Ben kendimi bildim bileli yazılır çizilir...
Bu şehrin en önemli sorunudur aslında.
Gel gör ki hiç bir belediye başkanı çözümü için bir türlü düğmeye basmamıştır. Kendileri de kabul etmiş bu kanayan yarayı, ama iş icraata geldiğinde, ortadan bir sihirle kaybolmuştur !
Yeni bir umutla, şimdi bakıyoruz Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hüseyin Sözlü'ye, bakalım bu kez o koltukta oturan başkan Sözlü, bu Adanalının çilesine derman olabilecek mi?
Oy hesabına girişmeden, sorunun çözümü için arayışlara girişip, zaman zaman ölümle sonuçlanan,yaralanmalara neden olan, kavgaların eksik olmadığı, fakat en çok vatandaşı kendinden bezdiren, çile ve isyan taşımasıyla ünlü bir kent sorununa omuz koyacak mı?
Başkana bir önerim, çaktırmadan kentin muhtelif yerlerinden el kaldırıp, binsin dolmuşa... Helede sabah ve akşam, iş dönüşü Adanalının ne yaşadığını anlamak istiyorsa...
Seçim öncesi projelerinin ana maddesi olur, seçim bitip, öküz ölüp ortaklık bozulunca, eski tas eski hamam olur kent. Bana göre sosyal ve çağdaş bir şehir olamamanın en büyük göstergesidir bu mübarek sorunumuz !
Dolmuş ve özel halk otobüslerinin yarattığı trafik kaosu ve can güvenliği olmayan, adına taşımacılık denen sorundan bahsediyorum. Yol ortasında yolcu alınır indirilir, Paris-Dakar Rallisine taş çıkartan slalomlarla, zaten tökezleyen kent trafiği felce uğratılır, taşınan insan değilde odun sanıldığından can güvenliği çoğu zaman aranmaz, yolda diğer dolmuş yada otobüsü geçmek için, üç kuruş daha fazla toplamak adına sergilenen performans, ünlü film dublörlerini aratmaz.
Haaa bir de trafikte işinde gücünde olan diğer sürücüleri taciz etmek, onları da kendilerine uydurup sürat yaptırmak,onlarında hayatını tehlikeye atmak var, onlara fazla değinmeyeceğim...
Çünkü içeridekinin değeri yok ki, dışarıdakinin olsun.
Başta da dediğim gibi, bu sorunla ilgili çok yazıldı çizildi, ama Büyükşehir Belediye başkanları dinledi,konuştu, halledeceğiz falan dediler, fakat çözümü adına bir şey yapılmadı.
Hal böyle olunca, kervan yürüyor !!!
Şimdide sosyal medyada bir dolmuşçunun başka maharetleri konuşuluyor !
Direksiyon başında, pardon direksiyon yok, bırakmış...
Seyir halindeyken kalkıp oynuyor....
Bazı şoförlerin üstün yeteneği, Adana yollarında harcanıyor... Yeteneksiz diye bir tv şeyi vardı, oraya göndermeli bunların kooperatifi, odası bu arkadaşları... Zaten ceza, yaptırım falan uygulamıyorlar, bari ellerinden tutsun yetenekli esnaf arkadaşlarının.
Bakalım Hüseyin Sözlü Başkan, Adana'nın klasik deyimiyle "Kanayan Yarası" bu dolmuş ve trafikte yaşanan sorunlara nasıl yaklaşacak. O da kooperatif yada dolmuş odası başkanlarının yaptığı gibi sadece söyleyip, izleyecek mi...
Ne dersiniz?