İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından yazılı olarak cevaplanması istemiyle soru önergesi veren Elif Doğan Türkmen;  “kamu görevlilerinin ne ile suçlandığını bilmeden, savunma hakkı tanınmadan ihraç edilmelerine neden olan bu kararlar;hukukun en temel ilkelerine, insan haklarına, ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve Anayasamızda yer alan hükümlere aykırıdır” dedi.
Bugüne kadar hakkında herhangi bir örgüt üyeliği ve benzer suçlamalarla ilgili bir şikayette bulunulmayan, bu suçlarla ilgili hakkında daha önce açılmış bir disiplin soruşturması yada ceza kovuşturması olmayan Güven Boğa’nın Adana’da 20 yılı aşkın süre öğretmenlik yaptığını, Eğitim Sen Adana şubesinde 6 yıl başkanlık 11 yılda şube yönetiminde görev aldığına dikkat çeken Elif Doğan Türkmen şunları söyledi:
“Seyhan Belediyesi’ndeki görevi boyunca yaptığı kültürel ve sosyal faaliyetleri ile halkın büyük beğenisini kazanan Güven Boğa; hayatı boyunca 12 Eylül cuntacıları ve terör ile mücadele etmiştir. Güven Boğa’nın hiçbir somut gerekçe bulunmadığı halde kamu görevinden çıkarılması haksız ve ağır bir yaptırım olmasının yanında bu karar, kendisine ve ailesine telafisi imkansızmaddi manevi zararlara yol açacaktır”
KHK’lerle insanların haksız yere işlerinden olduğu kendilerinin ve ailelerinin geleceklerinin karartıldığı yönünde kamuoyu vicdanında yaygın ve yerleşen bir kanı oluştuğunu ifade eden Elif Doğan Türkmen, Bakan Süleyman Soylu’dan şu sorularına yanıt vermesini istedi:
-Güven Boğa hakkında verilen memuriyetten ihraç kararının gerekçesi nedir? Açıklar mısınız?
-Çıkarılan KHK ile hakkında açılmış bir soruşturma ve mahkeme kararı olmayan ve savunma hakkı tanınmayan Güven Boğa hakkındaki ihraç kararını iptal ederek görevine iade etmeyi yaşadığı mağduriyeti gidermeyi düşünüyor musunuz?
-Kamu görevlilerinin somut olarak ne ile suçlandığını bilmeden, savunma hakkı tanınmadan görevlerinden ihraç edilmelerinin hukuka, Anayasa’ya ve insan haklarına uygun olduğunu düşünüyor musunuz?
- KHK’lerle insanların haksız yere işlerinden ve geleceklerinden olduğu kendilerinin ve ailelerinin geleceklerinin karartıldığı yönünde kamuoyu vicdanında oluşan ve yerleşen yaygın kanıyı gidermeyi düşünüyor musunuz?