Ekonomi

ADASO'da Yeşil Dönüşümde Türkiye’nin Stratejik Hamlesi Tartışıldı

ADASO, Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı, Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Geri Dönüşüm İktisadi İşletmesi iş birliğiyle düzenlenen Yeşil Dönüşümde Türkiye’nin Stratejik Hamlesi toplantısında, plastik sektörünün geleceği masaya yatırıldı. Toplantıda, Avrupa’nın Endüstriyel Sadeleştirme hamlesinin Türkiye için dev bir fırsat penceresi açtığı ve Türkiye’nin geri dönüşümde küresel bir merkez olma potansiyeli vurgulandı.

Abone Ol

Sakıp Sabancı Toplantı Salonu'nda yapılan etkinliğe, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, TOBB Plastik, Kauçuk, Kompozit Sanayi Meclisi Başkanı, PAGEV ve PAGÇEV Başkanı Yavuz Eroğlu ile plastik sektörü temsilcileri katıldı.

Kıvanç, "Avrupa’da Rüzgar Artık Sert Esiyor"

Toplantının açılışında sanayicilere hitap eden ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, küresel ticaretteki paradigma değişimine dikkat çekti. Plastik sektöründe kuralların artık çevresel kaygıların ötesine geçerek doğrudan ekonomik birer bariyer haline geldiğini vurgulayan Başkan Kıvanç, “Plastik dünyasında rüzgar artık çok sert esiyor. Avrupa’daki mevzuatlar artık sadece doğayı korumayı değil, doğrudan ticareti ve ihracat pazarlarımızı şekillendirmeyi hedefliyor. Eğer bu dönüşüme bugün ayak uydurmazsak, yarın küresel değer zincirlerinin dışında kalma riskiyle karşı karşıyayız. Bugün artık rekabet yalnızca üretim kapasitesiyle değil, sürdürülebilirlik anlayışıyla ölçülüyor.” dedi.

Avrupa sanayisinin yüksek maliyetli regülasyonlar nedeniyle kan kaybettiğini belirten Başkan Kıvanç, “Son 6 aydır Avrupa’da Endüstriyel Sadeleştirme kavramı konuşuluyor. Dönüşüm olsun ama üretim çarklarını durdurmasın noktasına geldiler. Avrupa’nın bu sadeleşme hamlesi, Türkiye gibi esnek üretim kabiliyetine sahip ülkeler için çok büyük bir fırsat penceresidir. Bu süreci iyi değerlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Eroğlu: "Avrupa Mevzuat İhraç Ediyor, Türkiye Üretim Üssü Olmalı"

Avrupa’nın yaşlı nüfusu nedeniyle güvenlik ve sağlık odaklı bir bakış açısıyla üretimden çok mevzuat ihraç ettiğini belirten Eroğlu, “Avrupa şu an bir kafa karışıklığı yaşıyor ya korumacılık yapacaklar ya da yanlarına güçlü bir üretim ortağı alacaklar. En yakın üretim üssü biziz. Adana, Türkiye’deki polietilen geri dönüşümünün neredeyse %50’sini tek başına gerçekleştiriyor. Bu güçle Türkiye’yi bir pazar yeri haline getirmeliyiz.” dedi.

Eroğlu, OECD’nin atık sevkiyatı tüzüğündeki değişikliğe dikkat çekerek, 21 Mayıs 2026’dan itibaren OECD üyesi olmayan ülkelerin Avrupa’dan atık almasının mümkün olmayacağını söyledi. Bu durumun Türkiye için hem büyük bir hammadde avantajı hem de küresel rakipler karşısında stratejik bir üstünlük sağlayacağını ifade eden Eroğlu, iç mevzuattaki “safsızlık oranı” gibi teknik engellerin hızla aşılması gerektiğini belirtti.

Geri dönüşümde Türkiye’yi bir çekim merkezi yapma hedefinin en önemli ayağının REPLAS Plastik ve Elyaf Geri Dönüşüm Fuarı olduğunu vurgulayan Eroğlu, “Almanların K Fuarı gibi biz de REPLAS’ı küresel bir marka yapıyoruz. Bu yıl elyaf geri dönüşümünü de kapsama aldık. Otomotivden tekstile kadar tüm büyük alıcıları bu pazar yerinde buluşturacağız. 26-28 Mart tarihlerinde fuarımıza bekliyoruz.” dedi.

Toplantı yapılan sunumların ardından soru cevap oturumu akabinde son buldu.