Adana Tabip Odası Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Ahmet Hilal, “Asli görevi insan yaşamı ve yaşam hakkını savunmak olan hekimlik mesleğinin, evrensel bir mesleki prensibi de ölümlere ve savaşlara karşı çıkmaktır. Bu karar savaş karşıtlığına, demokratik mesleki örgütlenmemiz ve birliğimize verilmiş bir cezadır ve toplum vicdanını zedeleyeceği gibi, Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası anlaşmalarda düşünce ve ifade özgürlüğünün tesisi konusunda verdiği sözlere de zıt bir tutumdur.” dedi.

ADALETSİZ VERİLMİŞ KARARDIR

TTB’nin yaptığı açıklamanın son derece medeni bir şekilde, toplum düzenini sarsmayan bir demokrasi anlayışıyla, bu ülkede düşünceyi ifade etme özgürlüğünün var olduğu inancıyla yapıldığının altını da çizen Başkan Prof. Dr. Hilal, “İçeriği savaş karşıtlığı olan bir açıklamanın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” gibi bir ifade ile tanımlanması TTB Merkez Konsey üyelerinin cezalandırması için hukukun, mantığın ve aklın zorlanmasından başka bir şey değildir. Son derece adaletsizce verilmiş ve evrensel hukuk kurallarına uymayan bu karara rağmen bizler hala “savaş bir halk sağlığı sorunudur” demeye devam ediyoruz ve edeceğiz.”

DOĞRU BİLDİKLERİMİZİ SÖYLEMEKTEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ

Başkan Prof. Dr. Hilal, “Yaşam her zaman korumamız gereken ve barış haykırmamız gereken değerler olmaya devam edecektir. Yapılan suçlamaları kabul etmediğimiz gibi verilen kararı da hukuk tarihine geçecek tarihi bir hata olarak görüyoruz. Hukuksuz bir yargılanma ile verilen bu cezaların barışı savunan tüm insanlığa verilmiş olduğunu yineliyor, barışa giden yolda mücadelemize yılmadan dimdik ve onurlu bir şekilde devam edeceğimizi tekrar ifade ediyoruz. Hukukun temel ilkeleriyle uygulanmasının bir ülkenin en temel ihtiyacı olduğunu, hukuka eninde sonunda, onu bir silah gibi kullanmayı adet haline getirmiş olanların dahi muhtaç olacağı günlerin geleceğini hatırlatıyoruz. Bu hukuk cinayetinin en kısa sürede telafi edileceği inancını taşıyarak, sizleri demokrasi, barış ve herkesin sağlığı savunan Türk Tabipleri Birliğine ve tabip odalarımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bizler bu güzel vatanda, barış içinde, huzurlu, mutlu ve refah bir hayatı hak ediyoruz ve bunun tesisi için her türlü baskı ve cezaya rağmen doğru bildiklerimizi söylemekten asla vazgeçmeyeceğiz.” dedi.