Adanalılık bilincinin gelişimine katkı vermek amacıyla paylaşım yapan @GuzelAdana01 Sosyal medya hesabında yer alan bilgi paylaşımında, yumurtlama döneminde sahile çıkan Caretta carettaların Karataş sahiline çıktığı belirtildi. Caretta carettaların yumurtalarını bıraktığı sahil bölgeleri, uzmanlar ve Karataş Bellediyesince işaretleme yapılarak vatandaşı uyarılıyor. 

 Karataş'ın birçok plajı, Caretta carettaların yumurtlama alanı olması nedeniyle yetkililer sahile gelen tatilcilere "Lütfen dikkat edelim" çağrısı yapıyor.  Karataş Belediye Başkanı Necip Topuz da yumurtlama alanlarını kontrol ederek vatandaşa hassasiyet çağrısında bulundu. 

LÜTFEN: SAHİLDE İŞARETLENMİŞ YUMURTALAMA  ALANLARINA GİRMEYİNİZ,ALANA GİRMEK İSTEYENLERİ UYARINIZ!

CARETTA CARETTA HAKKINDA

Adi deniz kaplumbağası[1] (Caretta caretta), denizlerde yaşayan bir kaplumbağa türüdür.,

Yumurtlamak haricinde karaya hiç çıkmaz. Sırt tarafı kırmızımsı kahverengi, alt tarafı ise beyazımsı açık sarı renklidir. Bacakları yüzmeye yarayacak biçimde kürek biçimi almıştır ve dış kenarlarında en fazla 2 tırnak bulunur. Erkekleri hem daha uzun hem de geriye doğru kıvrılmış tırnakları ve uzun kuyrukları ile dişilerinden ayrılır.[2] Oksijeni havadan almasına rağmen uzun süre su altında kalabilir. Yumurtalarını gece kumsallarda açtıkları çukurlara gömerler. Tek seferde 100 yumurta bırakabilir (162'ye kadar tespit edilmiştir). Yavrular 2 aylık kuluçka döneminden sonra gece vakti yumurtadan çıkarak denize giderler.

Akdeniz sahillerine yayılmıştır. En önemli yumurtlama bölgesi Adana'nın Yumurtalık ilçesi ve Belek, Anamur, Köyceğiz, Dalyan sahilidir. Belek kıyıları, Caretta caretta'ların Akdeniz'deki ikinci (Yunanistan'ın Zakintos adasının ardından) ve Türkiye'nin en büyük yumurtlama alanıdır. 2006 yılı içinde Belek'te 1000 civarında, Anamur'da 2007 yılında 1040 adet yuva tespit edilmiş ve koruma altına alınmıştır. Kabuk boyları 1 metre kadar büyüyebilir. Balıklar, kabuklular ve su canlıları (özellikle deniz anaları) ile beslenir.

Yaklaşık 106 milyon yıldır yeryüzünde oldukları düşünülmektedir. İnsanoğlunun yerleşme ve çoğalma kapasitesi yüzünden ve ışık kirliliği nedeniyle bugün sayıları giderek azalmaktadır. Nesli tükenme tehdidi altında olduğu için koruma altında tutulmaktadır.