Siyaset

"Ülkücü Şehitler" Adana'da "Anma Gecesi"nde Anıldı

Abone Ol

Adana Ülkü Ocakları; 12 Eylül Askeri Darbesi’nin 42.yıldönümünde, Ülkücü Şehitleri Anmak için, Sarıçam Kültür Merkezi’nde toplantı düzenledi. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşları ile Ülkücü Şehitler için dualar edildi.

Anma etkinliğine; MHP Genel Merkez Başkan Danışmanlarından ve Adana Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Hüseyin Sözlü, Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ, Pozantı Belediye Başkanı Mustafa Çay, Karaisalı Belediye Başkanı Sadettin Aslan, Saimbeyli Belediye Başkanı Mustafa Şahin Gökçe, Feke Belediye Başkanı Ahmet Sel, Karataş Belediye Başkanı Necip Topuz ile çok sayıda partili katıldı.

TUTSOY; “ONLAR DAVA NİŞANELERİMİZDİR”

Toplantıda konuşma yapan Ülkü Ocakları İl Başkanı Cem Tutsoy; ülkücü şehitlerin tarihin akışına yön verdiklerini, yaşadıkları dönemlere fedakarlıklarıyla nüfus ettiklerini belirterek, “O’nlar davamızın şeref nişaneleridir” dedi.

“Bizler Ülkücü kadrolar olarak bastığımız yeri sadece  toprak olarak görmedik ve görmeyecegiz. Toprağın altında binlerce kefensiz yatanı aklımızdan çıkarmayacağız” diyen Tutsoy, Ülkücü şehitlerin fedakarlıklarının; dünyadaki hiçbir makam ve mevki ile mukayese edilemeyeceğini söyledi.

Tutsoy, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“Manevi görevimiz uzun yıllardır çok büyük ve kutsaldır. Bugün bu salona toplanmamıza vesile olan ŞEHİTLERİMİZ kimlerdir biliyormusunuz?

1- Korku nedir bilmeyen dava erleri...

2- Türk İslam davasının sancaktarlıgını üstlenmiş yiğit Ülkü neferleri...

3- Canından ve kanından önce davasını ön plana katmış, Ülkü davam yaşasın diye şehadet şerbetini gözlerini kırpmadan içmiş, KIZIL ELMA sevdalılarıdır.

Aziz şehitlerimizi rahmet ve hürmetle anmak için bir araya geldik.

Ülkücü şehitlerimiz yaşadıkları dönemlere fedakârlıklarıyla nüfuz etmişlerdir.

Tarihin akışına cesaretleriyle yön vermişlerdir.

Onlar hareketimizin onurlu ve ilkeli temsilcileri...

Onlar davamızın şeref nişaneleridir.

Böylesi bir fedakarlık, dünyadaki hiç bir makam ve mevki ile mukayese edilemeyecektir.

Türk milleti asırlardan beridir toprağına hainler ayak basmasın diye her türlü ihanet şebekelerine hadlerini bildirmiştir. Dün İngiliz emperyalistleri, Fransız lejyonerleri, Yunan hainleri ne ise, bugün maalesef İpsizler ve onların yol arkadaşları da odur.

Dün Yunan'ı İzmir'de denize döken Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının ruhu ve duruşu işte bu salondadır...

Vatanı için şehadeti göze almış Şehitlerimizin yeri Allah katında en yüksek mertebedir.  Bizler Ülkücü kadrolar olarak bastığımız yeri sadece  toprak olarak görmedik ve görmeyecegiz. Toprağın altında binlerce kefensiz yatanı aklımızdan çıkarmayacağız.

Kutlu devletimiz bölünmesin diye dava erlerimizi şehit verdik ama hamdolsun emanetlerini emanetimiz bildik. Davamızı onlar sayesinde yaşattık ve yaşatacağız. Türk dünyasının Bilge Lideri ve Dünya Türklügünün umudu Liderimiz Dr. Devlet Bahçeli'nin bir sözünü burada hatırlatmak istiyorum.

 ''Milliyetçi-Ülkücü Hareket ihtiyaç hasıl olursa, karanlık emeller bir kez daha sahneye çıkarsa, bilinmelidir ki; mazisindeki emsalsiz fedakarlıkları tekrarlamaya, Türk milletinin geri dönmeyi düşünmeyen 57’inci Alayı olmaya hazırdır, buna da yeminlidir"

Gecesini gündüze katan Türk milletinin bekası için var gücüyle çalışan Liderimizin Allah yar ve yardımcısı olsun.

Ondan gelecek bir işaret ile hainlerin başına 'YILDIRIM' gibi çakmasını biliriz.  Bu vesile ile ebediyete intikal etmiş, tüm dava şehitlerimizi ve vatanımızın bütünlüğü için Şehit olan tüm Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.

Plan yapmadan, Hesap gütmeden, Ben demeden, Cennet bahçelerine koşa koşa giden şehitlerimizi unutmak ihanettir.  Yattığı yerleri nur dolsun, ruhları şad olsun, Rabbim hepsinden ayrı ayrı razı olsun”