Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Adana İl Başkan Yardımcısı İl Tarım Komisyonu Başkanı Taylan Atar, Türkiye’ye GDO’lu ürünlerin oldukça fazla miktarda sokulduğunu ama bunların gizli kaldığını söyledi.

ASLINDA ÇOK DAHA FAZLA

Atar, yaptığı açıklamada “Ülkemizde üretilmesi, satılması ve pazarlanması yasak olan GDO’lu (Genetiği değiştirilmiş organizmalar) ürünler aslında gizli kapaklı bir şekilde ithal edilmektedir. Mersin’de GDO’lu pirincin ortaya çıkması değişik ilişki zincirinin bir yerde kopmasıyla yada tesadüfen olmuştur. Yurda kaçak olarak giren GDO’lu ürünlerin sanılandan çok daha fazla olduğu bilinmektedir” dedi.

ETİN SÜTÜN TADI KALMADI

Atar, iddiasına gerekçe olarak şunları söyledi:

“GDO’lu soyadan yem, ham yağ, GDO’lu mısırdan yem ve mısır şurubu yapılmakta olup; bu ürünler glikoz olarak çikolata, şekerleme, gazlı içecek, bisküvi gibi ürünlerde rahatça kullanılmaktadır. Bu tür ürünlerle ilgili fiyat politikasına bakacak olursak, bir kısım üretici maliyeti ucuzlattığı için fiyatını düşük tutarken, bir kısmı da marka büyüklüğüne güvenerek daha yüksek rantlar elde edecek şekilde etiket fiyatı belirlemektedir. Beyaz ve kırmızı etin eski tadı vermemesi, kimyasal katkılı sütün, yoğurdun eski tatları aratır olması nedendir acaba?”

BAKAN’IN İFADESİ İTİRAFTIR

MHP Adana İl Başkan Yardımcısı İl Tarım Komisyonu Başkanı Taylan Atar “Tarım Bakanı Sayın Eker’in Mersin’de gele geçirilen GDO’lu pirinçle ilgili sanki ilk kez ithal ediliyormuş gibi ifadelerde bulunması kamuoyunun derin şüphelerini gidermeye kafi değildir. Aksine, Sayın Eker’in Mersin’de yakalanan pirince GDO’nun soya bulaşığından geçmiş olabileceğini söylemesi de, GDO’lu ürünlerin bir şekilde Türkiye’ye hem de oldukça fazla miktarda girdiğinin itirafı anlamını taşımaktadır.” diye konuştu.

HALKIMIZIN SAĞLIĞI DAHA ÖNEMLİ

Atar “Hiç kimseye, halkın sağlığı ile oynama imtiyazı verilmemelidir. Halkımızın sağlığı, Conilerin kar hırsına kurban edilemez. Bu vesile ile Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı başta olmak üzere ilgili bütün Bakanlıkların GDO’lu ürünlerin yurdumuza sokulmaması için eşgüdümlü çalışmalar yapması gerektiğini ifade ediyoruz. Siyasi iktidarın, Türk halkının sağlığının ABD’li, İsrailli firmalardan, Türkiye’deki bazı firmaların istikrarından daha önemli olduğunu bilmesi ve buna yönelik adımlar atması lazım geldiğine inanıyoruz.” sözleriyle görüşünü dile getirdi.