8 Mart Dünya Kadınlar Günü Türkiye´nin her tarafında kutlanırken Adana´da Ayfer Doğruol İlköğretim Okulu farklı bir projeye imza attı. Başta okul müdürü Bahri Bahadır olmak üzere okul yönetimi, Münevver Karabulut cinayeti ile kadına yönelik şiddetin en uç noktalara ulaşmasından dolayı "Kadına yönelik şiddete son" isimli bir proje hazırladı.
Projenin amacı gelecekte Münevver Karabulut gibi genç kızların şiddete maruz kaldıktan sonra vahşice öldürülmelerinin önüne geçmek. Okul, cinayetlere varan kadına şiddetin önüne geçmek için 6 ay boyunca geniş bir çalışma yaptıktan sonra okulun psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğretmenliğinin önderliğinde nelerin yapılacağı konuşuldu. Alınan ortak karar ile gelecekte kadına şiddetin ortadan kalkması ve cinayetlerin işlenmemesi için haftada 3 dersin son 10 dakikasında "Kadına şiddete son" dersi verilmesi kararlaştırıldı. Projenin ilk adımında psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğretmeni okulda bulunan bütün öğretmenlere nasıl eğitim verileceğini anlattı.
Öğretmenlere verilen eğitim tamamlandıktan sonra ise "8 Mart Dünya Kadınlar Günü"nde öğrencilere eğitim verilmeye başlandı.
Okul Müdürü Bahri Bahadır, çalışmanın tek amacının erkeklerin cinayetlere varan kadın şiddetinin önene geçmek olduğunu belirterek, "Okul yönetimi olarak kadına karşı şiddetin her zaman karşısındayız. Biz şiddetin karşısında olduğumuz gibi bunu önlemek için de kolları sıvadık. Ne yapabiliriz diye düşünürken Milli Eğitim Bakanlığı´nın (MEB) kadına şiddeti önlemek için bununla ilgili müfredat çalışması yaptığını öğrendik. Biz de buna biraz olsun katkımız olması için okulda kadına şiddete son dersleri yapmaya karar verdik. Okulumuzda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü´nden itibaren haftada 3 derste 10´ar dakika ders yapılmaya başlandı" dedi.
Bahadır, şunları kaydetti: "Son yıllarda kadına şiddet cinayetlerle bitmeye başladı. Münevver Karabulut gencecik yaşta öldürüldü. Adana´da 4 kişi sevgilisi ya da eski sevgilileri tarafından vahşice öldürüldü. Yaklaşık 5 gün önce bir müdür yardımcısı, bir anaokulu öğretmenini öğrencilerin gözü önünde öldürdü. Bütün bu olayları bitirmek için. Ya da bu olayların bir daha yaşanmaması için biz kolları sıvadık."
Bahadır, "Çocukları şiddetten uzak tutmanın en iyi yolu eğitimdir. Onları küçük yaşta eğiteceğiz ki gelecekte yanlış yapmasınlar. Yanlış yapanları da uyarsınlar. Eğitimin cinayetlere kadar giden şiddetin önüne geçeceğine inanıyorum" diye konuştu.
Okulda ilk ders, 8/A sınıfında Türkçe Öğretmeni Elvan Aslan tarafından verildi. Aslan, sinevizyon eşliğinde kadına yönelik şiddetin ne kadar tehlikeli ve insanlara zarar veren bir eylem olduğunu anlattı. Aslan, kadına yönelik şiddetin nedenlerini de öğrencilere tek tek anlattıktan sonra öğrencilerin görüşlerini aldı.
Sınıflarında ilk kez kadına yönelik şiddet dersi gören öğrenciler, şiddeti yok etmek için anayasada değişiklik yapılması gerektiğini ve kadına yönelik şiddetin cezalarının artırılması gerektiğini söyleyerek, "Şiddet hayatın her alanında kadına karşı uygulanıyor. Kadına şiddet uygulayanı uyarmalı, kadın ve erkeğin eşit olduğunu söylemeliyiz. Kadına yönelik şiddet konusunda protesto düzenleyip, erkeklerin bu konuda eğitilmesini sağlamalıyız. Şiddetin temelinde cahillik yatıyor. Cahilliği eğitimle ortadan kaldırmalıyız. Dünyanın çoğu yerinde kadına yönelik şiddet var, bu da bize kötü örnek oluyor. Biz erkekliğimizden utanıyoruz. İçip içip eşlerini döven erkekler var. Şiddet hiç olmamalı" dedi.
Ders bittikten sonra ise dersin kendilerini çok yararlı olduğunu anlatan 14 yaşındaki Ümit Öztürk, "Kadınlara şiddeti gördüğümüz yerde engellemeliyiz. Biz erkeğiz ama kadın dövmememiz lazım. Onların da bir canı var. Kadınlara eziyet etmemeliyiz. Birlikte, eşit şekilde yaşamalıyız" diye konuştu. Saliha Sarıgül (14) ise dersin kendileri için çok iyi olduğunu belirterek, "Nesiller, gençler sayesinde gelişiyor. Her erkek de okulda yetiştiği için küçükken eğitim vermek gerekiyor. Ağaç yaşken eğilir. Bu sebeple erkeklere eğitim verilmesi çok iyi" dedi.
