Özgür, Cumhuriyetin kuruluşunun 90’ncı yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

“Bu gün uygun olan, kutlamakta ziyade durum tespiti yapmak ve bir çağdaşlık projesi olan Cumhuriyetimizi koruma irademizi, kararlılığımızı, avazımız yettiğince dosta düşmana haykırmak olmalı” diyen CHP Seyhan Belediye Başkan aday adayı ve Meclis üyesi Fatih Özgür, mesajında şunları söyledi:

“Gerçekleri konuşmaktan kaçınmanın âlemi yok;

Nasıl unuturuz 2013 yılında “T.C.” ibaresinin Türkiye Cumhuriyeti Valilik Binalarında tabelalardan silindiğini! Atamızdan yadigâr “Andımızın” sakıncalı görülüp kaldırıldığını;

“Türklüğün” Anayasamızdan çıkarılmaya çabalandığını; Cumhuriyetimizin temel direklerinden “Laikliğin” içinin boşaltılıp; “Demokratik” vasfının evlere şenlik hale getirilmeye çalışıldığını.

Artık kamuda görev vermek için Devlete değil Cemaate ve AKP’ye sadakatin aranır olduğunu;

Artık yargı kararlarının, özellikle “yüksek yargı” denilenden sadır olanların insanda “Ankara’da hâkimler var” demek ve düşünmek inanç ve güvencini sıfırladığını nasıl unutabiliriz?

Bu ortamda “Hukuk Devleti” ilkesinin artık eskide kalan değerleri hasretle anarken bir nostalji vesilesi olduğunu kim inkâr edebilir ki?

Oysa “Kutlama” sözcüğü kaçınılmaz olarak bir coşkulu ruh halini çağrıştırır;

Ne var ki bugün insanlarımız Bayramı kutlarken, söz ettiğim nedenlerle, açık bir endişe içinde!

Cumhuriyet, içi boşaltılarak fiilen tasfiye edilmek isteniyor.

Durum, maalesef, “Gençliğe Hitabe” ile çizilen tabloyu andırıyor…

Gerçi tam da bu nedenle Cumhuriyetçilerin her zamankinden büyük bir coşku ile kutladıkları bayram vesilesiyle, Cumhuriyet düşmanlarına dünyanın kaç bucak olduğunu hissettirmeye muktedir olunduğu hissettirilmek istenebilir; hatta istenmelidir.

Bugün geldiğimiz noktada dünden farklı noktadayız.

Dün Cumhuriyet düşmanları suret-i haktan görünüp, çarpıcı sözcükler, parlak sloganlar ardında türlü tuzaklarla, demokratikleşme adına Cumhuriyeti alttan altta kemirmek üzere sinsi çalışmalarda bulunurlarken bugün açık oynuyorlar.

Maalesef oldukça fazla sayıda mevzi yitirildi.

Ancak unutulmasın ki Türk Ulusu ve bu Ulusun Atatürk’e bağlı mücadeleci ruhu dimdik ayaktadır.

Yeri gelince “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye haykıran kitleler, 7’den 77’ye her yurt parçasında yeterince var.

Bugün mücadeleyi sandıkta verip çözümü demokrasi içinde bulmak vaziyetinde olmamız belki de en çarpıcı özelliktir.

Bunun böyle olması; Cumhuriyet düşmanı “Karşı Devrimi” sandıkta boğabilmek, kuşkusuz en çok Mustafa Kemal’in ruhunu rahatlatacaktır..

Zira Atatürk’ümüzün kurduğu Cumhuriyet, elbette Laik ve fakat bir o kadar de Demokratiktir.

Hani ne derler “Niyet etmek başarmanın yarısıdır”, bilirsiniz.

2013 yılının Cumhuriyet Bayramını kutlarken Cumhuriyetçilerin yemini, 2014 yılı Cumhuriyet Bayramını daha büyük bir coşku ile kutlamak üzere 2014 Mart seçimlerinde başarı kazanmak üzere edilmelidir.

Çünkü böyle bir azimle kazanılacak utku hem Cumhurbaşkanlığı seçimi hem de ardından 2015 Genel Seçimleri için daha büyük başarıların en büyük itici gücü olacaktır.

Bu duygular içinde Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun…”