Göğsünde ‘Siyah Kurdela’ ve Türk Bayrağı’ rozetiyle kürsüye gelen Özgür, ‘Siyasi davalar Bumerang gibidir, döner atanı vururlar” dedi. Özgür, sözlerine şöyle devam etti: “Mübarek bir ayın bitiminde, Ulusça Bayrama girerken özlemimiz, İnsan Haklarına saygılı, Hukukun üstün, Demokrasinin ayrılmaz ve vazgeçilmez bütün unsurlarıyla cari ve dokunulmaz olduğu bir Türkiye; Ne var ki Milletin önemli bir kesimi “Adaletin bu mu dünya” diyecek halde;
Üzülmemek elde mi?
İnsanlık tarihi, aynı zamanda, önceki gün sarsılarak tanık olduğumuz, Özel Yetkili Mahkemeden sadır olan Olağandışı Karar gibi yol kazalarının tarihidir.
Tek teselli ve Adalet adına ümidimiz, her şeye karşın, yapılan bütün düzenlemelere karşın, Ankara’da hakimlerin varlığıdır.
Ayrıca biliyoruz ki her gece iki gündüz arasındadır;
Her gecenin mutlaka bir sabahı vardır.
Vicdanları sızlatan sapmalar dahi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü temellerinde yükselen; Gerçek demokrasinin ayrılmaz ve vazgeçilemez unsurlarının cari ve dokunulmaz olduğu bir Türkiye’nin -kim ne engel çıkarırsa çıkarsın- Atatürk’ün Büyük Milletiyle birlikte kurduğu Cumhuriyet Türkiyesi için gerçekleşmesine engel olamayacaktır.
Bilinmelidir ki gerçek demokrasilerde siyasi dava, olağanüstü mahkeme olmaz;
Olsa da uzun süre yaşamaz, yaşayamaz!
İnsanların eyleme dönüşmemiş düşünceleri nedeniyle mahkûm edildikleri düzen, apaçık, düpedüz faşizmdir.
“Sultan Süleyman’a kalmayan dünya”, faşizan yöntemlerle muhaliflerini pasifleştirip “dikensiz gül bahçesi” heveslilerine hiç kalmaz!.
Koca bir ömrü kimi Üniversitesindeki kürsüsünde ilim-bilim-şifa üretip dağıtarak insanlık hizmetinde; Kimi sırtında şerefli üniforması dağ-bayır demeden, Milleti huzurlu uyusun diye hain bölücü eşkıya takibinde; Kimi de kalemi ile halkını bilgilendirmekle geçirmiş memleket evlatlarını, hainlerle takasta kullanılmak için esir almak kabul edilemez.
Onlar da, hiç kuşku yok, vatan hainleriyle takas olmamak için, ömür boyu hapiste kalmayı, öyle bir af ile onursuz serbestliğe, gözlerini kıpmadan tercih ederler.
Gönül, soyut iddialarla, okyanus ötesinde tertiplenip polis fezlekesine yansıyan, ondan dönüşmüş iddianamelerle, tartışmalı delillere istinaden, düpedüz siyasi davaların görülmediği bir Türkiye istiyor.
Herkes bilmeli ki “Sessiz Çoğunluk” kalbi ile gönlü ile Ceylanpınar’da, Silivri’de idi.
Oralarda, en temel insan haklarını kullanan insanımıza gösterilen muameleyi şiddetle kınadı.
Kamu Vicdanında olsun, Mahkeme-i Kübrada olsun, karşılık bulamayacak davalar, böyle davaların hükümleri bumeranga benzer; Döner, atanları vururlar!
Ancak Ulusun bütünü için elzem olan “Özgürlük ve Demokrasinin cari ve geçerli olduğu bir Türkiye’de Bayram gerçek olacaktır.”
Seyhan Belediye Başkan aday adayı Özgür, konuşmasının bu yerinde CHP’nin ‘Özgürlük ve Demokrasi’ Bildirgesini okudu. CHP Seyhan Belediye Başkan aday adayı ve Meclis üyesi Fatih Özgür, sözlerini şöyle tamamladı:
“Türk Demokrasisinin gerçekleşmesi için AKP iktidarından taleplerini içeren, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu tarafından açıklanmış CHP’nin “Özgürlük ve Demokrasi Bildirgesini” sizlerle paylaşıp, iyi bayramlar diliyorum.
1) % 10 Seçim Barajı kaldırılsın.
2) Demokrasi ve insan haklarına saygı gösterilsin.
3) Milletin vekilini, Millet seçsin.
4) Düşünce ve ifade özgürlüğü güvence altına alınsın.
5) Toplantı, gösteri ve örgütlenme özgürlüğü geliştirilsin.
6) Din ve vicdan özgürlüğü korunsun, her inanca eşit imkan tanınsın.
7) Basın özgürlüğü sağlansın.
8) Tutuklu öğrenci ayıbına son verilsin.
9) Özel Yetkili Mahkemeler kaldırılsın.
10) Yeniden yargılanma yolu açılsın.
11) Halkın vekillerine özgürlük verilsin.
12) Gizli tanık hukukuna ve yasadışı dinlemelere son verilsin.
13) Faili meçhul cinayetler çözümlensin.
14) Nevruz resmi bayram olsun.
15) Uludere katliamı aydınlatılsın.
16) Diyarbakır’a cezaevi değil müze yapılsın.
17) Mayınlı araziler temizlenip köylülere verilsin.”
