20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle açıklama yapan Av. Çinkılıç, “20 Kasım 1959 tarihinde Birleşmiş Milletler Teşkilatı Genel Kurulunca kabul edilen Çocuk Hakları Bildirisinin kabul yıldönümü. Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin kabulünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen dünyada ve Türkiye’de hala çocuklar sözleşme ile taahhüt edilen haklarına kavuşamadılar” dedi.
“ÇOCUKLAR AÇLIK VE YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA”
Çocuk Hakları Sözleşmesini imzalayan ülkelerden biri olan Türkiye’nin, Dünyada özgürlük, adalet ve barışın temeli olduğunu düşünerek sözleşmeyi imzalamasına rağmen ülke içinde çatışma ve komşularla savaş gerginliklerine son veremediğine dikkat çeken Av. Çinkılıç, şunları söyledi:
“Daha geniş bir özgürlük ortamında toplumsal ilerleme ve daha iyi bir yaşam düzeyi sağlama yolundaki kararlılıkla ilerleyeceğini taahhüt eden Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin asgari geçim miktarı 3 bin 372,48 TL. yoksulluk sınırı 1.681,74 TL. olarak tespit edilmişken, asgari ücretin 2013 yılı için 761 TL olarak belirlenmesi çocukları ve aileleri yoksulluk sınırının da altında yaşamaya zorlamaktan öte bir şey değildir. Irk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka görüş, ulusal ya da toplumsal köken, mülkiyet, doğuştan veya başka durumdan kaynaklanan ayırımlar dahil, hiçbir ayırım gözetilmeksizin yararlanma hakkına sahip olduklarını benimsediklerini ve ilan ettiklerini kabul eden Türkiye’de 4+4+4 yasasının çıkartılması ile çocuklar inanç yönünden ayrımcılığa tabi tutulmaktadır.
“ÇOCUKLAR SEVGİSİZ BÜYÜYOR”
Çocuğun kişiliğinin tam ve uyumlu olarak gelişebilmesi için mutluluk, sevgi ve anlayış havasının içindeki bir aile ortamında yetişmesinin gerekliliğini kabul eden Türkiye’de boşanan aile sayısı bir önceki yıla göre 5,8 artarak 2012 yılının başı itibari ile 33 bin 474’e ulaşmıştır. Çocuklar ailesinden kopuk ve sevgisiz bir ortama itilmektedir.
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşmede (özellikle 10 uncu maddesinde) ve çocukların esenliği ile ilgili uzman kuruluşların ve uluslararası örgütlerin kurucu ve ilgili belgelerinde tanındığını hatırda” tutması gereken Türkiye’de çocuk işçi sayısı 2006 yılı itibari ile bir milyonu geçmiştir. Son altı yılda hükümet bu konuda veri açıklamadı.
TÜİK verilerine göre çocuk gelin sayısı 181 bini aşmıştır. Bir önceki yıla göre 17 yaşından küçük kızlarını evlendirmek için mahkemeye başvuran aile sayısı yüzde 94,2 artmıştır.
Keza cezaevlerindeki çocuk sayısı da yüzde 42 artmış, 2012 Mayıs ayı itibari ile Ceza İnfaz kurumlarında 2 bin 206 çocuk vardır. Son 5 yılda cinsel istismara uğrayan çocuk sayısı Resmi rakamlara göre 29 bin 988 dir. Çocuk Hakları Sözleşmesinin Türkiye tarafından imzalanmasının üzerinden 23 yıl geçmesine rağmen çocukların durumu yukarıdaki veriler dikkate alındığında gitgide kötüye gitmektedir.”
SAHİP ÇIKIN ÇAĞRISI
Çocukların haklarının dikkate alınması gereğine dikkat çeken Av. Çinkılıç, bu konuda yasal düzenleme yapılması veya sözleşme imzalanmasının yeterli olmadığını söyledi. Uygulamaya geçilmesinin önemine işaret eden Av. Çinkılıç, “Çocuklar geleceğimizdir. Aydınlık gelecek, sağlıklı, mutlu, iyi beslenen, yeteneklerine göre eğitim alan, cinsel ve ekonomik istismara uğramamış, barış içinde özgürce büyüyen çocuklarla sağlanabilir” dedi.
Av. Çinkılıç, Türkiye’nin geleceği için çocuklara sahip çıkılması çağrısında bulundu.
