Sümer, “Özellikle Başkanlık Sisteminden sonra Türkiye’nin yönetilemediğini, adeta savrulduğunu her platformda dile getiriyoruz. Ekonomi yönetimindeki yanlış hamleler sonucunda Türkiye büyük bir krizin eşiğine kadar geldi. Vatandaş mutfakta yangın var derken, pembe tablolar çizen iktidarın aslında yandaşına gelince nasıl kaynak bulduğunu artık tüm Türkiye biliyor.
Biz her seferinde vatandaş faturasını dahi ödeyemiyor, milyonlarca kişinin evinde doğalgaz, su ve elektrik faturası yüzünden icra gitmiş dediğimizde abartıyorsunuz diyorlardı. Sayıştay Raporlarını incelediğimizde görüyoruz ki Ceza İnfaz Kurumları, Elektirk, Su ve Doğalgaz faturalarını ödeyememiş. Bu yüzden gecikme bedeli muhasebeleştirilmiş.
Denetim sırasında sorulduğunda ise ödenek olmadığı, ek ödenek istendiği raporlara geçmiş. AKP İktidarının Türkiye’yi getirdiği noktada artık sadece vatandaş değil Kamu Kurumları bile temel ihtiyaçtan kaynaklı faturalarını ödeyemez hale gelmiştir.” Dedi.

DEVLET İTİBARSIZ DURUMA DÜŞÜRÜLÜYOR

Orhan Sümer, “Binlerce yıllık devlet geleneği olan Türk Milleti ilk defa bu kadar basiretsiz bir yönetim anlayışı ile karşı karşıya kalıyor. Liyakat sistemi, akraba ve yandaşlık sistemine evrildiği için yönetim kabiliyeti her geçen gün vasat bir hal almaktadır.
Tarım Bakanı “Et Fiyatları yüksek değil” der
Sağlık Bakanı “Her vaka hasta değil” der
Ekonomi Bakanı “ Kur benim için önemli değil” der. Sonunda ülkemizi, vatandaşın zamlar altında ezildiği, devlet kurumlarının kendi faturasını dahi ödeyemediği, tüm komşularıyla kavgalı, vatandaşın devletine olan inancını yitirdiği bir ülke haline getirdiler” dedi.