Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Deprem Araştırma Komisyonu Üyesi Dr. Müzeyyen Şevkin, Türkiye’nin tarih boyunca yüz binlerce insanın ölümüne neden olan depremlerle yaşamayı bir kader olarak görmekten vazgeçmek zorunda olduğunu kaydetti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2021 yılına ait bütçe görüşmesinde konuşan Dr. Şevkin Zonguldak'ta ve Giresun Yeni Dereli'deki taşkın alanlarda gerçekleşen kentsel dönüşümün yanlışlığını fotoğraflarla Bakan Kurum’a göstererek, “Şu fotoğrafı gördüğüm zaman dehşete kapıldım” dedi.

“FAY YASASI ÇIKARILSIN”

Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün 2012 yılında çıkardığı deprem haritasına göre ‘Kuzey Anadolu Fay Kuşağı’na göre, Hatay'dan başlayıp Muş'ta biten, Muş'tan başlayıp İstanbul'da sonlanan ve yine İzmir'de 17 fay kuşağının paralel olarak yer aldığı 18 il, 82 ilçe, 500 köy ve mahallenin doğrudan 5 ve üzeri deprem üretecek fay hatları üzerinde bulunduğuna dikkat çeken Dr. Şevkin, konuyla ilgili iki ayrı kanun teklifi sunduğunu ve Türkiye’nin artık ‘Fay Yasası’nı çıkarması gerektiğini vurguladı. Dr. Şevkin, bilimsel çalışmalarla fay hatları üzerindeki yapıların derhal boşaltılması ve kentsel dönüşüme uğratılmasının şart olduğunu vurguladı.

“500 BİN İNSAN RİSK ALTINDA”

Kuzey Anadolu Fay kuşağının 100 bin konutu ve 500 bin insanı ilgilendirdiğini kaydeden Dr. Şevkin, kanun tekliflerinin halâ mecliste bekletildiğine işaret etti. Bütçe görüşmesinde, 30 yıl boyunca İller Bankası’nda görev yaptığını, harita tahditlerinde ve imar planına esas jeolojik etütlerde yer almış, doktorasını deprem üzerine tamamlamış bir jeoloji yüksek mühendisi olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a seslenen Dr. Şevkin, bakanın sunumunda yer alan Giresin Yeni Dereli’deki vehamete dikkat çekti.

“TAŞKIN ALANA KENTSEL DÖNÜŞÜM OLUR MU?”

Zonguldak'ta ve Giresun Yeni Dereli'deki taşkın alanlarda gerçekleşen kentsel dönüşümün yanlışlığını fotoğraflarla gösteren Dr. Şevkin, aynı yerde 200-300 yıl derenin akış ve yağış rejimini izleyip taşkın alanlarını buralardan ayıklayıp yapılaşma yasağı getirilmesi gerekirken bakanlığın Dereli bölgesine ‘Yeni Dereli’ adını vererek yeni bir yapılaşmaya gitmesini, “Şu fotoğrafı gördüğüm zaman dehşete kapıldım” sözleriyle yorumladı.

“YAPILAŞMALAR DAĞLIK ALANLARDA GERÇEKLEŞMELİ”

Söz konusu alanda tamamen yapılaşma yasağı olması gerekirken taşkın alanların içerisine yeniden kentsel dönüşüm adı altında bir yapılaşma gerçekleştirilmesinin vehametine işaret eden Dr. Şevkin, İzmir’de beklenen büyük deprem olmamasına karşın Samos fayının kırılmasıyla oluşan 6.9 büyüklüğündeki depremde 11 binden fazla binanın hasarlı ve oturulamaz durumda olduğunu hatırlatarak, “Bu bize neyi gösteriyor? Aslında, ovaların da derhâl terk edilmesi gerekirken yine burada kentsel dönüşüm adı altında, aynı yere, yeniden yapılaşma yapıyorsunuz. Yani yapılaşma kuzeydoğuda hemen dağlık alana yapılması gerekirken yine aynı yere kentsel dönüşümün yapılmasını hayretle izlediğimi buradan ifade etmek isterim” dedi.

MİMAR, MÜHENDİS VE ŞEHİR PLANCILARINA DİKKAT ÇEKTİ

Fay yasasının bir an önce çıkarılması, 7269 sayılı ‘Umumi Hayata Müessir Afetler Yasası'nın dönüştürülmesi gerektiğini hatırlatan Dr. Şevkin, on binlerce atanmamış mühendise dikkat çektiği konuşmasını “Depremden sonra milyonlarca liranın harcandığı ifade ediliyor. Halbuki şehir plancıları, mimarlar ve mühendislerin mutlaka kamuya atanması gerekiyor. Emin olun ki; onlara ödediğiniz maaş hasardan çok daha ucuza mal olacaktır” sözleriyle tamamladı.