Saygı duruşu ve İstiklâl Marşı ile başlayan, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kutlama mesajının okunmasıyla devam eden programda konuşan

Vali Elban konuşmasında;

"Viyana kapılarından itibaren geriye çekilme sürecimiz maalesef Sakarya Meydan Muharebesi'ne kadar devam etti. İslamın bayraktarlığını yapan bu milletin o zamana kadar sürekli geriye çekilişi; düşman tarafından artık bu milletin yok edileceği, tarih sayfasından silineceği düşüncesini oluşturdu.

1. Dünya Savaşı sona erdiğinde de artık bu hedeflerine çok rahat ulaşabilecekleri fikri ortaya çıkmaya başladı.Son kalan topraklarımızda maalesef işgale başladılar. Bizim Anadolu'dan başka gideceğimiz toprağımız, vatanımız kalmadı.

Ecdadımız; bayrağımız indiğinde, semalarda mübarek ezanlarımız okunmadığında artık bu dünyada yaşamanın bir anlamı olmadığı düşüncesiyle, çok süratli bir şekilde, elindeki kısıtlı imkanlarla ülkesini, şehrini, namusunu muhafaza etmek için olanca gayretiyle mücadele etmeye başladı.

Büyük bir kahraman ve lider olmanın yanı sıra, iyi bir asker olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk; Adana'nın mücadelesine bizzat şahit olmuş, hem buradaki direnişin, mücadelenin büyüklüğüne vurgu yapmak hem de bu mücadelenin ülkemizin her yerinde yapılırsa kurtuluşun yakın olduğunu  hissettiği için buradan aldığı moral ve destekle, "Bende bu vekayiin ilk hissi teşebbüsü Adana'da vücut bulmuştur." diyerek Kurtuluş Savaşı'mızı başlatmıştır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, hem 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıktığında Kurtuluş Savaşı'mızı verirken ve hem Kurtuluş Savaşı'mız bittikten sonra hep bir ortak akılla, bir meşveretle, insanların hepsinin görüşüne değer vererek bu mücadeleyi yürüteceğinin sinyalini vermiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi açılana kadar yaptığı kongrelerde; Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığında yürütülen Kurtuluş mücadelelerinde kararlarını hep arkadaşlarıyla istişare ederek almıştır.  28 Ekim 1923 akşamına gelindiğinde "Efendiler, yarın Cumhuriyet'i ilan edeceğiz!" sözü de meşveretle alınan bir karardan sonra söylenen bir sözdür.

Cumhuriyet 29 Ekim'de ilan edildi. Hem Milli Mücadele sırasında hem Cumhuriyet ilan edildikten sonra bakıldı görüldü ki bizim milletimizin karakterlerine, geleneklerine, göreneklerine, inancına en uygun idare tarzı "Cumhuriyet"tir; bu millet ancak bu yönetim anlayışıyla kalkınır idare edilir.

Tarihimizde de görüyoruz ki biz kararlarımızı hep meşveret ederek almışız. İnancımız gereği de aldığımız kararları hep istişare ederek almışız. Onun için Cumhuriyet  ilan edilene kadar zaten gelenek olarak  Cumhuriyet ruhunu yaşıyorduk. 1923'le beraber artık bu yönetim anlayışının payidar kalacağını tüm ruhumuzda iliklerimize kadar yaşıyoruz.

Cumhuriyet bir erdemdir, Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir,  Cumhuriyet anlayışı sayesinde cinsiyet, köken, zengin-fakir, köylü-şehirli farkı yoktur. Bu yönetim anlayışı ile herkes her yerde söz sahibi olabilir.

Bizler millet olarak Cumhuriyet ilan edilene kadarki sıkıntıları çok iyi idrak etmiş bir milletiz.

Cumhuriyet'in kıymetini de çok iyi bilen bir milletiz ancak bunlar yeterli değil.

Varlık-yokluk mücadeleleri ile kazanılan Cumhuriyet'imizi korumak Cumhuriyet'imizin kazanımlarını daha ileriye götürmek sorumluluğumuzdur.

Bu toprakları bize vatan kılan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Cumhuriyet Bayramı'nızı kutluyorum." dedi.

Vali Süleyman Elban’ın konuşmasının ardından  program; okunan şiirler, sinevizyon gösterileri, Selanik'ten Cumhuriyet'e adlı oratoryo çalışması ve halk oyunları gösterileri ile devam etti.

Program, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı konulu yarışmalarda ödül alan öğrencilere ödüllerinin vermesi ile son buldu.