Ziyaret etmek insana özgü bir eylemdir. Yapılması gerekliliğinin ve mecburiyetinin ötesinde, duyguların sürüklediği bir durumdur. Yapılmadığında, boğaza düğümlenen ve söylenemeyen kelimelerin ağırlığı, boynumuza bir borç gibi gelir. Bir eksiklik, bir noksanlık olduğunu anlamak çokta zor olmaz. Büyüklerin kulağımıza küpe olan sözlerinin bir kısmı da, bu konuyu içerir. Gidip gelmek, ne yolları aşındırır, ne yorgunluğu arttırır. Artan; gözle görünmese de aralardaki bağın güçlenmesini sağlayan, yürekteki güzelliklerin ifadelere yansımasıdır. Görüp; hal hatır sormak, sesinden kelimeler cümleler duymak, bir zaman duyamayacak olmayı düşündürdüğünde anlamlıdır. Anlamak ve yaşamı bazı zaman dilimlerinde anlamlı kılmak; içten, yürekten bir muhabbettin alan genişleten gönlünün gülücüklerinde saklıdır. Ziyaretler; masum tebessümlerle gönlümüzün genişlemesidir.

Elbette; metropol insanının çoğu zaman yok yere üzerine yüklemeye çalıştığı ve dillendirmekten çokça hoşlandığı “zamanım yok, işim var” gibi geçiştirme cümleleri; eş, dost ve sevdiklerimizin ziyaretinin ihmal edilmeyecek önemlerine gölge düşürmemelidir. Yedi kat yabancı olsa da bu durum farklı değil, aynı olmalıdır.

Bende ziyaret konusunda hassas davranmaya, ziyaretlerime özen göstermeye gayret ediyorum. Bayram süresince de; eşi, dostu, akrabaları ve mezarlık ziyaretlerini yapmayı ihmal etmeden gerçekleştirmeye çalıştım. Bu ziyaretlerin bir kısmını ailemle birlikte, bir kısmını ise yalnız yaptım. Tabi ki, başta annem olmak üzere, bizi ziyarete gelenlerde fazlasıyla oldu. Bu durum mutluluk verici olduğu kadar, hatırlamanın ve hatırlanmanın, hatır ve gönül işi olduğunu da göstermektedir. Umuyorum ki; yüreğimizin nazarında kıymetinin ve hatırının sürekliliğinin olduğu eş, dost, arkadaşlarla bir yaşam sürmek yazgılarımızda olsun…

Bayram sonrasında ki hafta boyunca, müsait olan meslektaşlarımızı iş yerlerinde ziyaret ettim. Bu ziyaretlerim esnasında ÇMO Adana Şube Yönetim Kurulumuzda yer alan arkadaşlarımda, zaman zaman bana eşlik ettiler. Ziyaretlerimde; özlem duyduğum meslektaşlarımla içten sohbetlerle hasret giderirken, çoğu yerde zamanın hızlı akışını fark bile edemeyip, bir sonraki ziyarete geç kaldım. Bazen fark edemediğim, bazen zorla bırakılmadığım ve geç kaldığımız yerlerde hatır ve hoşgörü hakim olduğundan, mutluluktan yanaydı açılan kapılarım. Tüm hafta boyunca yaptığım ziyaretlerimde, bana kıymetli zamanlarını ayıran meslektaşlarım iyi ki yaşamımda güzel yerler işgal ediyorlar. Bir kısmıyla hayata farklı pencerelerden baksak da, bakışlarımız hep insanca.

Bu yoğun ziyaretlerimin arasında, 23 Eylül Cuma günü Chp İl Yönetimi ’de odamıza ziyarette bulundu. İl Başkanı Sn. Ayhan Barut, il başkan yardımcıları, Meclis Üyesi Sn. Ulaş Çetinkaya, K. Maraş’taki il başkanları toplantısı için şehrimizde bulunan Van İl Başkanı Sn. Mehmet Kurukçu ve parti yetkilileri odamıza geniş katılımla hoş geldiler, sefalar getirdiler. Daha öncesinde ZMO’da da başkanlık yapmış olan il başkanının, göreve gelmesiyle birlikte değişen olumlu hava ve başarılı çalışmalardan dolayı tebriklerimi ilettim. TMMOB’de edinmiş olduğu tecrübelerin yansımasının, ileriki zamanlarda daha da olumlu ve başarılı sonuçlar ortaya koyacağından şüphem olmadığını belirttim. Ziyaretlerinin önemli olduğunu ve odamızın; halkımız ve ilimiz adına, bilimsel bilgi birikimiyle katkı sunmaya, gelecek nesillerin yaşamdaki payı adına ortak değerlerimiz olan havamıza, suyumuza, toprağımıza ve yeşil alanlarımıza sahip çıkmaya devam edeceğini söyledim.

Tarafımca yapılan ve tarafıma yapılan ziyaretler; duygularımızın yoğunlaşmasına ve daha derinden yaşanmasına vesile olmuştur. Ziyaret edeceklerimizin eksik olmadığı yarınlar diliyorum…