Sayın Çetin, yaklaşık 4-5 katrilyonluk proje olan Belediye Evleri kentsel dönüşümle ilgili “rant halka yansımalıdır” özetiyle yaptığımız yayınlardan rahatsız olup demişsiniz ki,
Bir televizyon kanalındaki yorumlardan bahsedeyim. O arkadaşlar anladığı bildiği için konuşmuyor. Onların derdini biliyorum da, burada söylemeyim. Onların derdi başka, onların derdi benimle. (para işareti yaparak) Duygusal dertleri var, beni daha fazla söyletmeyin. Bazı şeyleri ben yerine getirsem, iyi olacam da, getirmediğim için kötü oluyorum. Ne diyeyim. Yazıklar olsun. İçimi döküyorum size de. Bazı konularda, bazı şeyleri yaparsan iyisin. Yapmazsan da kötüsün. Hiç kimse de kusura bakmasın.Ben bu halkın parasını kimseye peşkeş çektirmem. İstediği kadar aleyhimde atıp tutsunlar. Hiç umurumda değil. Beni vatandaş ilgilendiriyor”

Ne güzel son cümlenizle  demekki ortak noktada buluşmuşuz!
Siz de biz de vatandaşı düşünüyoruz!
O zaman rahatsız olduğunuz, işinizin bozulmasından korktuğunuz soruları sorulam. 

(Duygusal meselisi az sonra…) 
4-5 katrilyonluk (Vatandaş iyi anlasın diye eski parayı söylüyorum) bir proje olması beklenen Belediye Evleri kentsel dönüşüm projesi, Çukurova Belediyesi eski Başkanı Yıldıray Arıkan döneminde başlatıldı, sizde ısrarla sürdürüyorsunuz. 
Ve bu konuda ısrar ediyorsunuz.
Eğer halkın çıkarı için bu ısrar diyorsanız. Bir dakika.
Seyhan’da Pınar ve Tellidere Mahallesinde 4 yıl önce yoğunluk artırıldı. O mahallelere gidin dönüşüm kendi kendine olmuş
Vatandaş özel müteahitle istediği gibi pazarlık yapıp, 1’e 2,3 hatta 4 bile kazandı.
Belediye o bölgenin sadece imarını yaparak rantın gerçek sahibine yani vatandaşa gitmesini sağlamış. 

Siz Belediye Evlerini, kentsel dönüşüme sokmak yerine, Büyükşehir ile birlikte elele vererek imar düzenlemesi yapıp bu rantın Pınar ve Tellidere Mahallesi gibi vatandaşa yansımasını neden sağlamadınız? 
Kentsel dönüşüm Bakanlar kurulu tarafından onaylanıp bir bölgede kesinleşince vatandaşın asla bir söz hakkı kalmıyor. 
O zaman siz istediğiniz gibi pazarlık yapabiliyorsunuz. 
Siz Belediye Evlerindeki büyük rantı bildiğinizden vatandaşı borçlandırmak yerine (TOKİ kurallarınca vatandaş borçlandırılabilir) birebir daire verdiniz. Demek ki, isterseniz bire bir daireden fazla metrakere (metrekare yükseltebilirdiniz) dairede verebilirdiniz. 
Neden vermediniz?

Yoksa sizin örnek aldığınız isim,  7 Temmuz 2008 tarihinde "Elimizde çok kıymetli arsalar var. Onların bazı problemleri var. Onları tezgaha koyacağız, cilalayacağız, satacağız” diyen (O dönemin) Toplu Konut Dairesi Başkanı olan Erdoğan Bayraktar mı? 
Kaynak: “Hürriyet. http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/9369510.asp)”
(Duygusal meselesi birazdan…)
Bizim Vatandaşa bir metrekare daha fazla daire verilmesi için verdiğimiz mücadeleden neden rahatsız oldunuz? Yoksa bir planınız vardı da o planınız mı bozuldu?
Kentsel dönüşüm olan bir yerde 0.40, 0.80 ve 1.2 (Belediye evlerinde öyle)  yoğunluk varsa, (Karmaşık bir durum, özetiyle söyleyim) vatandaşın mevcut yerine göre değer tespiti yapılıyor ve hak ediş sağlıyor. Yani vatandaş 0.40 yoğunluk olan bir arsası varsa buna göre değerlendiriliyor, sonra (şıpdatana) yoğunluk TOKİ tarafından 2.4, 2.7, 3.0, 3.2’ye yükseltilebiliyor. Buna TOKİ karar veriyor. Karar verilen yoğunluk 2.4’de olsa, vatandaş bu artıştan asla faydalanmıyor.
Yoğunluk Kentsel dönüşümde yapılacak olan sosyal tesisler için kaynak olarak kullanılıyor.
Yani Vatandaşın alması gereken rant Belediyelerin yapması gereken sosyal tesis gibi hizmetlere aktarılıyor.
Dahası varda uzatmayayım.
Özetle,  başta Belediye Evleri olmak üzere rantı yüksek yerlerde yapılan her kentsel dönüşüm vatandaşın aleyhinedir.
Çukurova Belediyesi Eski Başkanı Yıldıray Arıkan ve bu projeyi ısrarla sürdüren siz Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin Belediye Evleri mahallesi sakinlerinin ahını aldınız.
Vatandaşın elde edeceği rant  engellenlenmemelidir. 
Ha bu arada aman “eski evler 50 bin ederdi yapılacak yeni daireler en az 120 bin eder” şeklinde basit ve ucuz gerekçelere kimse sığınmasın. 
Pınar ve Tellidere Mahalellerinde de evler yenilendi modern hale getirildi. Eski evler 50 bin ederken şimdiki evler 150 binden fazla ediyor. Ama orada da 1’e 2,3 hatta dört daire alındı. 
Kimseyi yanıltmayınız.
(Duygusal meselesi şimdi)
Sayın Başkan halk gününde söylediğiniz cümleler size hiç yakışmadı.
Hele hele “onların istediğini yapsaydım iyiydim”sözünüz tüm gazetecileri töhmet altında bırakan yakışıksız bir söz.
Sizinle ilgili olumlu yazan herkese siz “İstediğini vermiş”mi oluyor sunuz?
Siz, sizinle ilgili olumlu yazı yazılsın diye gazetecilere ”istediklerini” ni mi veriyor sunuz?
Bu gazeteciler için kabul edilemez.
Özellikle bizi işaret etmişsiniz.

Bizi üç-beş sözde gazeteciyle karıştırmayın. 
Benimle ve birlikte program yaptığımız gazeteci arkadaşlarımla ilgili “Avanta” aldığımızı ıspatlamak zorundasınız. 
Yoksa zaten azalan güvenilirliğiniz tamamen bitecektir. 

Bir de “Ben Çukurova halkının parasını kimseye peşkeş çektirmem” diyorsunuz
O zaman size yakışan kime ne para aktardınız, hangi işi kaça yaptırdınız, hangi ihaleyi kimlere verdiniz bunları tek tek açıklayın.
Öyle halk gününde size Belediye Evleri ile ilgili sorulan sorulardan bunalarak “halkın parasını peşkeş çektirmem” diyerek ortadan kaçamazsınız. 
Açıklayın, halkın paraları kime veya kimlere gidiyor.