İmar değişikliği kentin ana planı bozulmadan yapılan küçük değişiklikler olmalı.

Yani bu değişikliği, çeketinizin ana özelliği bozulmadan eklenen bir rozet gibi düşünebilirsiniz.

Çeket bozulmaz, ama yaşayış tarzına veya şekline göre küçük değişimler yapılabilir.

İmar değişikliği de öyle olmalı.

Genel imar planını bozmayacak küçük değişiklikler yapılabilir.

Büyük değişiklikler çok zorunlu olmadıkça yapılmamalı

Bunu örnekleyelim.

***

PTT Caddesi Yurt Mahellesinde yapılan spor parkına göz atalım.

Orası 2012 yılına kadar yeşil alan olarak görünüyordu.

Zihni Aldırmaz döneminde orası Belediye Hizmet Alanı olarak meclisten geçti.

1980-1990 yıllarında yapılan “yeşil alan” değişikliğinden, yeniden düzenlemenin gündeme geldiği 2012 yılına kadar spor parkının olduğu yer moloz yığınlarıyla doluydu. (Acaba algı değiştirmek için mi orası moloz yığınlarına teslim edildi?)

Moloz yığınlarıyla dolu “Yeşil alan” meclis kararıyla Belediye Hizmet Alanına dönüştürüldü.

Bir vatandaş ise bu değişikliğin ardından “Burası yeşil alan, burayı Belediye Hizmet Alanı yapmayın. Başka yerlerde alan var oraya yapın. Yoksa bu karara imza atan her meclis üyesi hakkında dava açarım” şeklinde bir yazıyla Yeşil alanın BHA’ya çevrilmesine itiraz etti..

İtiraz kabul ediliyor. (Sanırım “dava açarım” sözü etkili olmuş)

Ardından bu vatandaşa Belediyeden bir yazı gidiyor.

İtirazınız kabul edildi. Bahsi geçen yer Yeşil Alan olarak kaldı. Biz de orayı imardaki düzenlemeye (Yeşil Alan) uygun şekilde en kısa zamanda düzenleyeceğiz”

Ve o alan, Başkanvekili Zihni Aldırmaz tarafından şimdiki spor parkına dönüştürülüyor.

Bu alan duyarlı bir vatandaşın yeşil alanına sahip çıkmasıyla kurtuluyor.

 

Peki yukarıda bahsettiğim “Yeşil Alan”,  Belediye Hizmet Alanı olarak geçseydi ne olurdu?

Ne olacağını bilemeyiz ama buna benzer bir örneğimiz var.

Antalayım

Seyhan Belediyesinin bölünmediği Azim Öztürk dönemi.

Süleyman Demirel Bulvarı üzerinde yol üzeri bir alan.

Burası zamanın behrinde Belediye Hizmet Alanı olarak belirlenmiş.

(Oranın da Yeşil Alan’dan Belediye Hizmet Alanına dönüştürülüp dönüştürülmediğini bilmiyorum.)

Öztürk döneminde bu alan,  (Belediye Hizmet Alanına ihtiyaç yok” denilerek konut ve ticari alana dönüştürülüyor.

 

Belediye Hizmet Alanından, Konut ve Ticaret Alanına dönüştürülen o alana şimdi 15 kattan 2 blok apartman yapılmış vaziyette. Ve binanın alt tarafında işyerleri.

(Biri büyük bir marketler zincirinin şubesi)

Belediye Hizmet binası o gün yeşil alana dönüştürülseydi. Şimdi o betonarme binaların yerine park veya sosyal bir tesis olurdu.

Ama olmadı.

Gerçi orada park var.

Çukurova Belediyesi Yurt mahallesi 10 nolu çocuk parkı yapılmış. Sadece 7 bankın olduğu küçük bir park.

Keşke Belediye Hizmet Alanı o zaman yeşil alana dönüştürülseydi de orrada büyük bir yeşil alan oluşturulsaydı.

Ama maalesef gelecek düşünülmedi.

Toparlarsak.

İmar değişikliği sistemi, halk yararı ve kamu yararı gözetilerek yapılmalı.

Yani yeşil alanlar (tepki çekmemek için yumuşak geçişle) Belediye Hizmet Alanına, ardından da Belediye Hizmet Alanları konut ve ticaret alanına dönüştürülmemeli.

Yukarıda verdiğim birbirinden bağımsız iki örneği birleştirdiğimde ben “Acaba” dedim. “Başka yerlerde benzer şeyler olmuşmudur” diye düşündüm. Takdir sizin.

Neyse kısa keselim.

Yeşil alanların Belediye Hizmet Alanlarına dönüştürülmesi girişimlerinin olmadığı

Belediye Hizmet Alanlarının da konut ve ticari alana dönüştürülmediği bir sistem hayal ediyorum.

Adana için Adanalı için..