Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Adayı, Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Müzeyyen Şevkin, 10 Ekim 2015’te Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör saldırısına uğrayan Türkiye’de tarihe kara bir not düşüldüğünü vurguladı.
Patlama sonrası hayatını kaybeden, cenazeleri Adana’da toprağa verilen çocuk, genç ve yetişkin, aydınlık yüzler için gerçekleşen eylemlere, anmalara ve cenaze törenlerine katılan Dr. Müzeyyen Şevkin, “Resmi rakamlara göre 97 insan can verdi. Ancak Türk Tabipler Birliği, sayının 128 olduğunu söylüyor. Hayatını kaybeden insanlarımızın sayısı net olarak ortaya çıkmalıdır. 100’den fazla insanımızın evine ateş düştü. Hastanelerde kolunu, bacağını, gözünü kaybetmiş insanlarımızın dramı hala sürüyor. Türkiye’yi bu hale getirenlerden mutlaka hesap soracağız” dedi.
İnsanların yaşamının yok edilmesine göz yumulamayacağını, ülkemizde demokrasiden eser kalmadığını ifade eden Dr. Şevkin, “Ankara’da toplanan insanlarımız barış demişti, sevgi demişti, daha yaşanabilir bir Türkiye’yi kurgulamak hayali ile yola çıkmışlardı. TMMOB, KESK, TTB gibi sivil toplum örgütleri ülkenin daha iyi koşullarda olması, daha iyi yönetilecek, hakça paylaşım için mücadele veren kurumlardır. Barış isteyen insanların elinde silah yoktu, tek silahları fikir ve düşünceydi, güzel bir ülke oluşturmak için katkı koymaktı” diye konuştu.
YURTMAN İÇİN KÜTÜPHANE
Ankara’da toplanan binlerce insanın ülkemizin kan gölüne dönmesi konusunda duyarsız kalmadığını vurgulayan Dr. Müzeyyen Şevkin, şunları söyledi:
“Türkiye’nin her yerinden barış ve kardeşlik için Ankara’ya gitmişti ancak daha yürüyüş gerçekleşmeden korkunç saldırıya maruz kaldılar. Bu olay ülkemizde güvenlik zafiyeti olduğunu göstermektedir. Barış diye, sevgi diye yola çıkan yüzlerce insan korunamamıştır. Bu olay sadece başsağlığı dilemek, ailelere sabır dilemek ya da para yardımları ile geçiştirilemez. Ülkemizde insanlar evinden çıkamaz, toplu alanlara giremez olmuştur. Hükümetin bir an önce faili ya da failleri bulması şarttır. Vatandaşlarının güvenliğini sağlayamayan bir hükümet düşünülemez. Sorumluluğunu yerine getirmeyenler cezalandırılmalı, vatandaşın can güvenliği zafiyetine ve travmaya dönüşen kaosa bir an önce son verilmelidir. Yaşamlarının, ömürlerinin baharında yaşamını yitiren, bu ülkeye çok faydalı olabilecekken toprağa verdiğimiz, sevgi ve barış insanlarından Adanalı Dilan Sarıkaya ve Şebnem Yurtman’ın ailelerinin verdiği mesajlar herkese ders olmalıdır. Şebnem Yurtman’ın babası Mehmet Yurtman’ın kızının adına kütüphane yaptırması çok anlamlıdır. Sayın Yurtman’ın bugüne kadar pek çok kız çocuğunun okumasını sağladığı bilinmektedir. Mehmet Yurtman’ın, ‘Kızlarımıza yine yardımcı olacağım. Biz metanetliyiz, kızımın fikirleri yaşasın’ cümleleri çok anlamlıdır. Başka söze gerek yok!”