Bakan Çelik, Srebrenitsa katliamının 18'inci yılı nedeniyle Bosna Hersek'te geçen ay düzenlenen törenlere katıldığını belirterek, annelerin İstanbul'u görmediklerini söylemeleri üzerine, Başbakan ve hükümet adına kendilerini Türkiye'ye davet ettiklerini söyledi.
 
Bosnalı annelerin Türkiye'ye gelmelerinden dolayı duyduğu memnuniyeti de ifade eden Bakan Çelik, Srebrenitsa'nın kendileri için büyük bir yara olduğunu kaydetti.
 
"BİZİM İÇİN İSTANBUL VE ANKARA NEYSE SARAYBOSNA VE ZEPA'DA ODUR"
 
Srebrenitsa bizim için büyük bir yaradır. Katliamlar sırasında ben üniversite öğrencisiydim ve o dönemde "Srebrenitsa için ne yapabiliriz!" diye çok uğraştık. Türkiye'de kurulan Bosna Dayanışma Grubu faaliyetleri çerçevesinde Bosnalılara yardım edebilmek için çalıştık. Srebrenitsalı annelerin acıları henüz tam olarak dinmedi.
 
Bu kadar zaman geçtikten sonra çocuklarını daha yeni toprağa verebilen, çocuklarını daha yeni toprağa kavuşturabilen anneler var. Bizim için şehitler azizdirler. İnancımıza göre onlar diridirler. Bosna Hersek'teki şehit anneleri, ülkemizdeki şehit anneleri hepsi bizim annemizdir. O sebeple, Bosna Hersek'teki şehitlerden bahsederken, Bosnalı şehitler diye bahsetmiyorum. Onlar, bizim hepimizin şehitleridirler. Onlar sadece Bosna Hersek'teki topraklarda yatmıyorlar. Annelerinin olduğu gibi, bizim milletin de kalbinde yatıyorlar.
 
"ZOR GÜNLER GEÇİRİYORUZ"
 
Bugün Mısır'daki anneler çocuklarını şehit olarak toprağa veriyorlar. Suriye'deki anneler çocuklarını şehit olarak toprağa veriyorlar. Annelerimizi kabul ederek, onların şahsında şehitlerimize hürmetlerimizi sunarak, hem ülkemizdeki hem de Mısır'daki, Suriye'deki, Filistin'deki, büyük medeniyet coğrafyamızdaki şehitlerimizi de manevi birliğimizi teyit ediyoruz. İnsanoğlu'nun varlığı kendisiyle başlayan ve kendisiyle biten bir var oluş değildir. İnsanoğlu varlığının manevi dinamikleri, bir tarihi var. Hayatı yaşarken geçmişin manevi mirası, bizim hayatımıza yön veriyor. Kuşkusuz, öldükten sonra daha büyük bir manevi hayata kavuşacağımızı düşünüyoruz.
 
Bosna Hersek bizim için yabancı bir toprak değildir. Dolayısıyla buradaki annelerimizi misafir kabul etmiyoruz. Onlar ikinci öz vatanlarına gelmişlerdir.
 
Bizim için İstanbul ne kadar azizse Saraybosna'da o kadar azizdir. Şunu bilmelerini isterim ki Saraybosna'da en ufak bir acı olduğu zaman İstanbul'da, Ankara'da bizler rahat uyuyamayız. Bizim için İstanbul, Ankara ne ise Saraybosna, Bosna Hersek, Srebrenitsa, Zepa odur.
 
SREBRENİTSALI ANNELER OSMANLI'NIN RESMİ KABUL SALONUNDA AĞIRLANDI
 
Topkapı Sarayı'nda görüşmeyi gerçekleştirdikleri mekanın Osmanlı Devleti'nin resmi kabul salonu olduğuna ve tadilatın ardından ilk defa Bosna Hersekli anneleri kabul etmek istediklerine dikkati çeken Bakan Çelik, tüm Srebrenitsalı anneler adına Srebrenica ve Zepa Anneleri Derneği Başkanı Munira Subaşiç'e bir paket akide şekeri, gülsuyu ve destimal hediye etti.
 
Dernek Başkanı Subasiç ise Bakan Ömer Çelik'e, Srebrenitsa katliamı döneminde Türkiye'ye gelmek isteyenlerin temsili haritasını, Srebrenitsa katliamıyla ilgili çeşitli kitaplar ve bir de plaket takdim etti.