Medya

Evrensel Gazetesi İzmir Temsilciliğine Silahlı Saldırı: “Evrensel Susmayacak”

Evrensel Gazetesi İzmir Temsilciliği, 13 Ağustos gecesi silahlı saldırıya uğradı. Saat 01.26 sıralarında gerçekleşen olayda, 25-30 yaşlarında olduğu tahmin edilen bir saldırgan, gazete binasının kapısına ve tabelasına ateş açtı. Yapılan incelemede kapı, duvar ve pencerelerde 10 kurşun deliği tespit edildi.

Abone Ol

Saldırının ardından polis olay yerine gelerek mermi kovanlarını topladı, ancak Evrensel İzmir Temsilciliği’ne bilgi verilmedi. Kamera kayıtlarından saldırgan İ. C. B’i binaya getiren aracın plakası belirlendi. Sürücü İ. H. Y. gözaltına alındı ancak adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Saldırgan ise henüz yakalanmadı.

“Bu, Gerçeğin Peşinde Koşan Gazetecilere Gözdağıdır”

Evrensel Gazetesi Bölge Temsilcisi Volkan Pekal, saldırının yalnızca bir tabelaya değil, emeğin ve halkın sesi olan gazeteciliğe yapıldığını vurgulayarak şunları söyledi:

“Bu saldırı, işçi sınıfına, halkın haber alma hakkına ve örgütlü mücadeleye açık bir gözdağıdır. Evrensel, 30 yıla yaklaşan yayın hayatında ezilenlerin sesi olmuştur. Bizi susturmak isteyenlere karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”

Pekal, son bir ayda attıkları manşetlerin saldırının nedenini ortaya koyduğunu belirtti. “İşte ‘milli’ güvenlik” başlığıyla Eti Maden işçilerinin grev yasağını gündeme getirdiklerini, “Beklenen enflasyon yüzde 55, işçiye verilen yüzde 24” haberiyle ise işçilere dayatılan düşük zammı teşhir ettiklerini söyledi.

Adana’dan Dayanışma Mesajı

Saldırıya tepkiler ülke genelinde olduğu gibi Adana’da da yankı buldu. Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Adana Şubesi ve Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) ortak basın açıklaması düzenleyerek saldırıyı kınadı. TGS Adana Şube Başkanı Salim Büyükkaya ve ÇGC Başkanı Cafer Esendemir, basına yönelik şiddetin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Açıklamaya İnşaat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Hıdır Çak ile Evrensel okurları da katılarak destek verdi.

“Evrensel Susmayacak”

Pekal, Basın İlan Kurumu’nun Evrensel’in resmi ilan hakkını yıllardır keyfi olarak engellediğini hatırlatarak, bunun da basın özgürlüğüne yönelik bir başka baskı olduğunu söyledi. “Basın özgürlüğü olmadan demokrasi, demokrasi olmadan barış olmaz” diyen Pekal, tüm sendikaları, demokratik kitle örgütlerini ve yurttaşları saldırıya karşı ses yükseltmeye çağırdı.