Ne gözlere bakarlar, nede ekmek bölebilirler. Elleri el, gözleri insan gözü değildir. Dillerindeki zehir, yüzsüzlüklerinden gelir. Doğduklarında verilmiş olsa da, ayrı ayrı adları yoktur. 7 cihanda bilinir ki celladı başka şekilde çağırmak zordur. Ölüm taşıyan damarlardan beslenen yüreklerinde zifiri karanlıklar ve zindanlar çoktur. Kimse direk kalmadıysa, elbette zalimlerde bir gün ölür.

Son yıllarda orta doğuda yaşanan şiddet olaylarının, halklara yaşatılan zulümlerin ve başlarına musallat edilen uzaktan kumandalı örgütlerin kimlerce üretildiği ortadadır. Emperyalizmin tüm zamanlarda insan kanıyla beslenip, mazlum halklar üzerinde kurguladığı barbarca oyunda; inancımızı sömürüp zedeleyenlere de bir şeyler söylenmelidir. Zulmün ve şiddetin hiçbir meşruluğu olamaz. Ne dine sığındırılabilir, ne fikre, nede siyasi otoriteye. Varsa bir hak mücadelesi ve talebi, kimseye zarar vermeden, yasal çerçevede dile getirilmelidir. Aksi ise oyunu kurgulayanların istediğidir. Halkların birbirine düşman olması, kargaşa ve kaos ortamı yaşanması, emperyalizmin beklentisidir. Unutulmamalıdır ki, ezilen halklar aynı saftadır. Yüzyıllardır barış içinde kardeşçe yaşayabilmiş halklar, bu oyunlara gelmeyecektir.

Anadolu’da yaşayan halkların ortak duyguları, ezgiyle birlikte söylenmiş halk şiirlerinin oluşturduğu türkülerde dile getirilmiştir. Söyleyeni belli olmayan türkülerin büyük bir kısmı anonimdir ve halka ait olmuştur. Halka ait ezgilerde barış ve özgürlük adına o kadar çok üretim yapılmıştır ki; o günlerden bu günlere kadar bu konuları irdelemeye sebep olaylar yaşanmıştır. İnsanların baskıya, zulme ve şiddete maruz kaldığı zamanlarda yazılmış dizelerin ezgilere dökülmesi, dönemin cesur lakin birçoğunun ismi bile bilinmeyen sanatçılarının olmasındandır. Yaşadığı döneme yön verip, gelecek kuşaklara da durumu ezgilerde anlatarak, türkülerle; bazen unutturulmak istenen tarihi yazmışlardır. Hep ama hep halkın safında yer almışlardır. Mevcut dönem içerisinde kendisine sanatçı sıfatı yükleyen kişilerin hepsi değilse de birçoğu, oportünist bir çizgiyle paralel, gücün yanında yer almışlardır. Topluma öncü olma, yol göstermek bir yana; yoldan çıkarma çabalarında bulunma durumları bile olmuştur. Popüler kültürle yapılan yozlaştırma çabalarında, üretim yapmadan kaymaklı şekilde beslenmişlerdir.

Nesimi Çimenin türküleştirdiği şiirinden 2 dizeyle, günümüz bir kısım sanatçılarının sözlerini karşılaştırarak, durumu değerlendirmek daha doğru olacaktır. Herkese türkülü günler diliyorum.

İnsancıl insanlar barıştan yana

Ancak zalim olan kıyar insana

Barış aşkı yayılmalı cihana

Barış güvercini uçsun Dünya da

Dostluklar kurulsun insanlar gülsün

Son bulsun savaşlar kimse ölmesin

Nesimi der ki ey füze yapanlar

Acımasız zalim cana kıyanlar

Bırak ey yaşasın bütün insanlar

Barış güvercini uçsun Dünya da

Dostluklar kurulsun insanlar gülsün

Son bulsun savaşlar kimse ölmesin