“DOĞAL AFETİN GERÇEK NEDENİ İNSANIN DOĞAYA RANT ODAKLI UMURSAMAZ ÇIKARCI MÜDAHALELERİDİR”

Sel, taşkın ve heyelanların, ‘doğal olaylar’ olduğunu ve yüzyıllardır dünyanın her yöresinde yaşandığını belirten Koramaz, “Bu doğa olaylarının afete dönüşmesi ise doğal bir olay değil, insanın doğaya olumsuz müdahalelerinin bir sonucudur. Yağışlar günümüzde insan müdahaleleri ile maalesef sel ve taşkına dönüştürülerek insan kaynaklı doğal afetler yaratılmaktadır. Sel, taşkın ve heyelan, ülkemizi yönetenlerce son dönemlerde “doğal afet” olarak sunuluyor ise de, bunun gerçek nedeni iklim ve doğa değil, insanın doğaya rant odaklı umursamaz çıkarcı müdahaleleridir.” dedi.

Koramaz açıklamasını şöyle sürdürdü:

“DAHA ÖNCE UYARMIŞTIK”

“Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) olarak Rize ve ilçelerindeki can ve mal kayıplı felaket üzerine 16 Temmuz 2021 tarihli ve ‘Çarpık Kentleşme ve Doğa Katliamlarını, Doğa Affetmiyor!’ başlıklı Basın Açıklamamızda şu saptamalarda ve çözüm önerilerinde bulunmuştuk: “Son yıllarda yaşanan sel felaketlerinin temel nedenleri, iklim değişikliğinden ziyade, insan kaynaklı doğa tahribatları, yanlış su politikaları, HES'ler, plansız ve çarpık kentleşme, yetersiz altyapı ile merkezi ve yerel yönetimlerin kentleri rant politikalarına teslim etmesidir. Dereler üzerinde, birbirinin peşi sıra onlarca HES kurularak, doğal akış engellenmektedir. Bu nedenle; yanlış su yönetimi ve HES politikaları sonlandırılmalıdır.”

“SAHİL YOLUNUN DEVAMININ YAPILMASI OLSA OLSA AYMAZLIKTIR”

“Çarpık kentleşme sonucu, dere taşkın alanları ve dere yatakları yapılaşmaya açılmıştır. Dere yatakları acilen rehabilite edilmeli, heyelan riski olan alanlar yapılaşmaya açılmamalı bu alanlar üzerindeki mevcut yapılar kaldırılmalı ve tekrar yapılaşmaya açılmaması için Anayasal korumaya alınmalıdır. Öte yandan büyük bir yanlış olan Karadeniz sahil yolu yüksek eğimle gelen suyun drenajını engellemekte, meydana gelen su baskınları pek çok vatandaşımızın ölümüne sebep olmaktayken Karadeniz Bölgesindeki 11 ilden geçerek Sakarya'ya ulaşan sahil yolunun devamının yapılması olsa olsa aymazlıktır.”

“BETON VE ASFALT YOĞUNLUĞU ARTTIRILDIKÇA SEL VE TAŞKINLARIN OLMASI KAÇINILMAZDIR”

“Hızlı nüfus artışından dolayı kentlerimizin altyapısı yetersizdir. Özellikle büyük kentlerimizde bulunan birleşik kanalizasyon sistemleri aşırı yağışlarda yetersiz kalmaktadır. Büyükşehirler başta olmak üzere, tüm yerleşim birimlerinde ayrık sistem kanalizasyon altyapısı oluşturulması için yerel yönetimlere yeterli kaynak ayrılmalıdır. Doğa katliamları devam ettikçe, yerleşim birimlerimiz rant politikalarına teslim edilerek beton ve asfalt yoğunluğu arttırıldıkça sel ve taşkınların olması kaçınılmazdır.”

“İKTİDARI RANT VE ÇIKARDAN UZAK ŞEKİLDE DOĞAYI KORUYAN POLİTİKALARI UYGULAMAYA DAVET EDİYORUZ”

“Siyasi iktidarı, algı yönetimi ile “heyelana dayanıklı çaylıklar” gibi yeni günah keçileri arama yerine ya da “dere yataklarına yaklaşmayın” gibi gerçekçi olmayan söylemler yerine, rant ve çıkardan uzak şekilde doğayı ve insanı gerçekten koruyan politikaları ivedilikle uygulamaya davet ediyoruz. Uyardık, uyarmaya devam ediyoruz. Doğa katliamları devam ettikçe, yerleşim birimlerimiz rant politikalarına teslim edilerek beton ve asfalt yoğunluğu arttırıldıkça sel ve taşkınların olması kaçınılmazdır.Doğal olayları rant ve çıkar hırsıyla afetlere çevirmeyelim. Doğa ile uyumlu yaşayalım. Bu dünya bizim, hepimizin.”