Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, kapatılan Adana’nın Saimbeyli ilçesindeki adliyenin yeniden açılması için mecliste gündem dışı konuşma yaptı. Tümer, konuşmasında infaz ve koruma memurlarına verilen yıpranma payının geçmiş dönemi de kapsaması gerektiğini vurguladı.
TBMM olağan genel kurulunda konuşan Tümer, şunları söyledi:
“Türkiye’de yoğun emekle görev yapan infaz ve koruma memurlarına verilen ve yıpranma payı olarak bilinen fiili hizmet zammının geçmiş dönemi de kapsamalıdır. İnfaz ve koruma memurlarının görevde bulundukları süreleri de göz önüne alınarak yeni bir düzenleme yapılmalıdır. Uzun süreden bu yana dile getirilen bu konunun hükümet tarafından gündeme alınması şart olmuştur.
Öte yandan Adana’nın Saimbeyli ilçesindeki adliye binasının kapatılması nedeniyle bölge halkı büyük mağduriyet yaşamaktadır. En küçük bir olayda dahi kilometrelerce yol gitmek zorunda kalan ilçe halkının bu mağduriyeti giderilmelidir. Geçim kaynakları da oldukça sınırlı olan ilçe insanımızın huzur ve güveninin yanı sıra ekonomik yaşamına da katkı sunulması bakımından 25 köy ve merkezde 3 mahalleye sahip, Adana’nın toprak bakımından en büyük ilçesindeki adliye yeniden açılmalıdır.”
BAKAN GÜL, YANIT VERDİ
CHP’li Tümer’in konuşmasına hükümet adına yanıt veren Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ise infaz ve koruma memurları için yaptığı açıklamada “Maddi anlamda, özlük haklarında ne kadar iyileştirme yapılsa gerçekten emeklileri ödenemez ve bizim de her zaman Bakanlık olarak yanlarında olduğumuz arkadaşlarımızdır. Diğer özlük haklarının iyileşmesi hususundaki bütün çalışmalarımız Bakanlığımızca da dikkatle takip edilmekte ve bu konuda da her türlü desteği bundan sonra da vermeye devam edeceğiz” dedi.

SAİMBEYLİ ADLİYESİ İÇİN NE DEDİ?
Saimbeyli adliyesinin yeniden açılması için net bir tavır ortaya koymayan Gül, şunları söyledi:
“Adliye kapatılmasıyla ilgili konuda; yargıda verimliliğin artırılması, yargının hızlanması, davaların kısa sürede sonuçlanması, hâkim ve savcı ihtiyacı dikkate alınarak dengeli bir iş yükü dağılımının sağlanması dikkate alınmış, buna göre bir değerlendirme yapılmıştır. Bu konuda da üç yıllık ortalama dava ve iş sayısı, insan kaynakları, en yakın adli teşkilata uzaklık gibi gerekçelerle Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun -o zamanki ismiyle- 2004 ve 2012 tarihli kararlarıyla bazı yerler farklı adli teşkilatlarla birleştirilmiştir. Bu konuda elbette yine değerlendirmeler yapılmaktadır. İş yükü, dosya, dava sayısı artması durumunda, bildiğiniz gibi, hâkim savcı sayımız da artmaktadır. Bu konularda elbette bizim amacımız en yakın yerde yargı hizmetlerinin de verilmesidir. Bu konuda anılan yerle ilgili olsun, diğer yerlerle ilgili olsun, çalışmalarımızı da yine gözden geçiriyoruz ve şu anda hâkim, savcı mülakatlarımız devam etmektedir.”