Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Müzeyyen Şevkin, Türkiye’de 681 bin hektar alanda ekimi yapılan ayçiçeği üretiminin önemli ancak yetersiz olduğunu vurguladı. Türkiye’nin yılda ortalama 3 milyon ton yağlı tohum ve 1 milyon 600 bin ton ham yağ ithalatı gerçekleştirdiğini, iklim ve toprak yapısının uygunluğuna rağmen ithalatın önüne geçilemediğini kaydeden Dr. Şevkin, 2017 verilerine göre Türkiye’de 681 bin hektar alanda ayçiçeği ekimi yapıldığını söyledi.
ADANA’DA KALİTELİ ÜRETİM
Adana’da özellikle Sarıçam, İmamoğlu, Yumurtalık, Kozan ve Karaisalı ilçelerinde yoğun olarak ayçiçeği üretimi gerçekleştiğini, diğer ilçelerin bazı bölgelerinde de üretim yapıldığını kaydeden Dr. Şevkin, Adanalı çiftçinin toplam 58 bin hektar alanda ayçiçeği üretimi gerçekleştirdiğini vurguladı. Türkiye’de verim ortalamasının dönüme 264 kilogram olmasına karşın Adana’da bu verimin 336 kilograma kadar çıktığını ifade eden Dr. Şevkin, çiftçinin daha çok üretim yapmasına olanak tanınmasının önemini dile getirdi. Türkiye genelinde ortalama her yıl 1 milyon 800 bin ton ayçiçeği hasadının yapıldığını belirten, Adana genelinde yıllık 200 bin tona yakın üretim gerçekleştiğini ifade eden Dr. Şevkin, insan ve hayvan beslenmesinde önemli bir yere sahip olan ayçiçeği üretim alanlarının artması gerektiğini kaydetti.
“ÇİFTÇİYE KOLAYLIK SAĞLANMALI”
Türkiye’nin yağlı tohum ve bitkisel yağ üretiminin büyük bir kısmınını ayçiçeğinden karşıladığını, ekimi ve üretimi en fazla yapılan ayçiçeğinin bitkisel yağ üretiminin yüzde 69’unu, sıvı yağın yüzde 84’ini, toplam yağ kullanımının da yüzde 32’sini tek başına karşılayan yağlı tohum bitkisi olmasına rağmen tüketim ihtiyacını karşılayamadığını anımsatan Dr. Şevkin, “Maalesef ülkemiz diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi ayçiçeği tohumu ve ayçiçeği yağ açığını da ithalatla karşılamak zorunda kalıyor. Halbuki kaliteli ve yüksek verimli üretim gerçekleştiren çiftçimize bu alanda sağlanabilecek kolaylıklar, mazot, gübre ve tohum desteği yağ açığımızın kapanmasında önemli bir etken olacaktır. Öte yandan üretici maliyetleri göz önüne alınarak ekim döneminde fiyat belirlenmeli ve bu fiyat piyasayı düzenleyici olmalıdır. Hasadın devam ettiği günlerde ithalat yapılmaması da çiftçi için can suyu niteliğinde olacaktır” diye konuştu.
