettiğini belirterek konuyu TBMM gündemine taşıyan Özdiş’in soru önergesi şöyle:


“Her yıl yaklaşık 130 bin dekar alanda yaklaşık 800 bin ton karpuz üretimi gerçekleşen ve ülkenin ilk karpuz hasadının alındığı il olan Adana’da ithal karpuzlar çiftçilerimiz için büyük bir sorun haline gelmiştir. Bu yıl Mayıs ayı ortalarında hasat gerçekleşecekken bugünlerde Afrika’dan ithal edilen karpuzlar piyasaya girmiş, yerli üreticilerimizin rekabet şansını daha hasadı gerçekleştiremeden azaltmıştır. Türkiye’de yılda üretilen 4 milyon ton karpuzun neredeyse %25’ini üreten Çukurova bölgesi zaten işsizlikte Türkiye’de ilk sıradayken, uygulanan bu politikalar sonucu çiftçilerimiz büyük oranda mağduriyet yaşamaktadır. Bu çerçevede;

  • Afrika veya İran gibi çevrelerden ithal edilen bu karpuzların denetimi yapılmakta mıdır? Ürünlerin üzerinde zirai ilaç kalıntıları veya çeşitli kimyasalların denetimi hangi kriterlere göre yapılmaktadır?
  • Yerli üreticinin korunması gerekirken, hasat önceki piyasaya giren bu karpuzlar nedeniyle çiftçilerimizin yaşayacağı maddi zarar konusundaki düşünceleriniz nelerdir?
  • IPARD programında da bulunmayan, tarıma dair hiçbir desteği göremeyen Çukurovalı çiftçilerimiz bu uygulamalar neticesinde yakında batma noktasına gelecektir. Bu konuda bir planınız var mıdır?
  • 2011 yılında GSMH’nın %9’unu oluşturan, yine 2011 verilerine göre toplam çalışan sayısının %25’ini kapsayan tarım sektörünün geleceği için planlarınız nelerdir? İthal ürün yerine çiftçilerin maliyetlerini azaltıcı uygulamalar ( örneğin tarımsal motorinde vergiyi düşürmek - fiyatı sabitlemek v.b.) yapmak daha doğru olmaz mı?”