Ağız ve Diş sağlığı hayatı direk tehdit etmediği için halkımız tarafından çok önemsenmediğini belirten Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Rıza Mete,“ Ağızda diş ve dişeti hastalıkları çiğneme, yutma konuşma durumlarda sağlığımızı direk etkilemektedir. Diş çürüğü ve yokluklarında sindirim sisteminde hazımsızlık, yenilen gıdaların sindirimi emilmesi zor olduğu gibi bunlardan faydalanma minimum olacaktır. Bunun için ağız ve diş sağlığına dikkat etmek gerekir. Bugün yapılacak sunum bu anlamada önemli diye düşünüyorum. Bu bilgileri sunan Dt. Erhan Günaydın’a teşekkür ederim. On dört konunun işlendiği sağlıkta yaşam Konferanslarının sonuncusunu bu toplantı ile bitiyoruz. Adana Tabip Odası ile Emekli-Sen ve Türkiye Emekli Derneğinin ortak protokol ile yaptığı bu çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ederim. Bu DKÖ ile sendika arasında güzel bir işbirliği olduğu için mutluluğumu tüm meslektaşlarımla paylaşmak istedim.” Diye konuştu.
Mine, Dentin, Sement ve Pulpa’nın doğal dişlerin yapı malzemeleri olduğunu dile getiren Dt. Erhan Günaydın.” Dişlerimiz 5 yüzeyden oluşur. Bunlar Çiğneyici kesici yüzey, dudak yanak çeperine temas eden dış yüzey, ağız içi boşluğumuza bakan iç yüzey ve dişlerin birbirine bakan ara yüzeylerdir. Şeker, bakteri plağı ve zaman diş çürüğü oluşumu için gerekli şartlardır. Dişleri çürüten yanlışlar; ağızda bulunan bakteri plağı, şekerli ve unlu yiyeceklerin ağızda kalan artıklarından asit oluşturur. Bu asitler dişlerin mineral dokusunu çözerek diş çürüğünün başlamasına neden olmaktadır.
Sürekli kahve molası: gün boyu kahve, çay içme ve atıştırma alışkanlığı, asit salgılayan bakterileri aktive ederek bu bakterilerin diş yüzeyinde yaşamasına ve dişlerin çürümesine neden olur. Çay ve kahve şekersiz tüketilmeli ya da bu içeceklerin yerine süt ve süt ürünleri tercih edilmeli, yanında atıştırılan yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
Sigara kullanımı: Sigara içmek, ağız kuruluğundan ağız kokusuna, dişlerin sararmasına hatta ağız kanserine kadar birçok hastalığa sebep olabilir.
Diş ipi kullanmamak: Sadece diş fırçalamak ağız temizliğinde tek başına değildir.
Diş fırçalamamak: Ağız sağlığının en önemli bakımı dişleri fırçalamaktır.
Yemek dışında tüketilen tatlı: Tatlıların yemek öğünleri içerisinde tüketilmesi diş sağlığı için önemlidir.
Su ihtiyacını karşılamamak: Yemek yedikten sonra diş için yapılacak en iyi şey su veya süt içmektir. Yemek sonrası içilen 1 bardak su yemek parçalarını ağızdan uzaklaştırır ve ağızdaki asidik ortamı nötrler. Ayrıca süt içmek dişte kalsiyum oluşumunu artırır.
Meyve ve sebze tüketmeme: Meyve ve sebzelerin içerdiği vitaminler, diş etleri için gereklidir. Ayrıca elma gibi sert meyve ve sebzelerin ısırılarak tüketilmesi ön dişlerde mekanik temizliği sağlar.
Şekerli sakız çiğneme: Sakız çiğnemek gibi bir alışkanlığınız varsa şekersiz sakızları tercih edin. Şekersiz sakız tükürük akışını hızlandırıp ağzın temizlenmesine ve ağız içi asidin dengelenmesine yardımcı olur.”dedi.
Günaydın, diş fırçalama teknikleri ile ağız ve diş sağlığı için önerilerini şöyle sıraladı “Dişlerin dış yüzeyler için fırça yukarıdan aşağıya dairesel hareketlerle, iç yüzeyler için fırça diş etinden dişe doğru süpürme hareketiyle, çiğneyici yüzeyler için fırça ileri geri hareketlerle kullanılır. Ara yüzler diş ipiyle temizlenir. Fırça daima diş etinden dişe doğru çekilir. Amaç bakteri plağını diş etinden uzaklaştırmaktır. Bunların dışında dilde fırçalanmalıdır. Çünkü plak birikimi sadece sert yüzeylere değil aynı zamanda yumuşak dokulara da tutunum sağlar. Fırçanın kılları diş eti çizgisi boyunca 45 derecelik bir açı ile tutulmalıdır. Sabit ama yumuşak bir basınç uygulayarak kılların diş eti çizgisinin altına da girmesine izin verin. Öneriler; Ağız kokusunu ve ağız içi enfeksiyonlarını önlemek için, günde en az 2 kez dişler fırçalanmalı ve diğer temizlemeye yardımcı araçlar kullanılmalıdır. Dil ve yumuşak dokuların fırçalanması unutulmamalıdır. Ağız kuruluğuna engel olmak için gün boyu su içmeyi ihmal etmeyin. Sigara kullanımından kaçınılmalıdır. Şekerli besinlerin tüketimi en aza indirilmelidir. Acil durumlarda yanlış uygulama yapmadan diş hekimine danışılmalıdır. Belli aralıklarla diş hekiminize muayene olunuz. Tam bir ağız muayenesi yaptırınız.”
Konferansın ardından Dr. Mete, Dt. Günaydına katılım belgesi verdi.
