“HÜSEYİN SÖZLÜ’NÜN KIZILAY’A OLAN HASSASİYETİNİ BİLİYORUZ”
Başkan Hüseyin Sözlü’nün Kızılay’la ilgili hassasiyetini geçmişte defalarca gördüklerini belirten Saygılı, “Biz Adana Kızılayı olarak iki yıldır Türkiye 1’incisi oluyoruz. Türkiye’de 15 kan bölgesi var. Biz göreve gelmeden önce 8. sıradaymışız. Şu anda sizlerin de verdiği destekle Adana yılda 150 bin ünite kanı toplayan bir bölge haline geldi. Akdeniz’de Kızılay Afet Bölge Merkezi mevcut. Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye, Mersin gibi illerde Allah korusun bir afet olduğu zaman Adana merkezli hareket edilecek. Afet Merkezi, Kan Merkezi ve Kızılay Şubesi’nin bir komplekste, kampüs halinde toplanmasını arzu ediyoruz. Böylece hem kan daha steril ortamda saklanmış olur, hem milletimizin yaptığı hayırları daha verimli bir şekilde toplar ve ihtiyaç sahiplerine ulaştırırız. Afet Bölge Merkezi’ne erişim ve ulaşım da daha rahat olur” diye konuştu.
ELEŞTİRİYE AÇIĞIZ
Başkan Hüseyin Sözlü de Kızılay yöneticilerinin ziyaretinin çok anlamlı olduğunu ifade etti. Sözlü şöyle devam etti: “Bana oy vermiş olsun olmasın, Adanalıların desteğine seçimden sonra daha fazla ihtiyacım var. Nihayetinde Adana için radikal, reformist uygulamaları hayata geçireceğim. Adana’da kolektif şuuru geliştireceğiz. İşbirliğini, elbirliğini ortaya koyacağız. Samimi duruşumuzla, reformist uygulamaları yaparken sizlerin desteğini çok önemsiyoruz. Adana’nın birikmiş problemlerinin çözülüp, kentin önünün açılması için, radikal uygulamaları cesaretle hayata geçirecek bir belediyecilik anlayışına ihtiyaç var. Bunu yapacak cesareti de kendimde görüyorum ama halkın ve kamuoyunun desteğine şiddetle ihtiyacımız var. Aksi halde insanlar mutlu olmaz. Yapılanın iyi ve doğru olduğuna hemşehrilerimiz inanacak. Sizlerin desteği, tavsiyesi, önerileri ve eleştirileri bizim için önemli. Eleştiriye de hazırız ve açığız.”
HEMŞEHRİLERİMİZE BEYANIMIZ SENETTİR
Görevi devraldığı andan itibaren, Valisiyle, Merkezi Hükümetiyle, meslek odaları ve sivil toplum örgütleriyle birlikte Adanayı tek vücut, tek ses yapacağını kaydettiğini hatırlatan Hüseyin Sözlü şunları söyledi: “Bu sözümüzün arkasındayız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Fikir haysiyeti olan bir kişi hemşehrilerine yalan söylemez. Hemşehrilerimize beyanımız senettir. Projelerimizi hayata geçirmek için kararlı bir şekilde çalışacağız. Parti ayrımı yapmadan bütün belediye başkanlarını destekleyeceğim ama onların da Adana’nın bütünlüğü ve gelişimi için aynı idealleri gözeterek çalışması bekleyeceğim. Adana’da yatırımcıların önünü açma noktasında zerre kadar tereddütümüz yok. Adana’nın sanayi üretimini iki katına çıkarma sözüm var. Şanslı, nasipli bir adamım. Siyasette de böyle olduğuna inanıyorum. Adana’da şu anda yatırım planları yapanları, Adana’yı Türkiye’nin içine ve dış dünyaya, komşularımıza bağlayan ulaşım yapılanmalarını gördükçe de Cenab-ı Allah’ın nasip hanesinin yine cömert bir şekilde açıldığını görüyorum. Bora Jet, Beyrut’a, Amman’a, Bakü’ye Adana merkezli seferler düzenlemeye başlıyor. Bunun anlamı, şehrimizin Ankara’dan sonra en önemli ulaşım, lojistik merkezi olacağıdır. Bora Jet yöneticilerine, bunun ne demek olduğunu anlayan bir belediye başkanı olduğumu söyledim. ‘Uçtuğum hangi noktada sizin havayolu şirketiniz varsa önce sizi tercih edeceğim’ dedim. Bunu Adana’da yaşayan herkesten rica ediyorum. Adamları tanımam etmem, bir Adanalı olarak konuşuyorum.”
YENİ KIZILAY BİNASI BULUNDUĞU YERE DEĞER KATMALI
Kızılay bürolarını aynı merkezde toplama isteğinin makul olduğunu vurgulayan Başkan Hüseyin Sözlü, “Kavşaklarla bağlantısı olan bir meydan oluşturup, dış cephede hizmet veren kurum ve kuruluşların simgelerinin bulunduğu azametli ve modern şehircilik anlayışına uygun bir yapı meydana getirilebilir. O meydanı selamlayan binaların bir mimari bütünlüğü vardır. Kentsel dönüşüm geliştirilmek istenen yerlere ASKİ binası gibi, Kızılay Merkezi gibi yapılar inşa edildiğinde bir yerler kurtarılmalı, cazip hale gelmesinin önü açılmalı. Bu tür binaların yapılmasının ardından imar uygulanır ve müteahhitler gelir, şehrin yüzü yenilenir. Kamu yatırımlarında asıl misyonla birlikte, bulunduğu yere değer katma işlevi de olmalı. Kamu yatırımlarında şehirciliğin ruhuna uygun olarak söz konusu itici güçten, cazibe oluşturma gücünden faydalanmamız lazım. Son dönemde Hazine arazisi neredeyse insanlar orada yoğunlaşıyor. Ben Kızılay’a bir arazi bulurum ve böyle bir amaca hizmet ederse daha iyi olur. Devletin son dönemde yaptığı gibi üniversite yolunda devlet hastanesi, adliye, yurt, stadyum benzeri kamu binalarını üst üste konuşlandırmak çok doğru değil. Örneğin D-400’ün güneyinde böyle yatırımlar yok” dedi.
