KADER ONU BİR İHTİYARA REZİL ETTİ

Abone Ol

1799 yılında bir Şark projesi olarak Fransızlar Baharat yolunu ele geçirmek için efsane komutanları Napolyon'u vazifelendirirler. Napolyon önce Malta adasını ele geçirir ve sonra Mısır’da hâkimiyetini ilan eder. Daha doğu’da bulunan Filistin’deki Akka kalesini de teslim aldığında artık Hindistan’a kadar önünde engelsiz bir coğrafya olacaktır. Üstelik Baharat yolu Osmanlı için artık mazideki bir hatırdan ibaret kalacaktır.

Napolyon Bonapart Akka Kalesi önlerine gelerek elçisiyle sert mektubunu 85 yaşındaki Kale Komutanı Cezzar Ahmet Paşaya gönderir.

Napolyon Bonapart mektubunda:

“Senin gibi yaşlı bir ihtiyarla uğraşmak bana bir şey kazandırmaz. Önümde durma kaleyi teslim et.”

Cezzar Ahmet Paşa'nın cevabi mektubu serttir:

Allah’ın bize bu yaşta şahadeti lütfetmesi, rütbelerin en büyüğüdür. Gücünüz yeterse gelir alırsınız”

Dünyanın önünde diz çöktüğü Napolyon hemen saldırıya geçer. Boşu boşuna yel değirmenlerine kılıç sallayan dedesi Don Kişot gibi Akka Kalesi önünde çırpındıkça çırpınır ama değil kaleyi, Akka’dan bir tuğla bile koparamaz. 

Napolyon danışmanlarını çevresine toplar ve son bir durum muhakemesi yapar ve ikinci mektubunu Cezzar Ahmet Paşa’ya gönderir.

Napolyon Bonapart ikinci mektubunda:

“Saygıdeğer Cezzar Ahmet Paşa! Kaleyi kahramanca savundun. Tebrik ederim. Bu kahramanlığının karşılığı olarak senin ve askerlerinin canına dokunmayacağım. Dilediğin yere gidebileceksin. Kaleyi teslim et”

Cezzar Ahmet Paşa’nın cevabı çok daha serttir:

Osmanlı bu kaleyi teslim edelim diye bizi vezir yapmadı. Osmanlı’da emanete hıyanet edilmez olduğunu bilmez misiniz?”

Bu cevap Nopolyon’un bütün hayallerini yıkar. Kaleyi teslim alamadan geldiği gibi kös kös geri döner. Dönüş yolunda günlüğüne notlar düşer:

“Kader beni bir ihtiyara rezil etti” 

Tarihçilerin ortak kanaati şudur: “Eğer Cezzar Ahmet Paşa olmasaydı, Nopolyon bütün doğuyu ve Hindistan’ı ele geçirmiş olacaktı.”