Gazeteci-Televizyoncu ve Sosyal Medya Uzmanı Murat Berhun futboldaki çelişkiyi "BAL liginde kota, Süper ligde para" başlıklı yazısında kaleme aldı.

TFF özellikle bu yıl çok tartışıldı.

Yönetim anlayışından Hakem meselesine, ceza uygulamalarına kadar sıkça tartışılan TFF, futbolu adeta bitirme aşamasına taşıdı.

Yanlış üstüne yanlış yapan TFF yönetimi, “Yerli Milli” ayaklarına yatıp, Milli takımı Yabancı hocaya teslim edecek kadar duyarsızlaştı.  Tabi TFF Yönetiminin bu kadar yanlış yapması atayanları bile kızdırmış olmalı ki, Başkanı istifa etti.

*

Başkan gitti ama futbolda yara bere çok.

Milli takım rayına oturmadı. Türkiye, Avrupa ve Dünya sıralamasında mevcut durumun çok gerisine düştü.

Peki neden?

Liyakatsizlik ve bireysel kararlar ön plandaydı ondan!

Neyse su akar yolunu bulur.

Bir gün her şey düzelir diye umalım.

***

Bankaların, şirketlerin genel merkezi İstanbul. Para da!

Hatay’da faaliyet gösteren bankaların şubeleri, elde ettikleri gelirin vergisini İstanbul’da ödeme durumunda kalıyor. Antalya’daki bir akaryakıt istasyonunun bayisi, yaptığı ticaretin vergisini akaryakıt şirketinin merkezinin olduğu İstanbul’a ödüyor. Ağrı’da satılan bir içecek firmasının ürününden elde edilen karın vergisi yine şirket merkezi İstanbul’da ödeniyor. Böylece İstanbullu iş insanları, şirketlerinin zincir mağaza, finans ve akaryakıt istasyonu gibi şube-bayileri aracılığıyla Türkiye’nin değişik kentlerinde yapılan alış verişten elde ettikleri ticari kazançları da ceplerine koyuyor.

Böyle olunca 81 ilde yapılan ticaretten elde edilen karın belli bir bölümü İstanbul’daki firma sahiplerine gidiyor. Para İstanbul’da buluşuyor.

Allah bol kazançlar versin

*

Bizi ilgilendiren yapılan ticaret veya kazançlar değil. Türkiye’nin her ilinden yapılan alışverişle kazanç elde eden İstanbullu iş insanlarının, bölgesinin veya ilçesinin futbol takımını bu kazançlarla destekliyor olması da bizim sorunumuz değil.

Sorunumuz; İstanbullu iş insanlarının (Aralarında başka kentlerden iş yapanlar da vardır) maddi güçle destekledikleri takımların TFF 1. Lig ve Süper Ligde çoğunlukta olması.

Anadolu da, kıt imkânlarla takımlarını var etmeye çalışan kulüp Başkan ve yöneticileri süper ligi hayal bile edemiyor.

Diğer yandan taraftarı bile olmayan bazı takımlarla birlikte İstanbul takımlarının Süper ligdeki takım sayısı şimdilik 7’ye yükseldi.

Ümraniyespor Süper lige çıktı.

TFF 1. Ligde Eyüpspor, Tuzlaspor, İstanbulspor takımlarından biri daha Play off sonucu Süper lige çıkma şansını sürdürüyor.

Süper ligdeki İstanbul takımı sayısı 7 oldu. 8 Olabilir.

Buraya kadar “İyi olan, parası olan, mücadele eden Süper ligde oynasın” diyebiliriz.

Bu tabloda yasal engel yok ve teknik bir sorun da yok.

Eyvallah

*

SÜPER LİGDE KOTA YOK, BAL LİGİNDE NEDEN KOTA VAR?

Madem gücü olan parası olan mücadele eden bir üst lige çıkabiliyor, peki neden BAL liginde illere göre takım sayısı kotası veriliyor?

Takım kotası 3 olan ilde kendi Amatör liginde başarılı olan kent takımı BAL ligine yükseliyor. Ve BAL liginde o kentin takım sayısı 4 oluyor.

TFF’nin “Bölgesel Amatör lig müsabakaları statüsü” gereğince mevcutta BAL ligini 4-5 ve 6. Bitirdiğini varsaydığımız kent takımlarından en alttaki takım(6.) küme düşürülüyor.

Statüye göre sınırlaması 3 olan bir kentin takım sayısı istisna durum dışında 4 olmuyor. Sıralaması ne olursa olsun aynı ilin takımlarının en alttaki olan küme düşürülüyor. Bu statüye göre çok sayıda alternatifli uygulamalar var.

Burada ana konu, TFF’nin takım sınırı koyması.

BAL liginde Amatör kulüplere eşit fırsat sağlama düşüncesiyle yapıldığını düşündüğüm bu uygulama bir mantık taşıyor. Doğru veya yanlış tartışılabilir.

*

BAL LİGİNDE TAKIM KOTASI VAR İSE SÜPER LİGDE DE TARAFTAR KOTASI KONSUN

TFF madem kota koyuyor neden bu kotayı sadece bal liginde uyguluyor?

Ya da şöyle diyelim.

BAL liginde kentlere takım kotası veriliyorsa Süper ligde de mesela taraftar kotası neden uygulanmıyor?  Belirlenecek oranda taraftarı olmayan takım Süper lige alınmasın.

Süper lig profesyonel bir lig ise taraftarsız takım yükselemesin.

Taraftarı olan Göztepe, Altay, Malatyaspor, Rizespor, Eskişehirspor, Kocaelispor, Bursaspor gibi köklü kulüpler yöneticilerinin maddi kaynağı olmadığı için Süper ligden veya bulunduğu ligden düşerken, yöneticisinin maddi kaynağı bulunan taraftarsız kulüplerin Süper ligde yer alması ne lige değer katar ne de Türk Futboluna katkı sağlar.

*

TFF YENİ DÖNEMİ İYİ DEĞERLENDİRMELİ

TFF yönetimi çok hata yaptı. Futbol topuyla basketbol topunu ayırt etme becerisini bile göstermekte zorlananlar yıllarca TFF’de görev yaptı.

Yeni dönemde TFF sistemi yeniden gözden geçirmesi gerekiyor.

Ya Süper ligde uygulanmayan kota BAL liginde uygulanmamalı. Ya da BAL liginde uygulanan kotanın bir benzeri Süper ligde yaşama geçirilmeli

Süper lig madem profesyonel bir lig, taraftarı olan çoğunluğa hitap eden, ekonomik bir değer oluşturabilecek değerleri olan futbol kulüplerinin yer aldığı bir lig olmalıdır.

Yok, “Parayı veren düdüğü çalar” zihniyeti ile Türk Futbolunun gelişeceğini hala düşünüyorlarsa Türkiye’nin futbolda Avrupa ve Dünya sıralamasında hızla gerilemesinin nedenini kavrayamamışlar demektir.

Ve maalesef TFF hatadan ders çıkarmazsa, lig yayın hakları geliri 100-150 Milyon dolardan da aşağıya düşen Süper ligde ekonomik olarak batan kulüpler nedeniyle kural koyacak takım bile bulamayacak.

Çamura bulanmış, yorgun, umutsuz ilk 45 dakikanın ardından duş almış, yeni taktiklerle, tertemiz formalarla yeni umutlarla ikinci 45 dakikaya çıkma zamanıdır.

İkinci yarıda taktik değişmezse mağlubiyet muhakkaktır...