Derleme- Adanahabermerkezi.com

Sabah yayınlanan “İsmail Küçükkaya ile Çalar Saat” programına katılan Başkan Karalar iddialar karşısında yanıtları ve Adanalıya yapacağı katkıları şöyle anlattı;

SAHRA HASTANESİ İDDİALARI

“Corona salgını başladığında televizyonlardan İtalya'da Fransa'da İspanya'da hastaların koridorlarda sokaklarda tedavilerini görünce içim acıdı ve ‘eyvah’ dedim. Bu patlayacak ve hastaneler yetmeyecek.  O zaman ne yapalım diye düşündük. Olası bir durum için Sahra hastanesi kurmak için yer aradık.  Havalandırma sistemi çok modern olan ısıtma- soğutma sistemi olan dört tarafı kapalı, yani  rüzgardan yağmurdan korunaklı bir alan olan Fuar alanını Sahra Hastanesi kurmak için belirledik. Elektrik - su tesisatını çektik ve 1000 yatak kapasiteli sahra hastanesi olabilecek bir alt yapıya kavuşturduk.   İlk etapta 216 yatak hazır hale getirildi. Arzu edilirse kapasite 1000 yatağa kadar artabilir dedik. Ve dedik ki “Umarız buraya gerek kalmaz”

SAHRA HASTANESİNİ VE PERSONELİNİ GEREK OLURSA SAĞLIK BAKANLIĞININ EMRİ,NE VERECEĞİZ

Adana’da şu anda yatak sayısı yeterli ancak gerekebilir diyerek önlemimizi aldık. Sonuçta burayı Sağlık Bakanlığı kullanacak. Buradaki personelimiz de Sağlık Bakanlığının emrinde görev yapacak. Şu anda da 2. Dalga koronavirüs olabilir uyarıları veriliyor. Biz Dünya Sağlık Örgütünü, Sağlık Bakanlığını dikkatle takip ediyoruz. Burada devlete bu mücadelede katkı koymak istedik. “Olası bir durumda ihtiyaç duyulması halinde sağlık ekibimizle beraber sağlık bakanlığının emrinde çalışmaya hazırız” dedik.  Sahra Hastanesi alanı çalışmadığı için mühürlenmedi, tutanak tutuldu. Dediğim gibi ihtiyaç halinde burayı personelle birlikte Sağlık Bakanlığı emrine vereceğiz.

POLEMİĞİ BİZ YARATMADIK. BİZ TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN BELEDİYE BAŞKANLARIYIZ

“Devlet içinde devlet” “Fetöcü”, “paralel yapı” sözleriyle oluşan polemiği biz yaratmadık. Biz Tanzanya'nın belediye başkanları değiliz. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin belediye başkanlarıyız. Ve biz devletin parçasıyız.  Bir felaket var. Bir coronavirüs tehlikesi var. Bu ciddi bir tehlike sürecinde  bizler de yasaların bize verdiği yetkilerle, millete destek vermek ve devletin bu mücadelesine bir nebze destek vermek amacıyla iyi niyetli kullanıyoruz. Bunun başka bir izahı yok. Biz 5393 sayılı yasaya göre bağış toplayabiliriz. Bu yasalara aykırı değildir. “Devlet içinde devlet” gibi davranmamız bizim ne haddimize. Bizim aklımıza böyle bir şeyler gelmez bile. Yani biz gerçekten çok üzülüyoruz. Ben Zeydan Karalar Ekrem İmamoğlu Mansur Yavaş Vahap seçer Yılmaz Büyükerşen İzmir belediye başkanı Aydın belediye başkanı Antalya belediye başkan Allah aşkına bunlar fetö'cünün yanından geçebilir mi?  PKK'nın yanından geçebilir mi? Onların hayatları sadece devleti için milleti için çalışmakla geçti. Şimdi biz belediyeler yıllardır ekmek dağıtırız. Yıllardır erzak dağıtım yıllardır sosyal yardım yapar ama bu tür günlerde bunu daha çok arttırır. Daha çok halkın yanında olur yani şimdi Allah aşkına bütün toplum görmüyor mu?  Belediyeler dağıtıyor yani bir nebze işin ucundan tutmaya çalışıyor.

ADANA’DA GIDA DESTEĞİ İÇİN KISA SÜREDE 100 BİN BAŞVURU OLUNCA MÜRACAATI DURDURDUK

Halkın Coronavis ve bağlantılı ekonomik durgunlukla büyük bir krize girdi. Halkın yanında olmak için ayni ve nakdi yardımlarımız var. Gıda yardımı için çok kısa sürede 100 bin başvuru oldu. Maalesef şimdilik müracaatları durdurmak zorunda kaldık. İnsanlar 100 TL’lik gıda kolisi için çırpınıyor. İnsanlar aç, aç, aç.   Bu mücadele hükümet tarafından yapılıyor. Hükümete de ulaşamadığı yerlerde belediyeler yapması gerekeni yapıyor. Bu mücadele kazanıldığında kime yarayacak. Ben yaptım sen yaptın bunun tartışmasının olması bile anlamsız. Yani bugün dinamiklerin birlikte ve dayanışma içerisinde mücadele içerisinde yer alması daha kolay netice alınmasının en temel göstergesi.

BAĞIŞ TOPLAMA 5393 SAYILI KANUNA GÖRE YPILIYOR VE YASAL

Bize bi genelge geldi. Bize diyor ki ‘2860 ‘a göre eğer sen bağış toplayacaksan izin al’ Ben ve diğer Büyükşehir Belediyeleri, 2860 a göre değil, 5393 sayılı kanuna göre bağış topladı.  5393 göre ilave izin almaya gerek yok. Bizim hükümetin dışında sayın Cumhurbaşkanımızın dışında kanunlarının dışında Türkiye Cumhuriyeti'nin ömrümüzü hayatımızı verdiğimiz devletimizin dışında hareket etmemiz asla iş yapmamız söz konusu olmaz olamaz. Niyetimiz bu beladan kurtulmak için elimizden geleni en üst düzeyde yapmak yapabilmek.